Hava Durumu

Başkan Gümüş: Bu ülkemizin kendi krizi!

Yazının Giriş Tarihi: 03.06.2024 00:05
Yazının Güncellenme Tarihi: 02.06.2024 20:53

Enflasyonla mücadele ettiğimiz bugünlerde, bu sefer sözü sanayiciler adına BUMİAD Başkanı ve Gümüş Enerji Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Gümüş’e bıraktık. Gümüş, “Artan maliyetlerle, pazarlarımızı kaybettik. Bu, dünya krizi değil, bu bizim krizimiz!” dedi.

Tüm dünyayı kasıp kavuran pandemi sonrası, ekonomideki durgunlukla baş etmeye çalışıyoruz. Türkiye’de yaşanan doğal afetler de bu sürece eklenince yükümüz arttı. Seçimleri de sisteme dahil edersek; belirsizlikleri yeni yeni geride bırakıyor ama ‘kriz’den kurtulamıyoruz. Şu anda bireysel olarak ne kadar etkileniyorsak, firmalar da aynı oranda sarsılıyor. Tabii ki bu ifadeye katılmıyor ve işverenleri suçluyor olabilirsiniz. Her kapanan işletme ile çalışanlar işsiz kalmakta ve çalışanların ailelerini de etkilemekte. Yerel seçimlerde vatandaşın ekonomideki gidişattan duyduğu rahatsızlık sandığa güçlü bir şekilde yansıdı. Ancak malumunuz belediyelerin enflasyona müdahale etmek gibi bir gücü ve yetkisi yok! Yine de değişimin konjonktürel bir etkisi olduğu yadsınamaz.

Bu doğrultuda ekonomiyi değerlendirmek ve Bursa’da sanayicilerin yerel yönetimlerden beklentilerini öğrenmek adına BUMİAD ‘Bursa Mühendis ve Mimar İş İnsanları Derneği’ Başkanı ve Gümüş Enerji Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Gümüş ile görüştüm.

Bazı açıklamalarda Avrupa’nın yaşadığı krizin, ülkemizden daha kötü olduğu ima ediliyor, içinde bulunulan şartlara razı gelinmesi öneriliyor ve ‘Bu, bizim krizimiz değil’ deniyor.

Bunun böyle olup olmadığına kim karar verebilir?

‘Üretimin bir parçası olan, mal ve hizmet sunan işletme sahipleri’, bence iyi bir cevap! Bu fikirle yola çıkarak, yaptığı çalışmalarla dikkat çeken, meslek lisesini bitirdikten sonra üniversitede mühendisliği kazanma başarısını gösteren Bursalı iş insanı Mustafa Gümüş’e; ‘Bursa’da sanayicilerin durumunu ve isteklerini’ sorarken, kendi firmasının sunduğu enerji tasarrufu sistemleri hakkında da bilgi alma fırsatım oldu. Başkan; yaşanılanın, Türkiye’nin kendi krizi olduğunu vurgularken, Avrupa’da sadece yavaşlama olduğunu belirterek çarpıcı bir cevap verdi. Bursa Mühendis ve Mimar İş İnsanları Derneği’ne de değinmeden olmazdı. İki önemli kuruluş adına sorularımı yanıtlayan Başkan Mustafa Gümüş’e objektif cevapları için teşekkür ediyor, keyifli okumalar diliyorum…

 

ŞARTLAR ZORLUYOR

Gençlere ilham olması adına: Girişimci olmaya nasıl karar verdiniz? Gümüş Enerji’yi kurma yolculuğunuz nasıl başladı?

Özgürlükçü bir yanım var ve teknik bir insanım. Mühendisliği isteyerek okudum. Ancak şunu belirtmeliyim ki; kimse girişimci olacağım diye yola çıkmıyor, şartlar ve çevre buna sizi zorluyor. Okul bitince teknik malzeme ticareti yapan bir işletmede 9 yıl çalıştım. Sanayi tesislerinde proje yapmayı öğrendim.

Ayrıca Bursa bu meslek için ideal şehirlerden bir tanesi. Mühendisliği öğrenip, geliştirebileceğiniz bütün imkânlar var Bursa’da. İş hayatımda da daha net bir şekilde gördüm. Her yerde çalışırım ama en ideal bölgenin burası olduğuna eminim. Kendi işimi kurmak için yola devam ettim. Enerji verimliliği konusunda çok sayıda patentim var. Bir o kadar projem de TÜBİTAK tarafından desteklendi ve devam ediyor. Ömrümün büyük kısmını enerjinin daha az kullanarak daha verimli projeler üretilmesi için kullanıyorum.

ÖNCE TÜKETMEYECEKSİN!

İşin ehli biri olarak bize enerji verimliliği hakkında bilgi verir misiniz?

Gümüş Enerji; 1997 yılında ısı enerjisi verimliliği alanında faaliyet göstermek üzere kuruldu. Doğalgazın; ısıya ihtiyaç olan noktada, doğru yakma teknikleri kullanılarak yakıldığında sistem verimliliğinin yüzde 20-yüzde 50 oranında artışı; bununla birlikte ısıyı taşımak için gerekli olan su, kızgın yağ, buhar gibi akışkanlara ve bunlarla ilgili tesisat ve armatürlerine gerek olmadığı gözlemlenip; özel yakıcılar ihtiyacı tespit edildi.

Aslında bir şeyi üretirken, ısıyı tüketirsiniz ve sonra onu geri kazanmaya çalışırsınız. Bu benim felsefem değil. Bizim enerji verimliliği için mottomuz ise: Sanayide önce tüketmeyeceksiniz! Ben prosesi değiştirdim. İtalyanlar, Almanlar aynı iş için saatte 100 metreküp tüketirken, ben saatte 6 metreküp tüketiyorum ve sonuçlar daha kaliteli oluyor.

 

POLİTİKA YOK

Türkiye’de enerji sektörünü değerlendirir misiniz? Politikaları doğru ve yeterli buluyor musunuz?

Dünyada da Türkiye’de de enerji politikası yok! Enerji değince aklınıza ne gelir? Doğalgaz, kömür vb. Bunların nerede tüketileceğini kimse bize söylemedi. Kömürü ben nerede kullanacağım? Temiz elektriği nerede kullanacağım?

Bunların doğru alanlarda kullanılmasını sağlayabiliriz. ‘Kömürü kullanmayacağım’ demek mantıklı değil, anlamsız. Önemli olan ‘doğaya zarar vermeden nasıl kullanabilirim’, bunu tespit etmemiz gerekli. Araçlar elektrikli oldu. Ama batarya için harcanan üretim enerjisi, aracın karbon ayak izinden daha fazla. Sistem çöktü!

PAZARLARI KAYBETTİK

Peki, asıl soruya geliyorum: Ekonomik kriz var mı? Bursa sanayicisinin durumu nedir?

Önce şunu belirteyim; bu dünya krizi değil, bu bizim krizimiz! Türkiye’de oluşan sanayi üretiminin yurt dışına satılamaması söz konusu. Denge bozuldu. Bu nasıl bozuldu? Kumaştan yola çıkın; tekstilci bir dolara yurt dışına satabildiği kumaşı, giderlerinin artması nedeniyle bir buçuk dolara çıkardı. Sonra bir faiz politikası çıkarıldı. Bu krize döndü. Dövizi baskılamak, fiyatın artmasını engellemek için kur korumalı uygulamayı getirdiler.

Müşteri, ürünü daha uygun alabildiği ülkelere; Uzak Doğu’ya, Çin’e kaydı. Ben Pakistan’la çalışıyorum. Hesap yapıyoruz. Orada doğalgazın metreküpü 3 lira. Türkiye’de 17 lira, hatta 24 liraya aldığımız dönemleri hatırlıyorum. Rakam böyle olunca ülkemiz pazarlarını kaybetti. Pakistan hala çalışıyor; Amerika’ya, Avrupa’ya mal göndermeye devam ediyor. Bizden kayan pazarı, kapmış durumdalar. Dünyada yavaşlama var ama bu kriz değil!

KAÇAK YAPI TETİKLENİYOR

Sanayi bölgesindeki sorunlar neler? Yeni yerel yönetimlerden beklentilerinizi öğrenebilir miyiz?

Alan sıkıntısı yaşıyoruz. Sanayi bölgelerine karşı oluşturulmuş toplumsal bir direnç bulunuyor. Tarımsal verilerin düşük olduğu alanlarda organize sanayi bölgesi yönlendirilmesi yapılması halinde sorunlar çözülebilir. Neden üretim Bursa’ya gelmek istiyor? Altyapı, yan sanayi, enerji, ulaşım, mühendis her şey burada. Geniş ve düzenli bölgeler gerekli; yaşanabilir ve yapılabilir olmalı. Plan yapmaz, insanların ihtiyacını vermezseniz, kaçak yapı tehlikesi başlıyor.

 

*****************************************************************

Mühendis ve mimarların kendi aralarında kurdukları derneklere, meslek odalarına alışkınız. Ancak Bursa Mühendis ve Mimar İş İnsanları Derneği, bu iki meslek grubunun bir araya gelerek ortak akıl oluşturduğu bir dernek. Başkan Gümüş; “Burası pozitif bilim adamları grubu” diye tanımlıyor ve ekliyor: “Teknik altyapımız çok güçlü. Bugüne kadar elde ettiğimiz deneyimlerimizi aktarmak için yollar arıyoruz. Temelde yapılan şey bu.”

BUMİAD’ın çalışmaları hakkında da bilgi almayı ihmal etmedim!

‘BİLGİMİZİ HALKA AÇIYORUZ’

BUMİAD’ın oldukça aktif olduğunu biliyoruz. Son olarak hangi projeler hayata geçirildi?

Birkaç tane çalışma grubumuz mevcut. Gündemimizde uzunca süre ‘deprem’ vardı. Nilüfer Belediyesi ile ciddi bir çalışma yaptık ve Hatay’da belediyenin alanına 40 konteyner götürdük. Tüm bilgimizi halka açıyoruz, belediyelerle ilgili ilişkileri sağlıyoruz. Biz ‘Akademik Odalar’ın bir karışımı gibiyiz. Seçim öncesi ‘belediye başkanlarından ne bekliyoruz?’ diye bir hazırlık yaptık. Bu altyapıdan gelen bilgi birikiminin göstergesiydi. Çevre ve tarım grubumuz var.

Bir orman alanını 49 yıllığına devraldık. Çocuklar için kamp alanı yapmak istiyoruz. Sosyal aktivite ve eğitim ekiplerimiz de çalışmalarına devam ediyor. Eğitime gönül veren arkadaşlarla bir vakıf kurma planımız mevcut!

STAJ DESTEĞİ VAR

Üniversite öğrencilerine dair bir proje var mı?

Staj destekleri sağlıyoruz. Zaman zaman onların öngördükleri şekilde piyasa deneyimlerini aktarma yolları buluyoruz. Sektör deneyimi için belirli süre kendi fabrikalarımızda çalışmalarını sağlamak için bir proje ürettik. Staj gibi değil ama okulun son dönemini bizim üretim alanlarımız içerisinde geçirmeleri ile ilgili bir çalışma bu.

‘ARA’ DEĞİL ‘ANA’ ELEMAN!

Eklemek istedikleriniz var mı?

Ara eleman eksiğimiz var. Bu arada ‘ara eleman’ kavramı yanlış, onlar ‘ana eleman’. Çünkü üretim için gerçek alın teri döken insanlar onlar. Onlar olmazsa üretimi yapamazsınız.

Bir tane mühendis, 100 eleman için yeterlidir ama 100 mühendise bir elemanla işler yürümez. Bir öğrenci meslek lisesinde okuyorsa; ‘başka bir şey başaramadığı için’ diye düşünülüyor. Ama ben meslek lisesinden, mühendisliği kazandım. Meslek lisesi mezunu olmaktan gurur duyuyorum. Oradan edindiğim bilgiler sayesinde başardım!

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.