‘Bir kere de olumlu bir şey yaz, şikayet etme’ diyorlar bana.
‘Hiç mi güzel gelişmeler yok şehrimizde, ülkemizde?’ diye de soruyorlar.
Halbuki her yeni projeden bahsediyor, etkinliğine inanıyorsam tüm ayrıntılarını paylaşıyorum.
Bugün de öyle yapacağım!
Tarımın sürdürülebilirliği için çiftçiye destek olunması gerekiyor.
Elbette bu noktada işin en büyük payı devlete düşüyor ama yerel yönetimler de çalışıyor.
Sürece etkisi büyüktür-küçüktür ya da sonucu değiştirmiyordur, bu ayrı.
Hiç farkındalık olmasa, kimse ilgilenmese daha kötü olmaz mıydı?
Bu nedenle tüm eleştirilere kulağımı tıkayacak ve pazar günü Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin tohum dağıtım etkinliğini aktaracağım.
Bursa Büyükşehir Belediyesi, kırsalda kalkınmanın sağlanması ve köyden kente göçün önlenmesi amacıyla üreticiye her alanda destek olabilmek için çeşitli girişimlerde bulunuyor.
Yalnızca tarımın geleceğini garanti altına almak adına değil şehirde yığılan nüfusa da bir çözüm üretebilmek için önemli.
Büyükşehir Belediyesi iştiraklerinden Tarım Peyzaj AŞ ve Bursa İli Hayvancılığı Geliştirme Birliği (HAGEL) ortaklığında düzenlenen programla, yüzde 60 hibeli olarak 74 bin 764 adet çilek fidesi, kestane, ahududu, Trabzon hurması ve ceviz fidanı çiftçilere dağıtıldı.
Törene; Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, Tarım AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Aydın Saldız, Tarım AŞ Genel Müdürü Sedat Akar, Büyükşehir Belediyesi daire başkanları, iştiraklerin yöneticileri, ziraat odası başkanları, meclis üyeleri, muhtarlar ve üreticiler katıldı.
Hatırlarsanız yerel seçimler öncesinde yani henüz Bursa’da yönetim değişikliği olmadan önce de bu tip projeler yürütülüyordu.
O zaman da çalışmaları kösteklemek adına değil Türkiye tarımının kurtarılabilmesi için işinin ehli kişiler şunu vurguluyordu:
“Bunlar sadece anlık çözümler. Bursa’da 70 bin çiftçi var. Tohum, fidan dağıtarak sonuca ulaşamayız. Çiftçi zaten verilen tohumu ekmiyor. Onların en büyük derdi; ürettikleri ürünleri pazar ile buluşturamamaları.”
Müsterih olunmalı:
Herkes her şeyin farkında!
Dertleri temcit pilavı gibi sunmak faydasız olduğu için mevcut gelişmeyle devam ediyorum yazıma…
***
Başkan Mustafa Bozbey projeden duydukları memnuniyeti dile getirerek konuşmasına başladı.
Toprakların her zaman doyuran, yaşatan, var eden en büyük değerlerden biri olduğunun altını çizen Başkan Bozbey, toprağın değerini de en iyi çiftçilerin bildiğini belirtti.
“Pandemi, bize toprağın kıymetini hatırlattı. Üretimi büyütmek, sürdürülebilir tarımı desteklemek için daima üreticinin yanınızdayız. Dağıtmış olduğumuz çilek fidesi, kestane, ahududu, Trabzon hurması ve ceviz fidanlarımız sizlerin emekleriyle topraklarımızda hayat bulacak.
Özellikle bir zamanlar Bursa’nın kestanesi son derece değerliydi. Ama kaybettik! Bursa kestanesinin tekrar değerini bulması için çiftçilerimizle birlikte çabalıyoruz. Kırsal kalkınmayı güçlendirmek amacıyla projeler üretmeye, daima destek olmaya devam edeceğiz.”
Tabii toprağın kıymetini bilen çiftçiler ancak hepimizin bu bilince erişmesi gerekiyor.
Bu alanda da önemli çalışmalar var.
Daha önce çocuklar için ‘Yeşil Kapsül’ hayata geçirilmişti.
Şimdi de sıra ‘Engellilere Yönelik Topraksız Tarım Serası’ projesinde…
Başkan Bozbey, Bursa Kent Konseyi ile birlikte hazırladıkları bu projeyle dezavantajlı bireylerin ek gelir elde etmesini ve sosyalleşebilecekleri çalışma ortamını sunmayı arzuladıklarını aktardı.
***
Bir müjde daha var:
Mustafakemalpaşa ilçesindeki Ovaazatlı Mahallesi’nde atıl durumda olan tesisin de tadilat çalışmaları tamamlanmış durumda.
15 gün sonra çiftçiler için yassı ve yuvarlak boru üretim tesisinin açılışı gerçekleştirilecek.
Başkan Bozbey; “Bu fabrikada üretilenleri çiftçimize destek için aktarmış olacağız. Kendi kendine yeten bir toplum olmanın temelinde, üreticilerimizin emeği yatmaktadır. Bursa olarak tarımsal potansiyelimiz büyük. Ancak bu potansiyeli değerlendirebilmek için sizlerin de emeğine ve azmine ihtiyacımız var. Biz destekleyeceğiz, siz üreteceksiniz. Birlikte büyüyeceğiz. Üretiminiz bol olsun” dedi.
Bunlar güzel gelişmeler.
Eski tarımsal güce kavuşmamız belki zor ama mevcut olanı korumak da mesele!