Üniversite en çok özendiğim şey Erasmus ile yurt dışına gitmekti.
-Erasmus; 1987 yılında başlatılan Avrupa Birliği öğrenci değişim programı.-
Öğrencilik dönemimde okulumun gönderdiği ülkeleri beğenmemiş ve sürece dâhil olmamıştım.
‘Hata etmişsin’ diyenler olduğu kadar; bir dönemi yabancı bir okulda okuyup, dönen arkadaşlarımın sitemleri doğrultusunda ‘iyi ki gitmemişsin’ diyenler de olmuştu.
Bazıları dersleri geçmeyi başaramamış ve okulu uzatmak zorunda kalmıştı.
Tabii o zaman vaktinde mezuniyet çok önemli algısı vardı, bizler de kurbanı olduk.
Şimdi soranlar oluyor: ‘Başvuru yapalım mı?’ diye.
‘Hiç durmayın’ diyorum.
Çünkü ne kadar erken yaşta bu mobilite kazanılabilir, farklı kültürlere entegre olunabilir ve yabancı dil geliştirilebilirse o kadar iyi.
İmkânlar Erasmus ile sınırlı değil.
Devletin burslarla sunduğu olanaklar olduğu gibi özel kurumların ve hatta yerel yönetimlerin de gençler için değerli projeleri mevcut.
Kapsamı biraz daha farklı olsa da bana öğrenci değişim programlarını hatırlatan ‘Kültür, Zanaat ve Vatandaşlık Projesi’nin tanıtım toplantısı dün sabah Merinos Tekstil Sanayi Müzesi’nde gerçekleştirildi.
Bursa Büyükşehir Belediyesi Kent Tarihi ve Tanıtım Daire Başkanlığı ve uluslararası kuruluşların ortaklığı ile geliştirilen çalışma belki ilk etapta toplumun geneline yayılan bir hizmet gibi durmuyor olabilir.
Unutmadan bu da bir Erasmus+ projesi!
Ancak amaçları bakımından ilerleyen zamanda muhakkak etkisi hissedilecek!
Nasıl mı?
Ayrıntılarına bakalım…
***
Proje, Fransa’dan Artemisia Enstitüsü, İtalya’dan Scola Edil Meslek Edindirme Merkezi ve Letonya’dan Similtene Teknik Okulu ile ortak bir şekilde yürütülüyor.
Mayıs 2024’te Fransa Ulusal Ajansı tarafından onaylanan ve Avrupa Birliği Erasmus programı çerçevesinde desteklenen süreç; meslek edindirme veya eğitim projesi olmasının yanında kültürel mirası canlandırma, toplumsal uyumu artırma ve ekonomik fırsatları destekleme hedeflerini bir arada ele alıyor.
Proje Koordinatörü Fabien Gandolfi konuşmasında Bursa’dan, Bursa Büyükşehir Belediyesi’nden ve paydaşlardan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
***
Burada bir parantez açmak istiyorum.
Yabancı konukların olduğu her toplantıda muhakkak tercüman bulunuyor ve isteyen kulaklık alarak konuşmaları eş zamanlı dinleyebiliyor.
Ama bunu yapmak yerine oturup konuşmaların bitmesini bekleyenler oldukça sıkılıyor.
Neden hizmetten faydalanmak dururken bu şekilde davranılıyor, anlamış değilim!
***
Gandolfi: “Kültür, Zanaat ve Vatandaşlık projesi sadece bir eğitim değil aynı zamanda meslek öğreten, vatandaşlık bilinci geliştiren ve fırsat eşitliği sunan, profesyonel bir çalışmadır. İnsanlar bir bölgeyi, kültürü tanırken eşit şartlarda olsun istedik. Kültürlerarası karşılaşma çok önemli.
Geçen hafta Fransa’dan Bursa’ya stajyerler yolladık. Porselen atölyelerini ziyaret ettik. İznik’te gezdik. Bunu diğer paydaş ülkelerde de yapacağız. Mesela ipek işlemesi var, çini yapılıyor. Amacımız mesleki de bir profil oluşturmak” ifadelerini kullandı.
Her fırsatta tarihi ve doğal nimetlerinden dem vurduğumuz, övdüğümüz şehrimiz de olup-bitene kör sağır dilsiz kalanlar sonra sürekli şikâyet ediyor.
Hâlbuki takip edilse çok sayıda etkinlik var bu şehirde de!
İsteyen her şeye dâhil olup, ciddi bir network de sağlıyor kendisine, benden söylemesi.
Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey de bu doğrultuda söze, Bursa’nın ne kadar önemli bir kent olduğunu hatırladığımız bir gün diyerek başladı.
Başkan Bozbey:
“Geçmişin birikimini, geleceğin fırsatlarına çevirecek toplumsal kalkınmayı destekleyecek bir gelişimin temellerini atıyoruz. Kültürel mirası canlandırma, toplumsal uyumu arttırma, ekonomiyi destekleme gibi amaçları olan bu yenilikçi yaklaşım aynı zamanda dezavantajlı grupları hayata katacak” dedi.
Başkan, İznik’i de unutmadı.
“Miras sadece korunarak değil, yaşatılarak geleceğe taşınabilir” vurgusuyla çini kursları düzenleneceğini, Bursa Çini Rotası oluşturulacağını, eğitici eğitimlerinin verileceğini müjdeledi.
***
Yurt dışında tarihi mekânlara yüksek bedeller ödeyerek erişilebilirken, ülkemizde ne yazık ki pek kıymet bilinmiyor.
Çok daha güzel gelişmeler yaşadığımız ve heyecanla aktardığımız günleri iple çekiyoruz…