Hangi gazetenin, derginin sayfasını çevirsem karşıma ‘yapay zekâ’ hakkında bir gelişme çıkıyor.
‘Mesleklerimiz elimizden gidecek.
Yeni dünyaya yazılım hükmedecek.
Hepimiz yok olacağız’ vb. alıştığım ve duymaktan oldukça sıkıldığım cümleler eşliğinde servis edilen onlarca haber.
Ve bundan çok uzak olmayan bir zaman diliminde -en fazla 3 yıl geçmiştir- teknolojideki gelişmeleri tehlikeli bulduğunu belirterek ‘şeytan icadı’ benzetmesi yapanlar da ‘yapay zekâ’ uzmanı oluverdiler!
Sağlık, adalet, eğitim sistemlerini nasıl değiştireceğini, ev işlerinde yardımcı robotların hayatı nasıl kolaylaştıracağını anlatıp duruyorlar.
Sanırsınız ki hepsi mühendis, hepsi de teknoloji firmalarında üst düzey yönetici.
Şunu kabul ediyorum:
Bilmemekten, bunun vermiş olduğu korkudan vaktinde karşıt görüş bildirilmiş olabilir.
Ama aradan geçen zamanda kimsenin bu denli kendisini geliştirip de topluma yön verebilir nitelikte açıklamalar yapabileceğine inanmıyorum!
Neredeyse tam sayfa paylaşılan metinlerde beylik cümleler tekrar ediyor.
Örneğin; 5G meselesini ele alalım.
İletişim sektöründe çalışan birisi bunun sağlayacaklarını anlatıyor ama içeriğe bakınca bir faydası olmadığı izlenimine kapılıyorsunuz.
-Biri de çıkıp sormuyor ki internet pek çok noktada çekmiyor, deprem olduğunda telekomünikasyon altyapısı çöküyor ne 5G’si diye?
Karşı taraf övdükçe övüyor bize de onaylayıcı kafa sallamak düşüyor.-
Çünkü bilgi aktaran da kendisine servis edilen kadar sürece hakim, yani hiçbir şeye!
Birileri robotları yapıp, satışa sunadursun biz de burada havanda su dövelim.
Hadi biraz da ben ahkâm keseyim…
***

Sosyal medyada dolanan ‘Gençler ChatGPT ile para basıyor’ başlıklı gönderiyi inceledim.
Vaadi şöyle:
“Takipçi yok. Fon yok. Sadece akıllı komutlar ve sıfır tereddüt. İşte 14 yaşındaki gençlerin ayda 10 bin dolar kazandıkları işler için kullandıkları 8 komut…” diyor ve neler yapılması gerektiğini madde madde açıklıyor.
Sonucu başarı mı hüsran mı?
Denemediğim için bilmiyorum ama muhakkak bunu uygulayanlar olacaktır!
Çünkü devir çalışmadan, tek tuşa dokunarak zengin olma çağı!
***
İlk adım için;
“ChatGPT ile çalışan, e-posta metinleri, blog yazıları veya araştırma gibi hizmetler sunan tek kişilik ajan kurmamı sağla.
Sıfırdan başlayarak adım adım, müşteriye hazır hâle gelene kadar” komutu yazılıyor.
Daha sonra hangi alanda çalışılması isteniyorsa o belirtiliyor, “Güncel sorunlara dayanarak, no-code + yapay zekâ araçlarıyla geliştirebileceğim 3 basit SaaS ürün fikri ver. Hafif ve hızlı şekilde piyasaya sürülebilir olsun” ifadesi oluşturuluyor.
Şablon işine başlangıç için ise “Notion şablonları satmak istiyorum. Bana henüz keşfedilmemiş 5 niş alan ve bu şablonları oluşturmak, listelemek ve tanıtmak için plan ver.”
Bu şekilde uzayıp giden listenin sonunda yapay zekâya; 20 potansiyel müşteriye gönderilecek kısa, faydalı ve yanıt alacak şekilde mesaj hazırlatılıyor ve böylece kurulmuş olan düzenin faaliyete geçmesi sağlanıyor.
Parmağınızın ucunda dünyayı yönetebilir bir yazılım duruyor ama hiç kimse fark etmiyor!
***
Yeni fikir oluşturmak ya da var olanı yorumlatmak ve işlevsel hâle getirebilmek için hepimizin yardımcısı artık bir yapay zekâ.
Ona derdini anlatan, çıkan tartışmada kimin haklı olduğunu soran, canı sıkılınca ‘hadi beni güldürecek bir şey anlat’ diyen, ödevini, bitirme projesini, tezini yazdıran ve haftalık, aylık vb. çalışma planını, borç ödeme takvimini hazırlatan biz değil miyiz?
O halde yersiz, gereksiz endişelerini -sanki tarihi birer öngörüymüş gibi-aktaranlardan uzak duralım.
Zaten insanların hepsi ‘tehlike’ kavramını iyi tanıyor ve konu başlığına göre olabilecekleri bir risk analisti gibi sıralayabiliyor.
Şimdi yapılması gereken ise ‘fayda nasıl sağlanabilir?’ sorusuna odaklanmak…