İlaç da muadili de yok!

Yaz gelince, gribin, nezlenin, üst solunum yolları enfeksiyonunun bir anda ortadan kalktığını düşünüyoruz.

Hâlbuki en fenası; sıcakta elinizde mendille dolaşmak.

Vücut, hastalıktan kırılıp dökülürken bir de güneşin kavurması katlanılması güç bir durum.

Artık bu havanın nereden geldiğiyle ilgilenmiyorum, ne zaman 40-45 derecelere veda edeceğiz bunun peşindeyim.

Herkes klimalara yüklenmişken, acil servisler tahmin edersiniz ki dolu!

Yazılan ilaçlar ise sanki evimizde yaşayan aile bireyleri gibi.

Doktor ismini verince; “Aaa, o mu, olur daha önce de kullanmıştım” demek adetten.

Ama ya reçete edilen eczanede yoksa ya da daha önce verilen ilacın sistemde süresi dolmamışsa ne olacak?

Muadilini alıp almamak bir dert, raporu uzatılmamış olanlar ayrı dert.

İşte bu nedenle Bursa Eczacı Odası Genel Sekreteri Eczacı Ümit Cömert ile konuyu konuştuk.

Baştan belirteyim:

Durum sadece eczacıların değil hepimizin sorunu!

İhtiyaç acil ve eczaneden ‘ilaç yok’ yanıtını alıyorsak çok sinirleniyoruz.

İlgili Bakanlıktan yapılan açıklamada herhangi bir sorun yok deniyor ama yürürlükte böyle değil gibi duruyor.

İşin aslını Eczacı Ümit Cömert’e sordum.

Cömert; “Türkiye’deki ilaç-fiyat politikaları nedeniyle uluslararası ilaç firmaları ülkemizden çekiliyor. Alternatifi de olmadığı zaman hastalar çare bulamıyor. Şanslılarsa tedavilerini değiştiriyorlar. Ancak bazı hastalıklar var ki onların başka çareleri de yok. Örneğin, Demans için kullanılan bir bant vardı. Onu ülke içinde bulamıyoruz, imkânı olan yurt dışından getirtmeye çalışıyor. İnsülin preparatları, bazı kardiyoloji ilaçları da yoka düşenler arasında” ifadelerini kullandı.

Muayeneden çıkıp eczaneye koşuyoruz ve son zamanlarda ‘elimizde muadili var, bu aynısı emin olabilirsiniz’ gibi açıklamalara şahit oluyoruz.

Tepki toplayan ‘muadil’ meselesi için de Cömert; “Belki buna tepki gösteriyor olabilirsiniz. Piyasada hangi ilacın olup olmadığı karışmış durumda. Doktorlar da bizim kadar zor durumda kalıyor, neyi yazıp yazmayacaklarını bilemiyorlar. Hasta illaki yazılan ilacı birebir almak isterse kapı kapı dolaşıyor; diyelim ki 5. eczanede buldu. O zaman diyor ki; ‘bu iyi bir eczacı, diğerleri çok kötü.’ Hâlbuki orası elinde kaldığı için satabiliyor. Yaratılan algı çok kötü. Eczacı ve hasta karşı karşıya getirildi” dedi ve muadilini bulan şükretsin vurgusuyla şunları ekledi:

“Bazı ilaçların etken maddelerinin karşılığı, muadili yok. Yani eğer o aradığınız ilaç yoksa başka yol da bulamıyoruz. Yurt dışı bağlantısı olan kuzeni, teyzesi vb. o şekilde temin ediyor. Bu arada ülkeye girişte sayı sınırlaması var! Herkes birbirinden ricacı oluyor. Türkiye’de izin alınmış ilaçlar listesinde olanlar için Türk Eczacılar Birliği aracı olabiliyor ama izin yoksa herkes kendi kaderine mahkûm kalıyor.”

***

Buraya kadar olan bölüm için ‘beni ilgilendiren bir şey değil’ diye aklınızdan geçiriyorsanız, boşuna sevinmeyin.

Çünkü daha sorunların sonuna gelmedik.

Eğer daha önce hastalandığınızda yazılan ilaç sisteme göre hâlâ sizde var görünüyor ise; yeni yazılanı alamıyorsunuz.

Çoğunluğun başına gelmiştir.

Özellikle grip ilaçlarından, burun damlalarında başımıza çok geliyor.

Spreylerin üzerinde 200 doz yazıyor ve doktor size günde 2 sefer birer kez uygulayın yazmışsa bu, 100 gün boyunca size yetecek demek oluyor.

100 gün önce yazılan herhangi bir burun spreyini SGK ödemiyor, illaki almak isterseniz ücretini ödemeniz gerekiyor.

Eğer satışı olmayan, yani raporlu ilaçlar kategorisindeyse alacağınız; onun için de ayrı bir sürprizimiz var.

Hatırlarsanız, raporlar uzatılacaktı. Daha önce bununla ilgili yaşanan sıkıntıları dile getirmiştik.

Hastanelerdeki yoğunluğu azaltmak için bulunan bu çözüm yöntemi de ne yazık ki hata veriyor.

Hasta buna dayanarak eczaneye geliyor, raporunun henüz uzatılmadığını öğreniyor ve kriz çıkıyor.

Kaçırdığımız önemli diğer bir noktayı da şöyle ifade etti Eczacı Ümit Cömert:

“Raporların uzatılması pratik gibi duruyor, herkes memnun oluyor. Ancak 5 yıldır hiç muayeneye gitmeden ilaçlarına devam edenler bulunuyor. Bu kişilerin hastalığı ne durumda, ilaçlarda değişiklik yapılmalı mı? sorularının cevabı yok.”

Sistem çıkmaza girmişken, tüm eczacılar adına bir çağrısı da var Cömert’in:

“Eczacılar olarak halkımızı ilaçsız bırakmamak için uğraşıyoruz, anlayış bekliyoruz!”

***

Toplum olarak öfkenizi, hırsımızı ilk muhatap olduğumuz kişiden çıkarmaya alışkınız.

Ancak gerçek sorumlu kim, buna odaklanmakta fayda görüyorum!

Bu arada önemli bir bilgi:

Bayramda, cumartesi günü dâhil olmak üzere eczaneler kapalı, nöbetçi, eczaneler işbaşında. 5 gün boyunca bu şekilde hizmet verilecek!