‘Kökler’ sergisi sizi bekliyor…

Hafta sonunu, bizi bekleyen Afrika sıcakları öncesi nispeten rahat geçirdik.

Bunu fırsat bilerek ben de sözümü tuttum ve Ninecim Sanatevi’nde Resim Öğretmeni ve Sanatçı Şeref Ruhi Aydın’ın Resim ve Heykel Sergisi: Kökler’i ziyaret ettim.

Sergiden önce sanat evi hakkında bilgi vermek istiyorum.

Balat’ta bulunan Ninecim Sanatevi son zamanlarda adından çokça söz ettiriyor, ismiyle de dikkat çekiyor.

Yönetici Cem Safa Adıgüzel’den aldığımız bilgiye göre; burası Orhan Eğitim Kültür Vakfı’na bağlı, ticari amaç gütmeyen bir kuruluş. Adını da sahibi Necla Orhan’ın lakabından alıyor.

Ayrıca sergilerde satılan eserlerin belirli bir yüzdesi öğrencilere burs olarak dönüyor!

Kökler için de açıklama yapan Adıgüzel; “Küratör H. Mehmet Balcı ile hazırlanan bu sergi; bu zamana kadar yaptığımız katılımı en yüksek olanlardan biriydi. Şeref Bey’in her resmi birbirinden farklı ve senelerdir bu alanda çalışmalar yapıyor. Bizim için keyifli bir süreçti” ifadelerini kullandı.

Hatırlarsanız daha önce Şeref Ruhi Aydın ile bir röportaj gerçekleştirmiş ve hem eski Bursa hakkında hem de sanata dair güncel konuları konuşmuştuk.

Ancak Kahramanmaraş Depremi’nin olduğu döneme denk geldiği için ayrıntılı paylaşımlar yapmaya utanmıştım!

Aradan geçen zaman sonrası yolumuz bir kez daha kesişince fırsattan istifade etmeye karar verdim…

Röportajımıza şu cümlelerle başlamıştım:

“Farklı ağaç kökleri sanatının temelini oluştururken, dükkânında markası olmuş, ruhu olmuş. Eskiler çok iyi tanıyorlar, yeni nesil ise sosyal medyadan takip ediyor.

Başka şehirlerden hatta başka ülkelerden ziyaretçileri oluyor.

Ağaçları şekillendirip bizlere aksesuar olarak sunarken, doğal taşlardan, Murana boncuklardan da ilaveler yapıyor Kökler Sanat Atölyesi’nin kurucusu. Günümüzde her şey tek tipleşmiş halde. İnsanların yüzleri, davranışları, kıyafetleri standart.

Birbirine benzeyebilmek için kıyasıya yarışan bu çağın insanlarından farklı eserler beklemek gittikçe güçleşiyor.

Güzel sanatlar okumak isteyen öğrenciler gittikleri kurslarda önlerine konulan resimleri kopyalıyor.

Şeref Hoca da sanatta gençlerin özgürlükten, özgünlükten uzaklaştıklarından şikâyetçi. Bunu biraz sistem bu hale getirdi diye düşünüyoruz tabii.

Ayrıca Bursa’nın eski halini bilen birini bulunca Altıparmak için anlatılan sanki masalmış gibi dinlediğimiz canlı, renkli günlerini de sormadan geçmiyorum Şeref Hoca’ya. Burç Pasajı’nda uzun yıllar açık kalan Kökler Sanat, o günleri görmüş şanslı dükkânlardan. Özenmiyor değilim!”

Bu ufak açıklamadan sonra soru-cevap kısmına geçiyorum.

Keyifli okumalar dilerim…

TASARIMLAR ORJİNAL

Sizi farklı kılan, rakiplerinizden ayıran, markalaştıran en temel etken nedir?

Tüm her şeyi ben elimde yapıyorum. Malzemeleri kendim buluyorum. Takılar dükkânın devamı için var. Heykeller ve resimler ise benim için en önemlileri. Yazıları da elimde yazıyorum. Doğal taşlar kullanıyorum. Tasarımlar tamamen orijinal.

FARKLI OLMAK GEREK!

Yaşı yetenler Burç Pasajı’nı bilir. Dükkân oradayken de sadece Bursa’dan değil diğer şehirler ve hatta yurt dışından bile müşterileri bulunan Kökler Sanat Atölyesi’nin bu başarısı neye bağlı?

Burç Pasajı’ndayken sürekli farklı şeyler topluyordum. Farklı olmak her zaman ses getirir. İstanbul ile sınırlı değildim. İspanya’dan bile ürün getirtiyordum. Örneğin Avcı mataraları çok güzeldi. Singapur’dan, Bali Adası’ndan oralara gidip gelenlerden değişik ürünler sipariş ediyordum. Bir dönem gümüş çok getirildi. Benim isteğimi soruyorlardı, müzik aletlerini tercih ediyordum.

Bir keresinde Afrika’dan bir adam geldi. Bursa’da o zaman benim dükkâna benzeyen bir yer yoktu. “Afrika’dan heykeller getirdim sana vermek istiyorum. Her ilde bir dükkâna ürün verecektim. Bursa’da gezmediğim dükkân kalmadı hepsi de ‘Kökler’e git’ diyerek size yönlendirdi” dedi ve getirdiklerini gösterdi. “Afrika heykelleri Kökler’de” diye o zamanın gazetelerine haber oldu.”

TÜKETİM TOPLUMU

Şu anda sanata bakış açısından memnun musunuz? Yetişkinler gençlerden şikayetçi, yeni nesil ise gelecekten umutsuz. Neler söylemek istersiniz?

Çağ geriye akmaz. Onların olanakları farklı, sıkıntıları farklı. İstediklerini hazır olarak buluyorlar. Biz her şeyi değerlendiririz atmayız. Öyle bir yerden geldik. Şimdi tüketim toplumu var. Çocuk bir şeyi elde etmek için mücadele etmiyor. Ailelerin suçu tabii ki. Ayrıca çocuklarda tartışma yetersizliği var. Tartışırlarsa ne konuşacaklar: ülkenin açlığını, sorunlarını. Bunun yerine hızla sessizleşiyor, bireyselleşiyorlar. İmkânlara rağmen yaşadıkları şeylerden mutlu değiller. Ne yapacaklarını bilmiyorlar. İnsanın doğasına aykırı bu durum. Onlar da fark edecekler, okuyarak öğrenecekler! Umutsuzluğu sanatla yenebilirler ama bunun için de yönlendirme gerekli!

***

Bahsettiğimiz eserleri görmek isterseniz Kökler Resim ve Heykel Sergisi hâlâ devam ediyor.

Ama Balat’a yolunuz düşmüşken, bu sergi ile sınırlı kalmayın, Şeref Hoca’nın atölyesini de ziyaret edin!