Küresel köy

Bursa dün, Türkiye Genç İş İnsanları Derneği tarafından düzenlenen önemli bir organizasyona ev sahipliği yaptı.

Teknoloji Zirvesi, “Yeni Nesil İş Dünyasının Kodları” başlığı altında önemli isimler bir araya getirildi. Blockchain teknolojisi, yeni nesil teknolojilere yatırım, Metaverse, NFT, yeni dünya, yeni tüketici profili gibi değişik başlıklarda oturumlar düzenlendi.

Artık daha sık teknoloji ile ilgili toplantıların düzenlendiğini görüyoruz. Girişimcilerden, siyasilere; gençlerden, iş insanlarına herkesin dilinde değişen dünya var ve tabii ki bu değişimin takipçisi değil, öncüsü olmamız gerektiğini vurgulayan cümleler!

Program açılışında TÜGİAD Bursa Şube YK Başkanı Ahmet Parseker ve TÜGİAD Başkanı Nilüfer Çevikel konuşma yaptı. Parseker; “bilime yön veren ülkeler geleceğe yön veriyor. Dünyanın gittiği yönü iyi tayin etmek ve ona göre aksiyonlar almak zorundayız. Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk, ‘Hayatta en hakiki mürşit ilimdir’ demiştir. Bize düşen görev ise Ulu Önderimizin yolunda gitmektir bunun için bilim ve teknolojiyi göz önüne alarak katma değer üretmeliyiz, teknolojiyi tüketen değil üreten olmalıyız. Tüm dünyada dijitalleşmenin etkilerini hissediyoruz, dijital devrime tanıklık ediyoruz” dedi.

21. yüzyıl çok sayıda fırsatı sunmuş durumda. Ancak bir yandan da enerji krizi, iklim değişikliği, kıtlık, susuzluk gibi değişik cephelerde savaşmaktayız. Bunun için de sürdürülebilirlik gündeme getiriliyor. Sanki tüm bu kavramlar, söylerken havalı durduğu için kullanılıyor gibi. Sanki insanlar toplantılar düzenleyip, birbirine bunları anlatıp sonra yaşantılarına kaldıkları yerden devam ediyorlar gibi geliyor bana. Çünkü farkındalık oluşturulması önemli olsa da acil bir şekilde icraata geçilmesi gerekiyor. Bu gidişle zaten tüm hizmetlerden parası olanlar faydalanacak, imkânı olmayanlar ise yaşamın dışına itilecek. Parseker’in dikkat çekici bir cümlesi vardı bunun için;” Doğrusal ekonomiden, döngüsel ekonomiye geçişte dijital dönüşüm gerekiyor! Sürdürülebilir rekabeti korumak, bilgi ve teknolojiyi doğru biçimde kullanmamızdan geçiyor.

***

Bir diğer önemli konuşma da Nilüfer Çevikel’indi. ‘Küresel Köy’e değinen Çevikel; “teknolojinin baş döndüren çağında, en iyi tanıtımın yapılacağı yer şüphesiz Bursa. Anlamakta zorlandığımız pek çok kavramı bugün yeniden keşfedeceğiz. Kendimize yatırım yapıyoruz. G20 ülkelerinin yönergesine üç önerge sokmayı başarmıştık. Şimdi küreselleşen dünyada temsil ettiğimiz 300 binden fazla genç girişimcinin teknolojik alt yapısının kurulması için çalışıyoruz. Kadınlarla ilgili taleplerimiz de var. Bu dönemde yönetimin yarı yarıya kadın olması için çalıştık. Ülkemiz adına önemli bir başarıya imza attık. Tek bir şey var yapmamız gereken; yeşil dönüşüm” sözlerine yer verdi.

Küresel köy ifadesi; Kanadalı yazar Marshall McLuhan'la birlikte anılan bir kavram. McLuhan, özellikle elektronik iletişimin yaygınlaşmasıyla birlikte, dünyanın küçük bir topluluk gibi olacağına inanmıştı. Dünyanın farklı yerlerindeki insanlar, televizyon programları yoluyla aynı haber ve olayları izlemektedir örneğini vermişti. Geldiğimiz noktaya bakılacak olursa: evet, hepimiz küresel bir köyde yaşıyoruz; mesafeler kısaldı, sınırlar kalktı.

Bunu bir fırsata çevirerek gençlerin önünü açmamız gerekiyor. Çevikel de; “organize sanayi bölgelerinde yeşil dönüşüme, dijitale uyum sağlayamayan, gençleri kazanmak için çalışmayan oyun dışı kalacak. Gençleri yetiştirebilen kurumlar açısından da çok şanslıyız. Dijital danışmanlık alanında bir milyon kişiye ihtiyaç var ve bunun için çalışma başlattık, Türkiye’de ilk kez biz yaptık” dedi.

Geçen sene TÜGİAD 1000 öğrenciye bu bilgiler ışığında ulaşmış ve dijital dönüşüm bursu sunmuş. Bu büyük bir fırsat!

Nüfus yapısı gelişime çok açık, üniversiteler çok sayıda. Burslar, hibeler, teşvikler var.

O halde çalışmak ve küresel köyde baş tacı olmakta sıra!