Hava Durumu

Tartışmaya bağımlı mısınız?

Yazının Giriş Tarihi: 14.01.2025 00:05
Yazının Güncellenme Tarihi: 14.01.2025 00:05

En ufak sorun karşısında kendinizi nutuk atarken buluyor musunuz?

Her şeyi kavgaya çevirip, ‘ne hissediyorsam, düşünüyorsam söyledim; oh çok rahatladım!’ mı diyorsunuz?

Toplumsal gerginlik zirveye tırmanmış durumda.

Kimsenin kimseye tahammülü yok.

-Sınırlar aşılıyorsa, olmasın zaten.-

Yolda yürürken yanlışlıkla birine çarpsak, sanki bile isteğe yapmışız gibi ters ters bakıp, söyleniyor.

Markette, otobüste ya da herhangi bir kuyrukta sırayı ihlal edeni uyarmaya bile korkuyoruz.

Çünkü uyarılan kişi herkesten haklı ve savunmaya hazır.

Laf kalabalığı ve tartışmayla uğraşmamak için teğet geçmeye çalışıyorum bu tip insanlardan.

Ama ne yazık ki siz hiçbir şey yapmasanız bile gelip çatanlar mevcut.

Durduk yere can sıkan, tat kaçıran, dünyayı zindan eden bu kişiliklerin ortak bir özelliği olmalı.

‘Tamam, haklısın, kusura bakma, anladım…’ gibi sözcüklerden de ikna olmayarak azimle konuyu uzatıyorlar.

Bunlardan birini kullandığınızda da son vuruşu gerçekleştirip tüm enerjinizi alıp, götürüyorlar.

Bu ruh emiciler acaba tartışmaya bağımlı olabilirler mi?

Bir arkadaşımı anımsıyorum böyle anlarda.

Lisede kendisini hiç ilgilendirmeyen, öğretmenlerin müdahalede bulunması gereken bir konuda ortalığa atılıp büyük bir kavganın fitilini ateşlemişti.

Hâlbuki düzeni sağlamak, öğrencileri hizaya getirmek, terbiye vermek ne ona ne de başka bir yaşıtına düşmezdi.

Örneği verince; bazıları adına ‘sorumluluk bilinci’ diyor bazıları ise ‘işgüzarlık’.

Sizce hangisi?

Gün içinde pek çok bize ters gelen olayla karşılaşıyoruz.

Hangi birine müdahale edebiliriz ya da etmeliyiz?

***

Hafta sonu yine bir arkadaşımın başına geleni paylaşmak istiyorum.

Şöyle aktardı konuyu:

“Şehirlerarası yoldan geldim; daha güneş doğmamıştı.

Arabanın önüne biri atladı.

Bir kadın fenalaşmış; yardım istemesi gerekiyor ama Suriyeli ve Bursa’da kaçak olduğu için kimseyi arayamamış.

Korktum, belki araçtan inince bana saldıracaklar, soyacaklar ya da başıma başka bir şey gelecek.

Başkaları da geldi başımıza o zaman güvendim, baktım kadına ben de. Gerçekten de epilepsi krizi geçiriyormuş.

Hemen ambulans çağırdık.

Ama o sırada yardım için koşuşturan kaçak mülteci ile tartışmaya başlayan biri çıktı. ‘Seni ihbar edeceğim, asıl sizi bu ülkeye alanlara sormalı’ diye bağırdı.

Hoşuma gitmedi bu tavır; kadının hayatını kurtardı. Onlar kendi arasında kavga etmeye başlayınca ben de ortamdan uzaklaştım…”

Hadi şimdi vicdan muhasebesi zamanı!

Siz olsanız nasıl davranırdınız?

Haklı olmak böyle bir şey mi?

***

‘Aklınızı Keşfedin’ sitesinde tartışmaya bağımlı kişiler için;

“Tartışmaya bağımlı insanlar ile birlikte yaşamak mayın tarlasında dolaşmak gibidir. Varlıkları kötü bir atmosfer yaratır. Bu gibi insanlarla aynı ortamda bulunan kişilerin tek bir yorum, kelime ya da mimik yüzünden sorun çıkabileceğini bildikleri için huzurları kaçar. Dahası ortamda gerginlik oluşur ve diğer insanlarda tartışmaya bağımlı insanların içindeki savaşla mücadele etme dürtüsü oluşur.

…Onlar sadece ergenlik dönemiyle baş etmeye ve kimliklerini bulmaya çalışırlar. Biz ise sürekli düzeni bozmaya çalışan, ailedeki uyumu bozan, komşular arasında anlaşmazlıklar yaratan ve iş yerinde huzursuzluk çıkaran çok farklı insanlardan bahsediyoruz…” ifadeleri yer alıyor.

Bazıları dürüstlük adı altında patavatsızlık özelliğine sahip, ‘ben düşündüğümü söylerim, dürüst davranırım, insanlara ne söyleyeceksem yüzlerine söylerim’ gibi açıklamalarla insanları kırıyor, yıpratıyor ve ilişkileri zedeliyor!

Bu kişilere, kendi tavırlarını aynalama yapıp, daha sert çıkmak gerekiyor.

O zaman susuyor, kenara çekiliyorlar.

-Eee, istediğini söyleyen, istemediğini işitir!-

Tabii çok yorucu bir mücadele bu.

Tek temennimiz bizden uzak olmaları…

Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.