Hava Durumu

Sporda paranın değeri: Amatörlük bitti mi?

Yazının Giriş Tarihi: 24.04.2024 00:05
Yazının Güncellenme Tarihi: 23.04.2024 17:51

Günümüzde, bir meslek haline gelen sporculuğun, amatörlük ve profesyonellik sınırlarını çizmekte çok zorlanıyoruz. Yasal olarak amatör gibi gözüken bazı spor dallarındaki sporcuların, toplumda kazancı yüksek gibi görünen meslek sahiplerinden daha fazla gelir elde ettiğini artık hepimiz biliyoruz. Bugün dünyada en çok izlenen spor, 4 milyar izleyici ve 250 milyon oyuncu ile FUTBOLDUR. Onu, 2,5 milyar aktif seyirci ile KRİKET (İngiltere, Pakistan, Hindistan, Avustralya gibi ülkelerde geniş bir izleyici ve sporcu sayısına sahiptir).

2 milyar seyirci ile ÇİM HOKEYİ, 1 milyar izleyici ile BASKETBOL VE OTOMOBİL sporları, 500 milyon seyirci ile BEYZBOL izler. Küreselleşme ve eğlence sanayinin zafer çağında, dünyanın en küresel işi FUTBOLDUR. Yeryüzünde futboldan başka, hangi malın 4 milyar hazır alıcısı vardır?

Günümüzde para; ahlak, dürüstlük, onur, sözünü tutma, prensip sahibi olma gibi insani değerlerin önüne geçmiştir. Günümüz dünyasında insanı insan yapan bu kavramların yerini, paranın almış olmasının sporda ne gibi tahribatlar yaptığının incelemesini sosyoloji ve insan davranışı uzmanlarına bırakıp sporda, federasyonların bir numaralı problemi olmaya doğru giden sporculara verilen para ödüllerinin karşılanması için devlet katkısının ve yeni bir kavram olan sponsorluk kurumunun günümüzdeki kullanımına bir göz atalım…

ÜLKELERİN OLİMPİYAT ALTIN MADALYASI KAZANAN SPORCULARINA VERDİĞİ ÖDÜLLER:

1-Singapur: 1 milyon dolar, 2-Endonezya:746.000 dolar, 3-Tayvan: 642.000 dolar, 4-TÜRKİYE: 475.000 dolar ( Olimpiyat şampiyonu olan sporcuya, 1000 Cumhuriyet Altını karşılığı günümüz piyasa değerine göre bir cumhuriyet altını karşılığı 16.630 TL ödenmektedir ama ne yazık ki bu prime rağmen bugüne kadar olimpiyatlarda sadece 41 Olimpiyat madalyası kazanabildik.) 5-Kazakistan, Malezya, Brezilya ve Tayland: 250.000 dolar, 9-Azerbeycan: 248.000 dolar, 10-Güney Kıbrıs Rum kesimi: 168.000 dolar, 11-İtalya: 166.000 dolar, 12-İran: 140.000 dolar, 13- Macaristan: 125.000 dolar, 14-G.Kore: 62.000 dolar, 15- Rusya: 61.000 dolar, 16-Fransa: 55.000 dolar, 17-ABD: 37.500 dolar. 18-G.Afrika: 37.000 dolar, 19-Çin: 36.000 dolar, 20-Mısır: 25.000 dolar, 21-Almanya: 22.000 dolar, 22-Avustralya: 20.000 dolar, 23- Kanada: 15.000 dolar, 24-Papua Yeni Gine: 8400 dolar, 25-Trinidad &Tobago: 4000 dolar, 26-Norveç, İsveç, İsviçre, Hırvatistan ve İngiltere: 0 Dolar…

Ancak bu ülkelerden İngiltere, her yıl 162 milyon dolar, performans sporuna fon ayırmakta ve olimpiyat takımı sporcularına antrenman desteği olarak her yıl 37.000 dolar ödeme yapmaktadır. Ne yazık ki günümüz verilerine göre Türkiye bir spor ülkesi değil, nüfusun yüzde 80’i spor yapmıyor, sadece seyretmekle yetiniyor. Dünyada devletlerin giderek artan spor ve sporcu harcamalarına katkıda bulunup yükünü azaltmak için gittikçe yaygınlaşan sponsorluk müessesesi bu açığı kapatıyor.

Dünyadaki sponsorlukların yüzde 80’i spor alanında, bunun rakamsal boyutu: 70 milyar dolara yaklaşmış, Türkiye’de, spor alanındaki sponsorluklar, 1 milyar doları aşmış durumda. Bu rakamın aslan payını futbol alıyor. Sadece Spor-Toto, Süper Lig, 19 takım, 2022-23 sezonunda 292 kurum+47 farklı marka ile kulüp isim+stadyum isim+forma ‘’(göğüs, sırt, kol, çorap )’’ sponsorluk anlaşması yaptı.

3 Büyüklerin yaptığı sponsorluk anlaşmaları:

Fenerbahçe: stadyum isim: Ülker (yıllık 9 milyon dolar), malzeme: Puma, Forma: (Göğüs): Otokoç (109 milyon TL +KDV) şort: Aygaz:1.2 milyon Euro. Ürün satış:35 milyon Euro (Ürün Satışında Avrupa’da 18.ci sırada) Galatasaray: Stadyum ismi: NEF (10 yıl için+ 2. yılı opsiyonlu olmak üzere: 725 milyon lira, malzeme: NİKE: 10 yıl süre ile 70 milyon Euro, Forma (göğüs: Siat rent a car, yıllık 50 milyon TL+KDV) Ürün satışından: 2023 yılında:35 milyon Euro), Avrupa’da,  15.ci sırada) Beşiktaş: Stadyum isim: Vodafone: TÜPRAŞ: 230 milyon Tl, Forma (Göğüs): Rain yazılım (yıllık 12 milyon Euro), spor malzemesi: Adidas: yıllık: 5 milyon dolar (5 yıllık)…

Avrupa’da ürün satışından en fazla gelir ilan eden kulüp: 1-Barselona: 179 milyon Euro, 2-Real Madrid: 155 milyon Euro, 3-Bayern Münich: 147 milyon Euro. Atletizmde de gerek kurumsal gerek bireysel olarak bu konuda daha çabuk yol almak için, piyasada deneyimli sponsor danışma şirketlerinden biri veya bir kaçı ile anlaşma yapılarak sponsor bulunabilir.

Bireysel sporcu bazında sporcu kendisi de internetten, bireysel sporcu.com sitesinden araştırma yapabilir. Bunun için sporcunun milli sporcu olması, en az 10.000 takipçisi olması, markalaşmış olup bir internet sitesi ve logosu olması lazım. Sponsorluk ajansları bu hizmetleri ücretsiz olarak veriyorlar. Şirketler sponsorluk anlaşmasında, sporcunun sportif başarısına değil gelişim hacmine, geniş kitlelere ulaşabilme durumuna ve ulaştığı insan sayısına bakıyorlar…

Örneğin, halka dalında jimnastik Dünya Şampiyonu olan İbrahim Çolak’ın spor giysi sponsorluğunu Ramsey firması, sosyal media da 5 reklam filmi çekimi karşılığında yaparken, Loft ve Bioxin firmaları, 2024 Paris Olimpiyatlarına kadar her yıl maddi destek olarak, Türkiye İş Bankası da burs vererek destekte bulunuyor. Ayrıca İbrahim Çolak’ın, ‘’The Çolak” adlı bir internet sitesi ile twitter hesaplarında 16.000, instagram hesabında 55.000 takipçisi var. Ünlü “Milka” çikolata markası ile tanınan Mondalez İnt. Firması, Türkiye Kayak Federasyonunun ana sponsoru. Türkiye İş Bankası 17 yıldır Türkiye Satranç Federasyonu’nun sponsoru… İNG Bank, TMOK  ile ortaklaşa yürüttüğü  “Olimpik kızlar” projesi ile 10 bayan milli sporcuya (Eda Tuğsuz: cirit atma, Meryem Bekmez:20 km. yürüyüş, Beril Böcekler: yüzme, İlke Özyüksel: Pentatlon, İrem Yaman: Tekvando, Ecem Güzel: yelken, Nazlı Savrabaşı: jimnastik, Serap Özçelik Arapoğlu: Karate, Yasemin Adar: Güreş, Yasemin Ecem Anagöz: okçuluk) sponsorluk yapıyor.

Bit coin firması,  içlerinde milli voleybolcu Ebrar Karakurt, milli boksör  Busenaz Sürmeneli, jimnastikçi Begüm Ayşe Onbaşı’nın da bulunduğu 21 olimpik sporcuya sponsorluk yapıyor. Devam mecburiyeti olan yüksek öğretim kurumlarında eğitimini devam ettiren pek çok sporcu açık öğretime kaydını yaptırıp spora devam etmeye çalışıyor, düşünüyorum da zamanımızda devam mecburiyeti olan (Tıp fak: Murat Kaçar, Prof, Emin Ergenç ve terinerlikte okuyan Prof. Ersin İstanbulluoğlu, Prof. Erol Alaçam, Eczacılıkta okuyan Ülker Kutlu, eğitim fakültelerinde, Diş fakülteleri ve Teknik üniversitelerde (ODTÜ, İstanbul Teknik üniversitesi vb.) okuyan sporcular, bugünkü ağır antrenman koşullarında, günde çift antrenman yapılan bir ortamda spora devam edemezmişiz.

1976 Montreal Olimpiyatlarında eskrim flöre takımında yer alıp altın madalya alan ve 2013 yılından beri İOC (Uluslararası Olimpiyat Komitesi) Başkanı Alman Thomas Bach, 2018 yılında verdiği bir demeçte, “Sporda hızlı ve sürekli büyüme, spor dünyasını daha iyi hale getirecek” demişti. Ancak ilerleyen zaman bu demecin aksini gösterdi. Profesyonel sporlar (Futbol, basketbol, otomobil sporları, beyzbol, kriket, boks vb.) gelirlerden aslan payını alırken, olimpik sporlara çok küçük bir pay kaldı. Açgözlü profesyonel sporların işgal ettiği spor dünyasında, geleneksel ahlaki değerler kaybolurken başta  atletizm olmak üzere hayatını spora adamış ve bağlamış olan sporcular da haklı olarak daha egoist ve bireyci olup pastadan daha fazla pay istemeye başladılar. Bu gelir dağılımındaki eşitsizliği gören dünya gençliği de, spor yapmada tercihini, bu profesyonel sporlardan yana seçmeye başladı… Günümüzde uluslararası kurumların idarecilerin, olimpiyat arenasında önüne kemik koyarak bir madalya ile onurlandırdığı süper atletler artık haklı olarak pastadan daha büyük pay için seslerini yükselttiler… Haklılar mı, evet haklılar, maymunun gözü açıldı, bu şovun devam etmesi için amatör sporlarda yarışan tüm sporculara hakkettikleri mali olanaklar sağlanmazsa olimpiyatların da, dünya ve Avrupa şampiyonalarının, elmas ligin geleceği de tehlikede.

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.