Bahçeli düğmeye bastı

Türkiye bayram tatiline hazırlanırken siyasetin ana maddesi Erdoğan'ın başlattığı yumuşama dönemi ve yaptığı ziyaretler oldu.

Erdoğan yıllar sonra CHP Genel Merkezi'ne adım attığı sıralarda MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, parti grup toplantısında oldukça önemli açıklamalarda bulundu.

Sığınmacı sorununu Türkiye'nin değil tüm dünyanın en yakıcı sorunu olarak nitelendiren Bahçeli MHP'nin, 'Sınır Aşan Göçler' çalışmasını hazırladığını duyurdu. Kısacası Devlet Bahçeli Suriyelilerin ülkeden deport edilmesi konusunda düğmeye bastı diyebiliriz.

KARTLARI BAHÇELİ KARAR, OYUN ÖYLE BAŞLAR

Devlet Bahçeli Türk siyasetinde karar verici rolünü bir kaç defa oynamış bir isim. Onun çizdiği istikamet, partisinin aldığı oy ve Meclis’teki sandalye sayısının çok ötesinde bir etkiye sahip.

Uzun yıllardır halkın Suriyeliler konusundaki tepkileri AK Parti ve Erdoğan tarafından anlaşılmamış ve belki de anlaşılmak istenmemişti.

Bakalım Bahçeli'nin verdiği bu istikamet hükümet politikalarında değişimlere sebep olacak mı?

Bilindiği üzere Bahçeli ülkeyi erken genel seçimlere götürmesiyle ve siyasal tabloyu alaşağı etmesiyle meşhur bir siyasetçi.

AK Parti yönetiminin ve Erdoğan'ın konuya bu açıdan da bakıp ciddiyeti elden bırakmadan hareket edeceği siyasetin doğası gereği olacak.

Çünkü siyaset, kartları Bahçeli'nin kardığı ve ele öyle başlandığı bir oyun.

HALKIN HİSLERİNE TERCÜMAN OLMUŞ

Birçok konuda açıklamalar yapan Devlet Bahçeli'nin en kritik sözleri bana göre: "Demografik istiklalimizi, demografik istikbalimizi zedeleyecek tehlikeli akımlara karşıyız, nüfus dengemizi, milli yapımızı, bu coğrafyadaki varlığımızı melezleştirecek insan akınlarının sonuna kadar karşısındayız. Ülkemizde geçici koruma statüsüyle bulunan Suriyeli sığınmacıların gönüllü, güvenli ve onurlu geri dönüşleri kademe kademe sağlanmalı, düzensiz göçün beli kırılmalı, Geri Kabul Anlaşması sonlandırılmalıdır. MHP'nin bu mühim konuya bakışı milletimizin bakışıyla bir ve aynıdır."

Bu sözler taraflı tarafsız hemen tüm kesimlerin düşüncelerine tercüman olmuş diyebiliriz.

AK PARTİ'NİN ZİRVE YALNIZLIĞI SON BULDU

Devlet Bahçeli'nin konuşması, gazeteci tabiriyle manşeti vermişken, Erdoğan-Özel görüşmesi, ister istemez ikinci plana düştü.

Parti sözcülerinin açıklamalarına göre kayda değer konuysa Özgür Özel'in asgari ücrete temmuz ayında zam yapılması gerektiğine dair çıkışı oldu.

Görünen o ki yerel seçimlerin ardından AK Parti ve lideri Recep Tayyip Erdoğan hiç olmadığı kadar muhalefetin ve kamuoyunun tepkilerine duyarlı hale geldi. 28 Şubat hükümlülerinin salıverilmesine benzer jestlerle yaklaştığı CHP'den halkı yakından ilgilendiren bir talep sunuldu.

Cumhur İttifakı'nın diğer ortağı MHP'den de Erdoğan'ın milli görüş kökenine ters olabilecek şekilde Suriyelileri gönderelim çıkışı. Zamanın ruhu AK Parti'nin zirve yalnızlığının geride kaldığını hissettirirken, Erdoğan'ın da hiç olmadığı kadar uzlaşmacı olmak zorunda kalacağını gösteriyor.

***

LGBT'YE KARŞI MÜCADELE EDEN ANNELER

'Çocuklarımız Hedefte Meclis Göreve' sloganıyla aile yapısını dolayısıyla toplumu bozmaya çalışan LGBT propagandasına karşı mücadele eden Cumhuriyetçi Kadınlar Derneği'nin imza kampanyası bugün de Fomara 15 Temmuz Meydanı'nda sürecek.

Dernek, hemen her dizi de, tiyatro oyununda, romanda araya sıkıştırılan LGBT karakterlerin esbabı mucibesini gönderdikleri basın bülteninde gayet güzel şekilde anlatmış: "LGBT hareketi, küresel sömürü sisteminin, aileyi, milleti ve milli devletleri ortadan kaldırmak amacıyla yarattığı kullandığı ideolojik bir araçtır.”

LGBT NORMALLEŞMEMELİ

Biraz bakıldığında da LGBT argümanlarında cinsiyeti reddeden tutum her şeyden önce aile yapısını direkt hedefe koyuyor.

Aile kurumu ortadan kalkarsa ‘medeni cinsel özgürlükler' adı altında tabular yıkılır, hatta ensest ve pedofili denen sorunlar da olmaz, bunlar normalleşir. “Aileye olduğu kadar milli devletlere de LGBT kılıfıyla büyük bir saldırı devam ediyor.

LGBT de emperyalizmin, bireyleri cinsiyetlerine kadar kimliksizleştirmek, milli ve manevi değerlerinden soyutlamak ve nihayetinde aile kurumunu ve milli devleti yok etmek üzere kullandığı savaş aracıdır. LGBT, çürümüş Batı kültürünün geldiği dip noktasıdır" diyen açıklamaya katılmamak mümkün değil.

FOMARADA İMZA VERİLEBİLİR

Dernek LGBT propagandasını ve örgütlenmesini yasaklayan yasalar çıkarılmasına yönelik taleplerini bugün de 15 Temmuz Şehitleri ve Demokrasi Meydanı'nda kuracakları stantta imza toplayarak gösterecek.

Dernek üyelerini, başkanları Sevim Erol nezdinde tebrik ediyorum.

Herkese Mutlu Bayramlar.