Hava Durumu

CHP'nin açmazları

Yazının Giriş Tarihi: 09.09.2024 00:05
Yazının Güncellenme Tarihi: 08.09.2024 15:01

Bir asrı geride bırakan CHP; geçmişten bugüne Türkiye Cumhuriyeti tarihinde var olmuş, ilk zamanlarında devlet partisi olarak iktidarın vücut bulmuş haliyken daha sonrasında ise müzmin muhalefet haline gelmiş bir parti.

Öyle ki çok partili demokrasiye geçtiğimiz 1946'dan bu yana geçen 78 yılda, 13 yıl iktidar görebilmiştir!

1946-1950 döneminde yapılan açık oy kapalı tasnif garabeti yaşanmasa bu süre 9 yıla kadar düşecekti.

Geriye kalan 9 yıllık iktidarlar ise askeri darbeler sonrasında yaşandı.

Çok partili demokrasiye geçilmesinden bu yana CHP, seçimle iktidara sadece Bülent Ecevit'le ve ‘ortanın solu’ kavramını gündeme getirerek gelebilmiştir.

Siyasal bilimcilerin uzun uzun analizler yaptığı CHP'nin seçim kazanamamasına dair belli başlı sebepler mevcut ama bu açmazlar bir türlü tamir edilemiyor ve CHP iktidardan uzak kalmaya devam ediyor.

KRONİK SORUNLAR İNÖNÜ

DÖNEMİNDE BAŞLADI

Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk, giriştiği köklü reform hareketlerinde zaman zaman en yakınlarındaki kişilerin de muhalefetiyle karşılaşmış bir isim.

Bunun ötesinde Kurtuluş Savaşı esnasında 1'inci ve 2’nci Meclis dönemlerinde meclis grubu kendisine karşıt bir blok halindeydi.

Meclis kayıtlarına bakınca o dönemde Mustafa Kemal Atatürk'ün cephede olduğu kadar meclis gurubunun idaresinde de ustalıklı manevralar sergilediğini anlayabiliriz.

101'inci kuruluş yıl dönümünde olan Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) temelleri bu ortamda atıldı.

Cumhuriyet’in ilanı ve hızlı devrim süreçlerinde meclisin ayak uydurmasını sağlamak için!

Gazinin vefatının ardından partinin ve ülkenin başına geçen İsmet İnönü, belki Türkiye'nin İkinci Dünya Savaşı felaketine sürüklenmesini engelledi ama Atatürk dönemi ekonomik başarı yerini aşırı yüksek enflasyona, reform hareketleri de kendisini statükoya bıraktı.

CHP'nin kronik sorunları İsmet İnönü ile başlayıp bugünlere gelmiş diyebiliriz.

STATÜKOCULUK ARAZI

1960 Darbesi ile başlayan 71 muhtırası ve 1980 Darbesiyle devam eden süreçte ülke ekonomik ve sosyal olarak büyük kayıplar verdi.

Bu süreçte de CHP statükoyu revam ettirme yanlısı duruşunu darbelere açık ya da kapalı desteğini sürdürerek siyasi hayatını devam ettirdi.

Kurulan geçiş hükümetlerinde yer alarak iktidara geldi ve ilk serbest seçimlerde de sessiz ama iradesine karşı koyulunca provoke olan halkımız tarafından iktidardan uzaklaştırıldı.

CHP'nin statükocu yapısı iktidardan uzak kalmasının ana sebeplerinden birisi.

İKTİDAR SANILDIĞI GİBİ YAKIN DEĞİL

Kendisini Milli Şef ilan ettiren İsmet İnönü'nün genel sekreterlik rekabetinde Bülent Ecevit'in önünü kesememesi CHP içinde değişik bir aksa geçilmesini sağladı.

Gerek Ecevit'in İnönü'ye karşı aldığı zafer gerekse sonrasında Deniz Baykal ve Mustafa Sarıgül gibi isimlerin Ecevit'e karşı giriştiği mücadeleler CHP'deki ikinci büyük arazı ortaya çıkarttı: Hizipçilik.

Şimdiye dönersek, yıpranan AK Parti ve 23 yılı aşan iktidarı sonrası CHP'liler kendilerini iktidara çok yakın görüyor.

Ağır bir ekonomik kriz yaşanıyor; AK Parti merkez politikalardan uzaklaşmış ve yerel seçimlerde CHP bir başarı yakalamış durumda.

Ancak CHP'deki statükocu ve darbe heveslisi yapı son teğmenler olayında bir kez daha ortaya çıktı.

Genel Başkanları Özgür Özel, çok çok kötü geçen Kemal Kılıçdaroğlu dönemi sonrasında ilk kez bir silkiniş yakalamış durumda ama yine genlerinde hizipçilik olan CHP dinamikleri devrede.

Başarılı bir genel başkan devrilmeye çalışılıyor ve cumhurbaşkanı adaylığı için iki belediye başkanı rekabetin dozunu yavaş yavaş artırıyor.

Manzaraya bakarsak CHP hiç olmadığı kadar iktidar adayı ama kazanmaları kendilerinin hesap ettiği kadar yakın ve kolay değil.

101'inci yılında CHP'nin kronik hastalıklarından kurtulmadan iktidara gelebileceğini hiç sanmıyorum!

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.