Kocaeli'deki bir arkadaşım vasıtasıyla ulaştı bana Sinem... Çaresizliği, yardım çığlığı, sesine o kadar yansımıştı ki, kelimeler bile anlamsız kaldı o anlarda benim için.
O çaresizliği mağdurundan birebir dinlemek, bu minvaldeki diğer haberleri okumak ya da yayına vermekten çok daha dehşet vericiydi.
Sinem, her gün ölüm korkusuyla ya da ailesinden, çevresinden birine bir zarar gelecek endişesiyle uyanıyor.
Yıllar önce M.A.K. adlı şahıs ile ilişkiye başlayan fakat sonrasında psikolojik olarak sorunlu olduğunu anladığı için ayrılma kararı alan Sinem'in bu kararla birlikte hayatı adeta kabusa dönmüş.
Durumu takıntı haline getiren bu şahıs, tam iki yıldır hem Sinem'i hem de onun çevresindeki çoğu kişiyi ölümle tehdit edip, küfürlü mesajlar yollamaya devam ediyor. Kendi numarası engellendiği zaman ise akla zarar bir yöntemle hiç tanımadığı kişilerin telefonundan ulaşıyor bu genç kadına. Anlayacağınız Sinem iki yıldır küfür, tehdit ve şantajlardan yakasını kurtaramıyor. Ölüm korkusundan ise psikolojisi de iyice yıpranmış durumda. Uzun uzun konuştuk ve 'ne yapabiliriz?'in üzerinde çözüm üretmeye çalıştık.
Gelin bir de kendi ağzından dinleyelim yaşananları...
"Bu kişiyle yürümeyeceğini anladığımda ilişkimi bitirmeye karar verdim. Fakat bir türlü peşimi bırakmadı. Uzun bir süreden sonra da başka biriyle hayatımı birleştirmeye karar verdim ve nişanlandık. Bize daha fazla zarar verir korkusuyla bu durumu sakladık fakat bir şekilde öğrenmiş. Nişanlımı ve onun ailesini de tehdit etmeye, benimle ilgili hiç yaşanmamış şeyleri olmuş gibi anlatmaya başladı. Nişanlım ne kadar benim arkamda dursa da, bu şahıs yüzünden ayrılığın eşiğine geldik.
Yaklaşık 50 farklı numaradan beni taciz etti. İnsanlardan 'param yok, aileme ulaşmam lazım' diyerek telefonlarını istiyor ve beni bu yolla sürekli taciz ediyor. Bu numaralara ulaştığımızda ise üzülüp, "Acıdık, telefonumuzu verdik, bilsek hiç verir miydik' şeklinde yanıtlar alıyoruz."
Bu şahıs, tehditleri ve tacizleri öyle ahlaksız bir noktaya getirmiş ki, nişanlısının ailesine, "Elimde kendisinin çıplak resimleri var, teste götürün. (Testle neyi kastetmiş olduğunu sanırım anlamışsınızdır. Çünkü bizim bile yazmaya elimiz varmıyor.)
"Savcılığa suç duyurusunda bulunduk. Elimde 28 sayfa doküman vardı. 1 sene önce uzaklaştırma kararı aldırdık fakat bu süreçte telefonla tacizleri devam ettiği için ben de kendimi tutamayıp küfrettim. Kendisi de benden bu küfür nedeniyle şikâyetçi oldu. Ve maalesef uzlaşmak zorunda kaldık. Ne yaptıysak çözüm bulamadık ve tekrar savcılığa suç duyurusunda bulunduk."
Yargı bu davayı tez elden çözemezse bir kadınımızı daha erkek cinayetine kurban verebiliriz. Maalesef ki erkek mağduru kadınların şikâyetleri yeterince dikkate alınmadığı, cezalar caydırıcı olmadığı için, yürek parçalayan haberler gelmeye devam ediyor.
Artık intihar edip herkesi kurtarmayı bile düşündüğünü söylüyor Sinem...
Her kadın çığlığına tıkadığımız kulaklarımızı artık açmanın zamanı gelmedi mi sizce de?