Hava Durumu

Alfa kuşağı ve gazeteciliğin geleceği

Yazının Giriş Tarihi: 10.10.2025 00:05
Yazının Güncellenme Tarihi: 10.10.2025 00:05

Medya pazarlamaya mı dönüştü, yoksa biz mi dönüştük? Alfa Kuşağı’nın pazarlamayı anadili gibi konuştuğu iddiasını, mahalle bakkalının terazisine koyup ölçmek istiyorum. Çünkü artık haber yapmanın yarısı haberi üretmek değil, paketlemek. Kalan kısmını da Instagram filtresi ve TikTok algoritması hallediyor. Bizim haber dediğimiz şey, onların gözünde bir “kampanya” aslında.

SOSYAL MEDYA VE DİKKAT EKONOMİSİ: ALFA KUŞAĞI’NIN DOĞAL SAHASI

Sosyal medya, kılçıksız bir çipura gibi: kolay tüketiliyor ama doyurmuyor. Sonsuz kaydırma akışında hepimiz yeni bir oltaya takılmaya hazır bekliyoruz. İşte Alfa Kuşağı, bu akışta doğdu. Onlar için “dikkat ekonomisi” su gibi bir şey; içine doğmuş durumdalar.

Biz hâlâ bu dili “yabancı dil” gibi öğrenmeye çalışırken, 12 yaşında bir çocuk üç saniyede TikTok’ta hikâye kurabiliyor. Netflix bir diziyi haftalarca pazarlamak için fragman üstüne fragman yayınlıyor; Alfa Kuşağı bir meme’le aynı etkiyi yaratıyor.

Peki bu kötü mü?

Hayır. Ama oyunun kuralları değişti. Bir haber artık yazıldığı anda değil, dolaşıma girdiği an değer kazanıyor.

GAZETECİLİK VE KİŞİSEL MARKA: MİKROFON, TRİPOD VE EGO CİLASI

Gazetecilikte yıllarca “kişisel marka” lafını ayıp saydık. “Haber öne çıksın, muhabir değil” dedik. Şimdi bir muhabirin çantasında mikrofon, tripod ve küçük bir ego cilası olmadan haber çıkmaz oldu. Çünkü yazdığın kadar, dağıtabildiğin kadar varsın.

The Washington Post, TikTok’ta milyonlarca takipçiye sahip. BBC, haberleri skeçlerle anlatıyor. New York Times, “The Daily” podcast’iyle sabah rutinimizi işgal ediyor. Türkiye’de de bağımsız gazeteciler YouTube canlı yayınlarıyla kendi topluluklarını kuruyor. Yani gazetecilik artık sadece yazmak değil; aynı zamanda sahneye çıkmak, kendini paketlemek ve izleyiciyi ikna etmek.

Ve evet, o meşhur cümle: “Telefonundaki her şeyle rekabet ediyorsun.” Haberin rakibi artık köşe yazısı değil; Instagram’daki kedi videosu.

PAZARLAMA MI, GAZETECİLİĞİN YENI REFLEKSİ Mİ?

“Bu pazarlama mıdır?” diye soruyorsanız: Evet, bal gibi pazarlamadır. Ama dürüst olalım: gazetecilik zaten hep biraz pazarlamaydı. Başlığın kısa olması, fotoğrafın çarpıcı olması, manşetin çığlık atması… Bunlar da birer satış tekniği değil mi?

Bugün fark şu: içerik varış noktası değil, sohbetin başlangıcı. Haberin kapısı artık yalnızca gazetenin köşe sayfasında değil; Instagram Reels, Twitter başlığı ve YouTube shorts’ta da çalınıyor.

GAZETECİLER İÇİN 4 STRATEJİ

Metni yazarken videoyu düşün. New York Times makalelerini TikTok için infografiklere çeviriyor. Sen de haberini tek cümlelik bir “reel”e sığdırabilir misin?

Karakterini unutma. Alfa Kuşağı insana değer veriyor. Anadolu’daki bir yerel muhabirin köy kahvesinden yaptığı yayın, bazen ulusal kanaldan daha çok yankı buluyor.

Yayımlamayı süreç bil. Bir haber yalnızca yayınlandığı günle sınırlı kalmamalı. BBC aynı haberi web, podcast, YouTube ve TikTok’ta farklı biçimlerde sunuyor.

Veriyi ölç, utanma. Google Analytics veya sosyal medya istatistikleri, okurun nerede düştüğünü gösteriyor. Netflix bile hangi sahnede izleyici sıkıldı diye bakıyor. Gazetecilikte “ben sezgilerimle bilirim” devri bitti.

KİŞİSEL MARKA: ŞÖHRET DEĞİL, SÜREKLİLİK

“Kişisel marka” kulağa şöhret gibi geliyor ama aslında adres etiketi gibidir. Okur seni nereye koyacağını bilmeli. İmzan bir merak, bir mizah ya da bir yöntem vadetsin.

Anderson Cooper’ın CNN’deki ciddiyeti, Trevor Noah’nın mizahi haber yorumları, Türkiye’de genç gazetecilerin YouTube’daki cesur yayınları… Bunlar kişisel markanın örnekleri. Şöhret değil, süreklilik. Çünkü okur, markaya değil, sürekliliğe bağlanır.

SONUÇ: DİKKAT KIT, GERÇEK KİYMETLİ

Bugün dikkat kıt, laf çok. Bizim işimiz, laf kalabalığını yarıp dikkat için bir pencere açmak. Ama o pencereyi açarken vicdanımızı sıkıştırmamak gerek. Çünkü en iyi pazarlama bile gerçeğin yerini tutmaz.

Gerçek, Alfa Kuşağı’nın bile bildiği en eski içerik formatıdır. Biz de onun mikrofonu olalım; yankısı değil.

Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.