Sağlık pasaportunun düşündürdükleri

Koronavirüs salgınına karşı ne yapacağımızı tam anlamıyla halen bilemiyoruz. Mendebur fena hazırlıksız yakaladı bizi...

Şimdi de seyahatler için 'sağlık pasaportu' uygulamasının yapılacağı açıklandı Avrupa Birliği içinde.

Türkiye de 31 ülkeye sağlık turizmi kapsamında bugünden itibaren kapılarını açtı ve 'sağlık pasaportu' anlamında ilk uygulamasını başlattı.

Hayırlı uğurlu olsun...

Bundan böyle 'Sağlık pasaportu' yani Kovid-19 testi yaptırmış olma zorunluluğu artık uluslararası seyahatin bir parçası haline geliyor. Türkiye de bugünden itibaren yurda girişlerde Kovid-19 testi isteyecek.

Öncelikle her 3 testten en azından birinin hatalı sonuç verdiğini defalarca söyledi uzmanlar. Yani yüzde 33 ihtimalle sağlık pasaportuna sahte gözle bakabiliriz.

1 kişinin yüzlerce kişiye bulaştırabildiğini de düşünürsek testin hangi kuruluş tarafından yapıldığı da önem kazanıyor. Akreditasyon sahibi sağlık kuruluşları vermediyse vaziyet fena halde sakat!

Parayı bastırana apar topar 'sağlık pasaportu' sağlayacak bir mafya anında ortaya çıkmaz mı sanıyorsunuz? Testi zamanında yetiştiremeyenlere test hizmeti misali. Havaalanlarında bile örgütlenirler. Vakalar artınca ortaya çıkar ilgili şebeke.

Ve diyelim ki koronavirüs geçirdiniz. Lakin tam anlamıyla bağışıklık kazanmama ihtimaliniz de mevcut. Antikorlar da işe yaramayabilir. Koronavirüs hakkında hâlâ çok eksik bilgiye sahibiz çünkü...

Yani tam anlamıyla meşru ve güvenilir şekilde alınmış sağlık pasaportları dahi soru işareti yaratıyor akıllarda.

Seyahat kısıtlamaları yavaş yavaş kalkıyor ancak seyahat etmek fena külfet getiriyor hal böyleyken.

Her babayiğidin harcı değil. 14 günlük karantinalara alınmayı göze alacaksınız. Sonra seyahate çıkacaksınız...

İş toplantılarınıza karantina altına alındığınız yerlerden görüntülü katılmanız da olası.

Kanaatimce sağlık pasaportunun külfetten başka bir şey getirmesi pek güç bu ortamda.

Uğraşıp didinip sağlık pasaportu alacaksın, üstüne uçakta riske gireceksin. Gideceğin yere varamamak da ihtimal dâhilinde...

İyisi mi seyahat edeceğiz diye kendimizi paralamanın hiç manası yok. Aşı bulunana kadar gereksiz seyahatlerden kaçınalım.

Bayrak hassasiyeti

Kayseri'de bayrak krizi yaşandı malumunuz. İranlı bir şahıs balkonuna astığı İngiliz bayrağı desenli havlu nedeniyle gözaltına alındı ve "Şahıs hakkında gerekli yasal işlemler başlatılmıştır" denildi. Merakla bekledik. Sonunda Kayseri Valiliği olayı inceledi ve  "Şahsın farklı bir amaç gütmediği anlaşılmış ve durum tutanak altına alınmıştır" açıklaması yapıldı. Rahat nefes aldık.

Bursamız tekstil şehri. Onlarca farklı ülkenin bayraklarının kullanıldığı tişörtler yıllardır üretiliyor. İhraç fazlası olanlar da ucuz fiyatlara satılıyor sürekli.

Bursa'da bu tip on binlerce tişört satılmış olmalı bugüne kadar. Genelde halı saha maçlarında giyiyorlar. Siz de görmüşsünüzdür.

İlgili tişörtlerin sahiplerine sesleniyorum! Eşiniz yıkadığında kazara balkona asmasın. Hassasiyet söz konusu. Ucuza aldığınız tişört bir anda sizi 'vatan haini' yapıverir.

Aman dikkat!..