DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’ın Bursa ziyaretlerinde dikkatimi çeken en önemli unsur Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın konuşmalarının yer aldığı videolarla adeta bir soru cevap şeklinde geçen hitap tercihini benimsemesi olmuştu. Böylelikle genel başkan düzeyinde bakıldığında muhatabı ile diyalog içerisinde geçen konuşmalar Sayın Erdoğan’ın dile getirdiği iddiaların yanıtlanması ya da yanlışlanması biçiminde sürüyordu.
Dikkat çekici ve vatandaş tarafından da doğrunun daha net anlaşılması, neyin, neden söylendiğinin anlam kazanması açısından iddialı bir konuşma biçimi.
Bu kez benzeri bir vatandaşa sesleniş biçimini yine DEVA Partisi bünyesinde İl Başkanı Serkan Özgöz’ün bir sosyal medya paylaşımında görünce konu daha da dikkatimi çekti.
Böyle bir konuşma biçimini benimsemenin nedeni ne olabilirdi?
“Demokrasi kültürümüz özellikle son beş senede çok yıprandı. İktidar partisi bu ülkenin muhalefeti yokmuş gibi çıkıp konuşuyor, biz cevap vermeye kalktığımızda ise muhatap bulamıyoruz. Ancak bu ülkenin meydanı boş değil. Onlar bizi muhatap almazlarsa biz de kendilerine yanıt verme ve muhalefet etmenin başka yollarını buluruz” diyor İl Başkanı Özgöz. Muhatap bulunmazsa teknolojiyi kullanmak mübahtır elbette.
AK Parti İl Başkanı Davut Gürkan’ın yerel medyada ekonomik durum, halkın fakirleşmesi ve enflasyon hakkında açıklamalarda bulunduğuna dikkat çeken video Başkan Gürkan’ın;
“İçinde bulunduğumuz bu ekonomik durumda seçim istemek bir kere vatandaşa haksızlık olur, vatandaşımız seçim lafını duyunca zaten kızıyor. İçinde bulunduğumuz durumda seçim için biraz daha süreye ihtiyacımız var.” sözlerine Özgöz tarafından yanıt verilerek;
“Bizim değil vatandaşın ne istediği önemlidir. İsterseniz çarşıyı pazarı birlikte dolaşalım. 19 yıldır iktidardasınız daha ne kadar süreye ihtiyacınız var?” sözleri ile sona eriyor.
Fark ettiyseniz yavaştan girmeye başladım interaktif tartışmaların yorumlarını yapmaya. Teknoloji beni de içine çekiyor… Aman dikkat…
Peki, böyle bir yol izleniyor da bu yol ne kadar başarıya ulaşıyor? Vatandaşa inmenin sadece çarşı pazar dolaşmak olmadığını, sosyal medyada ve dijital dünyada da aktif olarak vatandaşa her kanaldan ulaşmanın doğru yol olduğunu iddia ederek, zaman zaman da bu anlamda tepkileri göğüsleyerek ilerliyor DEVA Partisi Bursa İl Başkanı Özgöz.
Size bahsini ettiğim video şimdiye kadar 8 bin 200 kişi tarafından izlenmiş, yani bu kadar vatandaşa ulaşmış. Bu vatandaşların 366’sı videoyu beğendiklerini beyan etmiş ve malum beğeni tuşuna basmış, 70’i videoyu kendi platformunda paylaşmış. Bir pazar ziyaretinden daha hızlı ve yoğun bir iletişim olduğu net. Etkisi de aynı oranda güçlü müdür? Onu zaman gösterecek…
Hemen belirteyim büyük bir mutlulukla geçen aya oranla üye bazında yüzde 50 büyüdüklerini söyledi Serkan Özgöz.
“Bu da gösteriyor ki, doğru yoldayız. Biz bir lider partisi olmak istemiyoruz, kitle partisi olmak istiyoruz. Tıkır tıkır işleyen bir makine kurmak gibi bu. Makinemizi Bursa’da kurduğumuzu görüyorum. Sistem işliyor” diyor DEVA Partisi Bursa İl Başkanı.
Bir de gazetemizin Genel Yayın Yönetmeni Ali Şahin’in köşesine taşıdığı, AK Parti’nin metaverse ortamında ilk toplantıyı yapan parti olması meselesi var. DEVA Partisi’nin bu alanda çok iddialı olduğunu bildiğimden Serkan Özgöz’e bunu da sordum.
Hükümetin anlayışının metaverse gibi perspektifi geniş bir alana uygun olmadığını çeşitli argümanlarla özetledikten sonra;
“Bugün Paypal Türkiye’de yasak. Pandemiye girerken, ‘1 milyon yazılımcı yetiştiriyoruz’ diye ortaya atılan projeden eser yok. Bu ülkenin yazılımcıları yurt dışına iş yapıyorlar diye hükümet para trafiğini yasaklamaya çalışıyor! Bu ülkeden çıkan oyun devleri maalesef şirketlerini ABD’ye taşımak zorunda kalıyorlar! Sebebi basit. Hükümetin anlayışı, dünya görüşü, vizyonu buna uygun değil” diye yanıtladı sorumu Özgöz.
Yazının son sözü de DEVA Partisi Bursa İl Başkanı’ndan geldi;
“Bir video çekip o videoda ortaçağdan kalma hikayeler anlatabilirsiniz, ama çektiğiniz videoyu Youtube üzerinde yayınladınız diye yenilikçi, vizyoner olamazsınız. Çünkü kullandığınız araçlar değil, o araçlarla ne yaptığınız önemlidir. Toplanıp ne konuştunuz? Ülkenin hangi sorununa çare buldunuz? O teknolojiyi Türk halkı için nasıl kullandınız?”
