İran sinemasından bir başyapıt

İran sinemasının önemli yönetmenlerinden Abbas Kiarostami'nin Köker Üçlemesi, izleyenleri ölüm ve yaşam, çaresizlik ve umut arasında gel gitlere sürükleyerek hayatı farklı açılardan görmeyi sağlıyor.

Dünya sinema külliyatında önemli bir yeri olan İran'da sanatını icra etmeye çalışan ünlü yönetmen Abbas Kiarostami'nin Köker Üçlemesi izleyenlerin kalplerine hitap eden mihenk taşlarından

İran devriminden sonra filmlerin yasaklanması ve yoğun sansüre maruz kalması elbette Kiarostami de etkilemiş fakat o bu yasakların çemberinde kamerasına aldığı hayatlardan hep bir umut çıkarmasını becerebilen nadide isimlerden biri

Bugünkü yazısında Kiarostami'nin Köker Üçlemesi'ni değerlendiren yazarımız Serap Öztürk filmler hakkındaki önemli noktaları kendi penceresinden okuyucularına sundu:

Film tam anlamıyla bir çocuğun, belki bir yetişkinin bile sahip olamadığı vicdan, sorumluluk, bağlılık kavramlarına ne kadar iyi tutunmuş olduğunu, bunları nasıl içselleştirdiğini anlatır.

Otorite ve başkaldırıyı karşı karşıya getiren yönetmen, bu savaşı bir çocuk yüreğiyle verir ve izleyiciyi vicdanı ile acımasızca baş başa bırakır"