
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Malezya ziyaretinin ardından geldiği Endonezya’da temaslarını sürdürüyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Endonezya ve Türkiye arasında çeşitli alanlarda anlaşmaların imzalanması töreninin ardından Endonezya Devlet Başkanı Prabowo Subianto ile ortak basın toplantısı düzenledi. Konuşmasına Endonezya’yı G-20 Liderler Zirvesi vesilesiyle 2022’de ziyaret ettiğini ifade ederek başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bugün de Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi Birinci Toplantısı vesilesiyle buradayız. Bu sene diplomatik ilişkilerimizin tesisinin 75. yıl dönümünü idrak ediyoruz. Ancak Endonezya ile tarihi ve beşeri bağlarımız 400 yıl öncesine kadar uzanıyor. Bu güçlü yakınlıktan ilham alan ilişkilerimizi 2011 yılında ilan ettiğimiz stratejik ortaklığımız ile taçlandırdık. Bugünkü konsey toplantımızda münasebetlerimizi daha da kurumsallaştırmış olduk" ifadelerini kullandı.
Savunma sanayinde mevcut projeleri ve ilave iş birliği imkanlarının gözden geçirildiğini kaydeden Erdoğan, "Görüşmelerimizde ticaretimizin hedefimizi 10 milyar dolara yükseltilmesine ve dengeli hale getirilmesine yönelik yapabileceğimiz çalışmaları ele aldık.
Ekonomik ilişkilerimizin sağlık, inşaat, enerji gıda ve helal ürünler alanlarında çeşitlendirilmesine önem veriyoruz" açıklamasını yaptı.
Erdoğan, "Bayrak taşıyıcı havayollarımızın sefer sayılarının arttırılması gereğine vurgu yaptık. Geçtiğimiz yıl Endonezya'dan ülkemizi 203 bin, ülkemizden Endonezya'yı ise yaklaşık 50 bin turist ziyaret etti. Bu rakamlar sevindirici olmakla birlikte potansiyelimizin çok altındadır" dedi.
"Hukukta prensip, zararın müsebbibinden tahsil edilmesidir" Cumhurbaşkanı Erdoğan açıklamasını şu şekilde sürdürdü: "Endonezya'nın Filistin meselesindeki duruşunu takdirle karşılıyoruz. Önümüzdeki dönemde Gazze'nin yeniden inşasında ve Filistin davasının savunulmasında Endonezya ile birlikte çalışmaya devam edeceğiz. 1967 sınırları temelinde, başkenti Doğu Kudüs olan egemen, toprak bütünlüğüne haiz bir Filistin Devleti'nin kurulması daha fazla geciktirilemez. Bunu aşındıracak her türlü adım, her türlü teklif ve proje bizim nazarımızda gayrimeşrudur, daha fazla çatışma, daha fazla kan ve istikrarsızlık demektir. Gazze huzura ermeden, Filistinliler huzura kavuşmadan bölgedeki diğer ülkelerin de istikrara kavuşması mümkün değildir. İsrail'in 15 ay süren saldırıları neticesinde oluşan zararın toplamı 100 milyar dolara yaklaşıyor. Hukukta prensip, zararın müsebbibinden tahsil edilmesidir"