Hava Durumu

'Kafa Sanat' Bursa'ya çok şey katacak! Sanat üretmeyi 'kafaya koyduk!'

Tarihi ve kültürel kimliğiyle zengin bir sanatsal birikime sahip olan Bursa'da tiyatro, her geçen gün önemli bir mesafe katediyor. Kentimizde devlet ve belediye tiyatrolarının yanında sanatsal üretime büyük emek harcayan ciddi özel girişimler de bulunuyor. Bunlardan biri de Kafa Sanat...

Haber Giriş Tarihi: 17.08.2018 10:31
Haber Güncellenme Tarihi: 17.08.2018 10:31
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.yenidonem.com.tr/
'Kafa Sanat' Bursa'ya çok şey katacak! Sanat üretmeyi 'kafaya koyduk!'

-N.Nuri YAVUZ-

'Kafaya Koyduk' sloganıyla yola çıkan ekip, şehrin sanatsal gelişimine katkı sağlamak adına yoğun bir teatral mesai içine girdi. Yeni sezon hazırlığındaki Kafa Sanat ekibiyle hedefleri, beklentileri ve tiyatro sanatıyla ilgili düşünceleri üzerine konuştuk...

Kafa Sanat ne zaman ve kim tarafından kuruldu?

Kafa Sanat, 2017 yılında, Bora Özkula önderliğinde Eray Soykan ve Emre Yaşa tarafından kurulmuştur.

Kurucular hakkında bilgi verir misiniz?

Bora Özkula: Bursa Devlet Tiyatrosu Sanatçısı olan Bora Özkula, 1955 Bursa doğumludur. İlk ve orta öğrenimini Bursa'da tamamladıktan sonra, Ankara Üniversitesi Dil Tarih Coğrafya Fakültesi Tiyatro Kürsüsü'nde devam eden Özkula, mezun olduktan sonra Ankara Sanat Tiyatrosu'nda profesyonel unvanını aldı. Eğitmenlik kariyerine 1988 yılında başlayan Özkula, bugüne kadar Uludağ Üniversitesi Tiyatro Bölümü'nde ve Fen Edebiyat Fakülteleri ile Meslek Yüksekokulu bölümlerinde Tiyatro, Diksiyon, Beden Dili, Yaratıcı Drama, Sahne Sanatları dersleri vermektedir. Bursa Devlet Tiyatrosu'nda 1983 yılından bu yana oyunculuk, yönetmenlik, genel sanat yönetmenliği ve müdürlük yapan Bora Özkula, oyunculuk ve eğitmenlik kariyerine devam etmektedir.

Eray Soykan: 2016 yılı Süleyman Demirel Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Tiyatro Bölümü Oyunculuk Anasanat Dalı mezunu olan Eray Soykan, konservatuvara girmeden önce uzun yıllar Osmangazi Belediye Tiyatrosu ve Bursa Devlet Tiyatrosu'nda eş zamanlı oyunculuk yapmıştır. Lisans tezi için hazırladığı Testosteron oyunu ile Ankara Tiyatro Festivali'nde, En İyi Yönetmen ve En İyi Oyun Ödülleri'ni aldıktan sonra 2017 yılında Kafa Sanat'ı kurmuştur. Burada yönettiği ilk çocuk oyunu ile 2017 Direklerarası Seyirci Ödülleri'nde Başarılı Yönetmen ödülünü almıştır. Aynı zamanda oyunculuk üzerine çeşitli atölyeler ve yaratıcı drama alanında dersler vermektedir.

Emre Yaşa: Girne Amerikan Üniversitesi Sahne Sanatları Müzikal Drama ve Oyunculuk Bölümü'nden mezun olan Emre Yaşa, Bursa Osmangazi Belediyesi Şehir Tiyatrosu ve Bursa Ahmet Vefik Paşa Devlet Tiyatrosu'nda 8 yıl oyunculuk yaptı ve 27 oyunda görev aldı. Bursa Milli Eğitim Müdürlüğü'ne bağlı olarak iki yıl drama ve oyunculuk dersleri veren Yaşa, birçok reklam ve dizilerde rol aldı.

Kaç kişilik bir ekip?

Kafa Sanat, profesyonel oyuncu ve teknik ekip ile birlikte çalışmalarını sürdürmektedir. Sevgili İbrahim Şahin abimizin de aramızda olduğu yaklaşık 20 kişilik bir ekibiz.

Hangi oyunlar sahnelendi?

2017-2018 sezonunda Testosteron oyunu ile seyirci karşısına çıkan ekibimiz, sezon boyunca tek oyun ile yoluna devam etmiştir.

Oyun seçiminde nelere dikkat ediyorsunuz?

Öncelikli olarak oynayacağımız oyunun bir derdinin ve toplumumuza söyleyecek bir sözünün olmasını göz önünde bulunduruyoruz. Başka bir ifadeyle toplumun hem dilinden hem de derdinden anlayan eser ve konular üzerinde seçimler yapmaktayız. Ayrıca şunu da belirtmek isteriz ki bu yıl oyunlarımızı sosyal medya ve anketler ile seyircilerimiz ve sokaktaki halk ile beraber belirledik. Bu sezonun oyunları ise en çok oyu alan Kocasını Pişiren Kadın, Inıshmorelu Yüzbaşı, Testosteron ve Çiçu oldu. Bu uygulama özellikle sosyal medya üzerinde büyük bir ilgi ve beğeni toplarken aldığımız karar ile bundan sonraki sezonlarda da bu uygulamayı devam ettireceğiz. Bunun haricinde ise dram ya da komedi gibi türleri gözetmeksizin yeni yazarların alternatif tekstlerini okuyup repertuvarımızı genişletmeye çalışıyoruz.

Turne programı yapıyor musunuz? Yapıyorsanız nerelerde oyun sahnelediniz?

Turne hem bir tiyatronun kitlesini artırmasında hem de topluma katkısı bağlamında en önemli yerde bulunmakta ancak şu var ki özel tiyatrolar için turne demek büyük bir mali yükü de beraberinde getiriyor. İlk yılımız olmasına rağmen, bu ağır mali yükün altından kalkabilmek adına sadece seyircilerimizin desteği ile Yalova ve Eskişehir olmak üzere iki turne yapabildik ama bu yıl daha fazla yapabilmeyi planlıyoruz. Umuyoruz ki seyirci desteğinin yanında sponsor desteği bularak birçok şehre turne düzenleyeceğiz. 

Yer aldığınız festival var mı? Varsa hangileridir?

İlk yılımızda, çok kısa bir süre içinde hazırlanarak, Bursa içinde önemli tiyatro festivallerinden olan Nilüfer Tiyatro Festivali'ne katılıp oyunumuzu oynadık. Turne ve Bursa yerelinde festival dâhil olmak üzere 20 bin kişiye ulaştık.

Ödüllü oyunlarınız var mı?

Henüz tiyatro olarak ödüllü bir festivale katılmadık ya da şu an için bize gelen bir haber yok diyelim. Zaten tiyatro olarak henüz çok genç olduğumuz için biraz daha kendimizi göstermemiz gerekiyor diye düşünüyoruz. Bireysel anlamda kadromuzdaki oyuncularımızın ve yönetmenlerimizin birçok ödülü olsa da bizim için en büyük ödül seyircilerimizin oyunumuzu beğendikten sonra tekrar tekrar oyunumuza gelmesi.

Bursa'da hangi sahnelerde gösterim gerçekleştirdiniz?

Bursa'da hemen hemen her sahnede oyunumuzu sürdürdük. Özellikle Nilüfer bölgesinde Uğur Mumcu ve Nazım Hikmet sahneleri en çok performans sergilediğimiz sahnelerden.

Bursa'da tiyatro ve tiyatro seyircisi hakkındaki düşünceleriniz nelerdir?

Bursa'da tiyatro seyircisinin olduğuna inanıyoruz. Fakat bu seyircilerin özel tiyatrolar hakkında pek bilgi sahibi olmadıklarını düşünüyoruz. Çünkü seyircilerin çoğu tiyatro deyince akıllarına ödenekli kurum tiyatroları geliyor. Bunda da haksız değiller elbette. Bursa'da özel tiyatrolar özellikle son zamanlarda (2-3 yıl) varlığını ve sayısını artırmaya başladı. Bu tiyatrolar ayakta kaldığı sürece seyirci de yavaş yavaş özel tiyatroları tercih etmeye ve akıllarında alternatif olarak tutmaya başlayacaktır.

Bursa'da iş birliği yaptığınız kurum ya da kuruluş var mı?

Nilüfer Belediyesi ile iş birliği içerisindeyiz. Özel tiyatroların en büyük sıkıntısı maalesef sahnesinin ve yerinin olmaması. Bu bağlamda Nilüfer Belediyesi özel tiyatrolara çok önemli bir destek sağlamaktadır. Sahne ve prova yapılacak yer konusunda elinden geldiği kadar destek oluyorlar. Özel tiyatroların üretebilmesi ve kendini var edebilmesi açısından bu çok önemli. Bunun dışında herhangi bir kurum veya kuruluş ile iş birliğimiz söz konusu değil. Bunun nedeni ise STK veya diğer grupların başvuruları dikkate almaması. Aslında özel tiyatrolar için yer, mekân ve maddi destek sağlayacak birçok kurum olmasına rağmen ve bu kurumlara biz dâhil diğer birkaç özel tiyatroların başvurmasına rağmen geri dönüş ne yazık ki alamamaktayız. Aslında belki bu röportajdan sonra bir şeyler değişir.

Bursa'da özel tiyatroların gelişimi için neler yapılabilir?

Bursa'da özel tiyatroların gelişimi için sahneye ve daha fazla oynamalarına olanak tanınması gerekmektedir. Çünkü bir özel tiyatro ne kadar çok oynarsa varlığını o kadar sağlamlaştırır. Bunun için de belediyelere çok önemli görevler düşüyor. Tiyatrolara destek  olmalılar, Ellerinden ne geliyorsa. Reklam baskı sahne vs... Çorbada bizim de tuzumuz olsun misali özel tiyatroların üretme çabalarına şevk vermeliler. Çünkü sanat en başta yardımlaşmayı doğurur. Kendimizi tekrar etmek gibi olacak ama gelişim ve ilerleme için maddi desteğin önemini tekrar vurgulamakta fayda görüyorum. Zira özel tiyatroların maddi olarak ilerlemesinin tek kaynağı biletler ve eğer şanslıysalar sponsorlardır. Bu nedenle örneğin BTSO üyeleri veya daha genel ifadeyle sermayenin, toplumun kültürel doyumuna dair sorumluluk hissetmesini gerektirecek konuşma, sempozyum ve röportajların artırılması olmalıdır. Ve hatta kanunen kurumların sanata destek olması gerekliliği düşünülmelidir.

Özel tiyatronun zorlukları nelerdir?

Nereden başlasak ki! Aslında yukarıda bahsettik genel olarak sıkıntılardan. Ama tabİi ki en önemli sıkıntı özellikle Bursa'da sahnelerin azlığı ve oynanacak sahnenin bulunamaması. Buna bağlı olarak da özel tiyatroların henüz kemik bir seyircisinin oluşamaması.

Kafa Sanat'ın seyirciye ne vaat ettiğinizi düşünüyorsunuz? Kafa Sanat'ı farklı kılan nedir?

'Kafaya Koyduk' sloganıyla hareket ediyoruz. Seyircilerimize farklı bir tiyatro sunmayı amaçlıyoruz. Oyunun üzerine kafa patlatılmış ciddi emek harcanmış ve entelektüel kaygı ile yapılmış oyunlar sunmayı vaat ediyoruz. Ve işte bu yüzden de 'Kafaya Koyduk' diyoruz. Yarının seyircisini yetiştirmeyi kafaya koyduk. Üretmeyi kafaya koyduk. Her şeyden önce artık düşünmeyen bir toplum haline geldik. Tiyatronun iyileştirici gücünün farkındayız ve düşündürmeyi kafaya koyduk! Bizi farklı kılacak olan sanırım kafaya koyduğumuzu yapmamız olacak...

Kafa Sanat'ın hedefi nedir?

Kendilerini bildiklerinden bugüne KAFA'larında SANAT'tan başka bir şey olmayanlara yol göstermek, alternatifler sunmak da bizim görevlerimizdendir. KAFA SANAT dünyaya ve Bursa'ya merhaba diyor. Bu çabaya bizim gibi tüm Bursalıların destek vermesi gerekir. Genç ve çalışkan, üreten gençlerin ellerinden tutmalıyız. KAFA SANAT Tiyatro ile yaşamı renklendirmeye geliyor. KAFA SANAT Tiyatro ile kentimize ve toplumumuza standartları zorlamak için geliyor. KAFA SANAT Tiyatro ile çocuklarımıza, gençlerimize ve tüm yetişkinlerimize yeni bir kapı açmaya geliyor. KAFA SANAT'a bu yolculuğunda destek olanlara çok teşekkür ediyoruz. Gençlerimize ve kurumlarımıza sahip çıkmalıyız.

Geleneksel Türk tiyatrosuna bakışınız nedir?

Geleneksel Türk tiyatrosu bizim mihenk taşımızdır, kültürümüzdür. Muhsin Ertuğrul'un dediği gibi kendi kültüründen yoksun bir tiyatro sadece Batı'ya özenmiş kötü bir taklitten başkası olamaz... Usta çırak ilişki ile öğrendiğimiz tiyatroyu biz de öğrencilerimize bu şekilde öğretmeyi seçiyoruz. Kel Hasanlar, Abdiler, Dümbüllüler ve daha niceleri bize hep birer örnek oldu. Onların gösterdiği yolda yürüyebilmek ve Türk tiyatrosu için elimizden ne gelirse yapmaya hazırız. Bunun için de çalışmalarımıza devam ediyoruz. Çatışmanın öğretici gücünün hep yanımızda olması dileğiyle...

Çocuk tiyatrosu planlamanız var mı?

Evet, var ama doğru çocuk tiyatrosu planlamamız var. Maalesef ülkemizde çocuk tiyatrosuna verilen değer çok üzücü. Özellikle çocuk tiyatrosu konusunda çok hassas davranıyoruz. Tiyatro yolu ile bilinçlendirme, yazarın, yönetmenin ne söylemek istediğini aktaran en iyi yoldur. Sanatın toplum için var olduğu tiyatro çeşitlerinden en yücesi çocuk oyunlarıdır. Eğitim, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de varlığını üst seviyelerde göstermelidir ki çağdaş ülkeler seviyesinde bir yaşam sağlanabilsin ve toplumun medeniyet seviyesi ilerleyebilsin. Çocuklar ülkenin tohumları gibidir. Büyüdükçe bedenlerine bir karakter, karakterlerine birer birer tavır ekleyerek yeşillenirler. Bu yüzden çocuk oyunlarına olan hassasiyetimiz en üst seviyededir. Çocuklarımıza en keyifli ve en yararlı çocuk oyunlarımızı sunmak için hassas bir çalışma sürdürüyoruz. Bu konuyla ilgili çok yakında bir sürprizimin olacağını da söyleyebiliriz.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.