İsrail askerleri, işgal altındaki Batı Şeria'nın Nablus kentine bağlı Asker Mülteci Kampı'na baskın düzenleyerek Filistinli Huruşa ailesinin evini patlayıcılarla havaya uçurdu.
Haber Giriş Tarihi: 08.08.2023 10:48
Haber Güncellenme Tarihi: 08.08.2023 10:48
Kaynak:
AA
İsrail ordusu gece saatlerinde büyük bir konvoyla Nablus kentindeki Asker Mülteci Kampı'na baskın düzenledi. Askerler, 26 Şubat'ta Huvvara beldesinde iki Yahudi yerleşimciyi öldürmekle suçlanan ve daha sonra İsrail ordusu tarafından öldürülen Filistinli Abdulfettah Huruşa'nın ailesinin evini kuşattı.
İsrail ordu sözcülüğü, askerlerin Huruşa'nın ailesinin evini patlayıcılarla yıktığı görüntüleri paylaştı.
Baskın sırasında bölgede yaşayan Filistinliler ile İsrail askerleri arasında olaylar çıktı. Filistinliler, İsrail ordusuna ait zırhlı araçlara engel olmak için lastik yaktı, taş ve havai fişek attı. İsrail askerleri, gerçek mermi, kauçuk kaplı mermi, göz yaşartıcı gazla müdahale etti.
Filistin Kızılayı, yaralılara müdahale etmek için bölgeye giden ambulansın İsrail askerlerince kauçuk kaplı mermi ve göz yaşartıcı gazla hedef alındığını açıkladı.
Batı Şeria'nın Nablus kenti yakınlarındaki Huvvara beldesinde 26 Şubat'ta düzenlenen silahlı saldırıda iki Yahudi yerleşimci öldürülmüştü. Bölgedeki yüzlerce Yahudi yerleşimci, aynı günün gecesinde İsrail ordusunun gözetiminde Huvvara beldesine baskın düzenlemişti. Yerleşimciler, onlarca ev, dükkan, arabayı ateşe vermiş, bir Filistinliyi ateş açarak öldürmüş, olaylarda onlarca Filistinli de yaralanmıştı.
İsrail ordusundan bölgede sorumlu komutan Yehuda Fuchs, Huvvara'da yaşananları Nazi Almanyası'nda 9 Kasım 1938'de Yahudilere karşı toplu saldırıların başladığı "Pogrom Gecesi"ne benzetmişti.
İsrail ordusu, Huvvara'da iki Yahudi yerleşimcinin öldüğü saldırıyı gerçekleştirmekle suçlanan Filistinli Abdulfettah Huruşa'nın Cenin Mülteci Kampı'na düzenlenen baskında öldürüldüğünü açıklamıştı. Huruşa'nın öldürüldüğü baskında 5 Filistinli daha İsrail askerlerinin açtığı ateşte öldürülmüştü.
İsrail ordusu, İsraillilere yönelik can kaybıyla sonuçlanan saldırılarda, saldırıyı gerçekleştiren kişinin ailesinin evini yıkmaya başvuruyor. İsrail'in 20. yüzyılın başında Filistin'deki İngiliz askeri manda yönetiminden benimsediği bu gelenek, insan hakları örgütlerince "suçun şahsiliği" ilkesine aykırı olduğu gerekçesiyle eleştiriliyor.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
İsrail ordusu, Filistinli ailenin evini yıktı
İsrail askerleri, işgal altındaki Batı Şeria'nın Nablus kentine bağlı Asker Mülteci Kampı'na baskın düzenleyerek Filistinli Huruşa ailesinin evini patlayıcılarla havaya uçurdu.
İsrail ordusu gece saatlerinde büyük bir konvoyla Nablus kentindeki Asker Mülteci Kampı'na baskın düzenledi. Askerler, 26 Şubat'ta Huvvara beldesinde iki Yahudi yerleşimciyi öldürmekle suçlanan ve daha sonra İsrail ordusu tarafından öldürülen Filistinli Abdulfettah Huruşa'nın ailesinin evini kuşattı.
İsrail ordu sözcülüğü, askerlerin Huruşa'nın ailesinin evini patlayıcılarla yıktığı görüntüleri paylaştı.
Baskın sırasında bölgede yaşayan Filistinliler ile İsrail askerleri arasında olaylar çıktı. Filistinliler, İsrail ordusuna ait zırhlı araçlara engel olmak için lastik yaktı, taş ve havai fişek attı. İsrail askerleri, gerçek mermi, kauçuk kaplı mermi, göz yaşartıcı gazla müdahale etti.
Filistin Kızılayı, yaralılara müdahale etmek için bölgeye giden ambulansın İsrail askerlerince kauçuk kaplı mermi ve göz yaşartıcı gazla hedef alındığını açıkladı.
Batı Şeria'nın Nablus kenti yakınlarındaki Huvvara beldesinde 26 Şubat'ta düzenlenen silahlı saldırıda iki Yahudi yerleşimci öldürülmüştü. Bölgedeki yüzlerce Yahudi yerleşimci, aynı günün gecesinde İsrail ordusunun gözetiminde Huvvara beldesine baskın düzenlemişti. Yerleşimciler, onlarca ev, dükkan, arabayı ateşe vermiş, bir Filistinliyi ateş açarak öldürmüş, olaylarda onlarca Filistinli de yaralanmıştı.
İsrail ordusundan bölgede sorumlu komutan Yehuda Fuchs, Huvvara'da yaşananları Nazi Almanyası'nda 9 Kasım 1938'de Yahudilere karşı toplu saldırıların başladığı "Pogrom Gecesi"ne benzetmişti.
İsrail ordusu, Huvvara'da iki Yahudi yerleşimcinin öldüğü saldırıyı gerçekleştirmekle suçlanan Filistinli Abdulfettah Huruşa'nın Cenin Mülteci Kampı'na düzenlenen baskında öldürüldüğünü açıklamıştı. Huruşa'nın öldürüldüğü baskında 5 Filistinli daha İsrail askerlerinin açtığı ateşte öldürülmüştü.
İsrail ordusu, İsraillilere yönelik can kaybıyla sonuçlanan saldırılarda, saldırıyı gerçekleştiren kişinin ailesinin evini yıkmaya başvuruyor. İsrail'in 20. yüzyılın başında Filistin'deki İngiliz askeri manda yönetiminden benimsediği bu gelenek, insan hakları örgütlerince "suçun şahsiliği" ilkesine aykırı olduğu gerekçesiyle eleştiriliyor.
Kaynak: AA
En Çok Okunan Haberler
Çocuk parkı küle döndü
AK Partili Varank: Özel'in verdiği görüntülerden Türkiye utandı
Galatasaray ilk yarıyı lider kapattı
Cam silerken 3. kattan düşen kadın ağır yaralandı
Milan Baros ile Lucas Podolski, RAMS Park’ta
Karacabey Belediyespor evinde rahat kazandı: 3-1
Kaçak kazı yaparken girdiği tünelden çıkamadı
Osmangazi Belediyespor 2025’i galibiyetle tamamladı
Düğünde silahlı çatışma: 1 ölü, 1 yaralı