Tarih, kimlik ve Yıldırım’ın büyük iddiası

Bursa, tarih boyunca sadece Osmanlı’nın doğduğu şehir değil; aynı zamanda kadim kimliğin, maneviyatın ve kültürel zenginliğin merkezi oldu. Ancak ne yazık ki yıllar içerisinde plansız yapılaşma, hoyrat kentleşme ve yanlış imar politikaları bu kadim ruhun üzerini örtmeye başladı. İşte tam da bu noktada Yıldırım Belediyesi’nin ortaya koyduğu “Setbaşı, Yeşil, Emirsultan Tarihi Yaya Aksı Canlandırma Projesi”, sadece bir belediye projesi değil, aslında bir kimlik arayışı ve tarih yeniden diriliş çabası olduğunu çok rahatlıkla söyleyebiliriz.

***

Geçtiğimiz cumartesi günü…

Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, Emir Buhari Kültür Merkezi’nde ‘Setbaşı, Yeşil, Emirsultan Tarihi Yaya Aksı Canlandırma Projesi’nin detaylarını basın mensuplarıyla paylaştı.

Toplantıya, Yıldırım Kaymakamı Metin Esen, TMMOB Mimarlar Odası Bursa Şube Başkanı Şirin Rodoplu Şimşek, Şehir Plancıları Odası Bursa Şube Başkanı Murat İlkme, Peyzaj Mimarları Odası Bursa Şube Başkanı Zehra Çakır, UNESCO Bursa Alan Başkanı Prof. Dr. Neslihan Dostoğlu, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürü Hayrettin Eldemir, Bursa Teknik Üniversitesi Mimarlık ve Tasarım Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Gül Sayan Atanur, Bursa Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürü Erdal Çetindağ, Bursa Büyükşehir Belediyesi İmar ve Şehircilik Dairesi Başkanı Nazlı Yazgan, AK Parti Yıldırım İlçe Başkanı İrfan Akkaya, yarışmanın jüri üyeleri katıldı.

***

Projenin ana temasına baktığımızda, klasik bir imar çalışması olmadığını görüyoruz. Aksine, Türkiye’nin en önemli maneviyat koridorlarından biri olan Setbaşı–Yeşil–Emirsultan hattını dünyaya örnek olacak şekilde yeniden gün yüzüne çıkarma hedefi taşıyor.

Burada Başkan Yılmaz’ın sözleri oldukça net…

“Bu bölgede konut yoğunluğunu artırmayacağız, yaşamı koruyacağız, dün ile yarın arasında köprü kuracağız.”

Aslında…

Bu vurgu, bize projenin özünü özetliyor: Beton değil, hayat üreten bir şehircilik anlayışı planı yapılmış.

Diğer detaylara baktığımızda…

Proje sadece bir restorasyon değil; 50 hektarlık alanı kapsayan Kadim Yıldırım’ı Koruma İmar Planına temel olacak. Üstelik bu süreç, masa başında alınmış kararlarla değil; Mimarlar Odası, Şehir Plancıları Odası, üniversiteler, bakanlık temsilcileri, UNESCO uzmanları ve yerel yönetimlerin ortak aklıyla ilerliyor.

Yani klasik “ben yaptım oldu” mantığı değil, şeffaf, katılımcı ve akademik temele dayanan bir çalışma var ortada.

Burada…

Mimarlar Odası Bursa Şube Başkanı Şirin Rodoplu Şimşek’in “Bu şeffaflık ve katılımcılık için teşekkür ediyorum” sözleri de bu yaklaşımın altını çiziyor.

Şirin Rodoplu sözlerinin devamında ise; “çok ciddi kararların alınması ve uygulanması gereken bu proje, Türkiye’ye örnek ve model teşkil edecek” dedi.

Şu bir gerçek ki…

Yıldırım’ın tarihi dokusu maalesef bugüne kadar turizme ve kent estetiğine yeterince yansıtılamadı. Oysa Hocataşkın Mahallesi’nde yapılacak turist otobüsleri otoparkı, tarihi Bursa evlerinin restorasyonu ve manevi kent kimliğini yaşatacak projeler, kente hem ekonomik hem de kültürel katkı sağlayacak.

Başkan Yılmaz’ın ifadesiyle, “kamulaştırma yoluyla insanların hayatını koparan değil, mevcut yaşamı destekleyen bir anlayış” devrede olacak. Yani mahalle kültürü korunacak, insanlar yerinden edilmeyecek, ama aynı zamanda bu bölgeler turizmle, sosyal donatı alanlarıyla ve estetikle buluşturulacak.

***

Bugün baktığımızda Avrupa şehirlerinin en önemli turizm cazibesi, korudukları tarihsel kimlikleridir. Floransa, Prag, Viyana…

Hepsi geçmişini bugünün diliyle yaşatan şehirlerdir. Bursa’nın da böyle bir potansiyeli var ama bugüne kadar yeterince değerlendirilemedi. Yıldırım’ın bu projesi işte bu açığı kapatmayı, Bursa’yı dünya sahnesine çıkarmayı hedefliyor.

Kaymakam Metin Esen’in “Bu proje Yıldırım’ın kimliğini değiştirecek” sözleri de bu iddiayı teyit ettiğini gösteren bir bakış.

***

Eğer bu proje vaat edildiği gibi hayata geçerse, sadece Yıldırım’ın değil, tüm Bursa’nın geleceği için kalıcı bir miras olacak. Çünkü mesele sadece tarihi binaları restore etmek değil, bir ruhu yeniden canlandırmak.

Başkan Oktay Yılmaz’ın dediği gibi:

“Bu proje ile dün ile yarın arasında köprü kuracağız.”

İşte o köprüden geçebilen şehirler, geleceğe güvenle yürür. Ve Bursa, bu vizyonla gerçekten dünyada ses getirebilir.

SAĞLIKLA KALIN!