Hava Durumu

Alev kapanı tehdidi mi?

Yazının Giriş Tarihi: 30.07.2025 00:05
Yazının Güncellenme Tarihi: 30.07.2025 00:05

Düne kadar yemyeşil olan dağlarımız, ormanlarımız birkaç gün içerisinde gri kül yığınlarına dönüştü. Önce Kestel-Gürsu arasında başlayıp yoğun bir mücadele ile söndürülen büyük yangın ve daha bu sona ermeden Orhaneli- Harmancık mevkiinde yükselen alevler, Bursa'ya kâbusu yaşattı. Yeşili ile nam salan şehrimiz yaşadığı orman yangınları ile bir anda Türkiye gündeminde ilk sırayı aldı. Tam olarak ne kadar ormanlık arazimizin yanarak yok olduğu önümüzdeki günlerde belirlenecek, bildiğimiz şudur ki Bursa bugüne kadar yaşamadığı bir yangın felaketine sahne oldu.

Bu yaz özellikle daha yoğun şekilde yaşanan orman yangınları, sadece Bursa'da değil Türkiye'nin dört bir yanında "Yeşil Vatan" üzerinde adeta bir tehdit olgusu yaratıyor. Aynı anda çıkan çok sayıda yangın, aklımıza farklı soruları getiriyor. 2023 yılı 1 Ocak 19 Ağustos döneminde 1419 orman yangını yaşanırken, 2024 yılında aynı tarihler arasında bu rakam 2529'a çıktı. 2025 yılı için kesin rakam henüz açıklanmamış olsa da, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ifadesine göre temmuz ayı henüz sona ermeden, 3 binin üzerinde yangına müdahale edilerek söndürüldü. Rakamlar bize tehlikenin her yıl artarak çoğaldığını gösteriyor.

Halbuki Türkiye'nin doğal ormanlık alanlarının yüz ölçümünde buna paralel bir artış yok. Ormanlarımız çoğaldı ve buna bağlı olarak da orman yangınlarımızla artıyor deme durumunda değiliz. Ülkemizin yüzde 29'u ormanlık alanlar ile kaplı. İklim değişikliğinin meydana getirdiği aşırı sıcak havalar ve birçok yerde nem oranının düşük olması elbette ki orman yangınlarının çoğalmasını tetikleyen önemli bir unsur. Ormanlık alanlarımızın büyük bir bölümün kızılçam ağaçları ile kaplı olduğu ve bu ağaçların da adeta çıra gibi yanıcı özelliğe sahip olması da göz ardı edilmemesi gereken önemli bir ayrıntı. 2015-2024 verilerine göre Türkiye'de 10 yıllık periyot içerisinde, Muğla 3.120 orman yangını ile başı çekerken, İzmir 2.817 orman yangını ile ikinci sırada, Antalya 2.234 orman yangını ile 3. sırada bulunurken 4. sırada 1.759 orman yangını ile Kahramanmaraş yer almakta.

Uzun vadeli olarak geçmişe baktığımızda, meydana gelen orman yangınlarında, ormanlık alan kaybı bakımından 29.07.2021'de yaşanılan Antalya Manavgat orman yangını, ardından 23.09.1979'da yaşanan Muğla Marmaris orman yangını, sonrasında da 31.07.2021'de yaşanan Muğla Milas orman yangınları gelmekte.

Son 10 yılda çıkan orman yangınlarının sebepleri olarak da ihmal ve dikkatsizlik yüzde 29,5, kasıtlı çıkartılan orman yangınları yüzde 4,5, kaza ile çıkan orman yangınları yüzde 5,6, yıldırım düşmesi sebebiyle çıkan orman yangınları yüzde 13, bilinmeyen olarak adlandırılan sebebi belli olmayan orman yangınları oranı ise yüzde 47,4 olarak görülmekte.

En büyük oran büyük bir muamma ile bilinmeyen kategorisinde geçiyor. İşte tam bugünlerde de, sebebi belli olmayan bilinmeyen orman yangınları ile ülkemiz adeta orman yangınlarına karşı kurtuluş savaşı mücadelesi vermekte. Harmancık ilçesinde 4 ayrı noktada orman yangınları devam ederken, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, bölgeye daha fazla uçak ve helikopter talep ettiklerini önemle vurguladı.

Doğal yapısından dolayı dağlık alanlarda meydana gelen orman yangınlarına, karadan yeterli müdahaleyi yapmak mümkün değil. Bu yangınların kontrol altına alınıp söndürülebilmesi için en önemli gereksinim havadan müdahale. Hükümet tarafından Türkiye'nin orman yangınlarına müdahale için gerekli sayıda uçak ve helikoptere sahip olduğu sıkça dillendirilirken, muhalefet bu sayıların yetersiz olduğunu ve arttırılması gerektiğini eleştiri mahiyetinde ön plana çıkartıyor. Buna ilaveten, hava karardıktan sonra orman yangınlarına müdahale edecek gece görüşlü uçak ve helikopterlerimizin olmadığı bu sebepten dolayı gece boyunca orman yangınlarının daha da büyüdüğü muhalefetin önemli eleştirilerinden bir tanesi.

Bu atmosfer içerisinde her gün çok sayıda orman yangınına müdahale edilirken bu yangınların neden bu kadar çoğaldığı ve bunların doğal sebeplerden dolayı mı, yoksa kasıtlı olarak mı çıkarıldığına dair sorular cevap bekliyor. Harmancık'ta vatandaşların ihbarı ile yakalanan 03 plakalı beyaz kamyonetin sahibi, FETÖ'den sabıkalı eski astsubay orman yangınını kasıtlı olarak çıkarttığını itiraf etti. Benzin dolu bidonlarla farklı noktalarda yangın çıkartan bu vatan haini bir tane mi, bunun gibi onlarca ya da yüzlercesi ormanlarımızı yakma peşinde mi?

Ve bunlar kimlere hizmet ediyor, arkalarında hangi terör örgütleri ya da Türkiye düşmanı hangi ülkeler var? Art arda çıkan bu yangınlar ülkemizi yangın kapanına kıstırmak için gizli bir tehdit olarak mı kullanılıyor? Devletimize, karşı istediklerimizi yapmazsanız, her yeri yakarız şantajı mı var? Bunlar elbette ki zamanla cevabını bulacak. Vatandaş olarak bize düşen, yangına sebep olacak her türlü hatadan kaçınmak, diğer bir yandan da gözümüzü dört açarak kundakçılara fırsat vermemek.

SAĞLICAKLA KALIN

Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.