Hava Durumu

Bir de böyle bakalım

Yazının Giriş Tarihi: 19.07.2025 00:05
Yazının Güncellenme Tarihi: 19.07.2025 00:05

Emekli maaşlarının yetersizliği her zaman gündemimizde olan önemli bir konu. Adı üzerinde emekli. Yıllarca emek vermiş, yaşı ilerlemiş, çalışma gücünü ve enerjisini kaybetmiş, ömrünün sonbaharında maddi kaygıları olmadan rahat yaşama hakkını kazanmış olan kişiler emeklilerimiz...

Sosyal Güvenlik Kurumu dediğimiz yapı, sigorta primlerini toplayıp hem çalışanlara hem de emeklilere elindeki bütçeden pay veren, faal çalışmakta olanların sağlık giderlerini, emeklilerin de maaşlarını ödeyen fakat genelde pek kimseyi memnun edemeyen bir devlet kurumu. En önemli özelliklerinden bir tanesi de SGK'nın genel bütçeden verilen destekle ayakta duruyor yani diğer bir anlamda zarar ediyor olması.

Gelir gider dengesi bir türlü rayına oturtulamayan SGK, her yılı daha büyük bir açıkla bitiriyor. 2025 yılı bütçesi hazırlanırken, SGK'nın yılsonuna kadar 48-50 milyar lira açık vermesi hesabı yapılmıştı. Fakat az da olsa bu durumun tam tersinin gerçekleştirdiği dönemlerde mevcut örneğin 2021 yılında 633 milyar 207 milyon lira gelir eden kurum 654 milyar 820 milyon lira gideri karşılayarak kar bile etmişti.

SGK'nın kendi kendine yetebilmesi için iki önemli nokta var. Bunlardan bir tanesi çalışan herkesin sigortalı olması ve istihdam rakamlarının her yıl artabilmesi. Diğer önemli bir nokta da ülkedeki emekli sayısı. Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de çalışanlardan gelen sigorta primleri ile bu denge sağlanmaya çalışılıyor ve emekli maaşları ödeniyor.

Bazı ülkelerin emekli sayılarına baktığımızda Almanya'da 18 milyon, İtalya'da 14 milyon, Fransa'da 13 milyon civarı emekli var. Türkiye'deki emekli sayısı ise yaklaşık 16 milyon civarı 2025 yılı nisan ayı verilerine göre emekli olduğu halde kayıtlı çalışan kişi sayımız 2 milyon 139 bin civarı. Resmi olarak çalışıyor görünmeyen fakat çalışmakta olan emeklileri de hesaba katarsak çalışan emekli sayımız çok daha yüksek.

“Emekli olduğu halde neden çalışıyorlar?” diye sorduğumuzda da ilk sırada emekli maaşının yetersizliği yer alıyor. 2. sırada da EYT sebebiyle genç yaşta emekli olup çalışma potansiyeline sahip olan kişiler karşımıza çıkıyor. Emeklilikte yaşa takılanlar kısa adıyla EYT problemi, 1999 yılında yürürlükte olan Sosyal Sigortalar Kanunu'nda yapılan değişiklik ile meydana çıkmıştı. Bu yasal değişikliğin temel amacı, erken yaşta emekli olunmasından dolayı işlemez duruma gelen sosyal güvenlik sistemini kurtarmaktı.

Milyonlarca mağdur yaratan bu değişiklik, 3 Mart 2023'te 32121 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan EYT kanununun yürürlüğe girmesiyle telafi edildi. Bu tarihten sonra 2023 yılında, 2 milyon 193 bin kişi hemen emekli olmuş daha sonra bu sayı 5 Nisan 2025 rakamıyla 3 milyona yaklaştı. Yaş sınırına bakılmadan EYT'den faydalanıp emekli olanların sayısı da dün geçtikçe artıyor.

Rakamsal olarak baktığımızda Türkiye'de her sene 350-400.000 kişi emekli olurken EYT'nin çıkması ile beraber bu sayıda büyük bir patlama yaşandı. Yaklaşık 8-9 yılda emekliliğe erişmesi gereken bir kitle çok kısa zamanda emekli olarak SGK'nın sırtına ayrı bir yük bindirmiş oldu.

Türkiye'de 1.61 çalışan bir emekliye bakmakta. Bu rakam 2022 yılında 2.01 çalışana bir emekli şeklindeydi. Asıl olması gereken ise 3 ya da 4 çalışana karşılık bir emekli düşmesi. Diyebiliriz ki EYT çıkınca, SGK'nın ödeme dengesi iyiden iyiye bozulmuş oldu. Ülkemizin emeklilik sisteminde emekli olan baba vefat edince evlenmemiş ya da boşanmış kızı var ise emekli maaşının bir bölümü her ay düzenli olarak bu kişiye ödeniyor. Bu sistem toplum için ne kadar faydalı kadınlar için ne kadar değerli olmuş olsa da yıllarca yapılan bu maaş ödemeleri kurumun sınırlarını zorlamakta.

Bir örnek vermek gerekirse 20 yıl çalışıp emekli olan 1970 yılında vefat eden bir baba, bu babanın hiç evlenmemiş bir kızı var; kızının ölüm tarihi 2023. Altı, yedi yıl emekli maaşı alıp vefat eden babanın kızı, babasından 53 yıl boyunca emekli maaşı aldıktan sonra hayatını kaybediyor. Bunu yüzbinlerce örnekle çoğaltmak mümkün.

Tekrar EYT konusuna dönecek olursak, yapılan bu değişiklik 2024 yılı için 577,3 milyar liralık ek bir maliyete sebep oldu. EYT düzenlemesi kapsamında önümüzdeki 17 yılda, toplam 4 milyon 800 bin kişinin emekli olacağı ve EYT kapsamına giren sigortalıların emeklilik tarihini ortalama 6 yıl erkene çektiği görülüyor.

Dünya çapındaki emeklilik sistemlerini karşılaştıran çeşitli araştırmalar var, bu araştırmalar genel olarak emeklilik aylığı miktarını, emeklilik sisteminin sürdürülebilirliğini, emeklilik sisteminin güvenilirliğini karşılaştırıyor. 2024 yılında 48 ülkenin dahil edildiği.

Bu araştırmada ilk 4 sırayı Hollanda, İzlanda, Danimarka ve İsrail alırken Türkiye maalesef sondan dördüncü oldu. Bizden sonra gelen 3 ülke ise Filipinler, Arjantin ve Hindistan. Final cümlesi olarak, Türkiye'deki emekliler de, onlara maaş verme mücadelesinde olan sisteminde durumu iç karartıcı.

SAĞLICAKLA KALIN

Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.