Hava Durumu

CHP'de usta-çırak ilişkisi

Yazının Giriş Tarihi: 27.03.2024 00:05
Yazının Güncellenme Tarihi: 26.03.2024 17:30

Kılıçdaroğlu'nun "Gel bakalım Muharrem" diyerek cumhurbaşkanı adayı gösterdikleri Muharrem İnce'yi küçük düşürerek kürsüye çıkartması daha ilk dakikada kendi kalelerine attıkları gol olarak kayda geçti. Düşünün ki bir parti Cumhurbaşkanı olacak, yani ülkenin zirvesine çıkacak adayını kürsüye çağırıyor ve genel başkan, bir öğretmenin tahtaya kaldırdığı öğrenciyi çağırdığı gibi “gel” diyor.

Halkın gözünde bir Cumhurbaşkanı adayı için yaratılan imaj olumsuzluk saçıyor. CHP içerisinde ikinci vukuat da geçtiğimiz günlerde CHP İstanbul Milletvekili Engin Altay'ın genel başkanları Özgür Özel'i kürsüye davetinde yaşandı. Altay'ın "Çırağım Özgür" diyerek davette bulunması hayretle karşılandı.

CHP içerisindeki bu tür davranışlar parti yönetiminde bulunan kişilerin birbirine saygısının hatta sevgisinin olmadığı düşüncesini yaratıyor. Cumhurbaşkanı adayı gösterdikleri kişiye ve genel başkanlarına acemi-çırak-yamak muamelesi yapan CHP yöneticilerinin birbirlerine karşı bir hazımsızlık yaşadıkları alenen görülmekte. İktidara gelmenin en büyük esaslarından biri, vatandaşların gözünde güven yaratmak, parti içinde birlik beraberliğin olması, çatlak sesler çıkmamasıdır fakat bunun tam tersi olup da içeride birbirlerine karşı saygı duymayan partililer olursa vatandaşın saygı duyup güvenmesini beklememek lazım.

Yaklaşan bir yerel seçim var. Öncelikle CHP'li başkan adaylarına gönülden başarılar diliyorum fakat bir taraftan da aklımıza gelen sorular var. CHP'li başkanlar seçildikleri takdirde kendi partileri ile ters düşerler mi? Belediye başkanı, il başkanı, milletvekili olarak aynı şehri temsil eden partinin ileri gelenleri önce birbirlerine aşağılayıcı ifadeler kullanıp sonra da birbirlerini rencide ederler mi? Eğer durum böyle olursa, kente faydadan çok zarar verir.

Seçmenin, bir partinin arkasında olması için saygı duyması gerekir ama parti içi üst düzey yöneticiler birbirlerine karşı bu saygıyı duymuyorlarsa geniş kitlelerden de etki tepki olarak karşılığını alırlar. Defalarca seçim kaybetmiş Kılıçdaroğlu'nun yerine gelen Özgür Özel’e karşı 31 Mart yerel seçimlerinde yaşanacak olası bir başarısızlık durumunda CHP içinde isyan bayrağı açılacağı adım adım kendini gösteriyor. Yani Özel, seçim kaybetme konusunda Kılıçdaroğlu kadar şanslı olamayacak gibi.

CHP iktidara gelmek istiyorsa yerel seçimlerde kazanacağı başarı bu yolda çok önemli bir mihenk taşı olacak. Bu eşiği aşabilmek içinse parti yönetiminin genel başkana inancını ve güvenini deklare edip bunu yukarıdan aşağıya doğru indirerek vatandaşın beynine ve kalbine yerleştirmesi şart. Malum Türkiye'de siyasi sistem, parti programlarından öte kuvvetli bir parti lideri anlayışına dayanıyor. Lider kuvvetli olacak ki vatandaş da ondan güç alsın.

SAĞLICAKLA KALIN.

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.