Yepyeni bir sayfa yepyeni bir umut…
Aslında attığımız her adım açtığımız her sayfa bir umuttur hayatımızda.
Bugün bu sütunlarda ilk köşe yazımla birlikte siz değerli YeniDönem Gazetesi okurlarıyla buluşmanın mutluluğunu yaşıyorum.
Yıllardır Bursa’da çeşitli radyolarda yaptığım programlarla Bursalı dinleyenlerimize aktardığım duygu ve düşüncelerimi artık köşe yazılarımla sizlerle paylaşmaya gayret sarf edeceğim. Bana duygu ve düşüncelerimi aktarma fırsatını veren YeniDönem ailesine teşekkür bir borç biliyorum.
İNSANLIK BUNUN NERESİNDE!
Yaklaşık bir buçuk aydır İsrail'in Gazze'de Filistinlilere yaptığı soykırımı tüm dünya dakika dakika izliyor ve özellikle Batı Dünyası ikiyüzlülüğünü bir kez daha gözler önüne seriyor. Başta ABD olmak üzere İsrail'in destekçileri yaşananlara sıradan bir İsrail-Filistin savaşıdır derken, İsrail'in yaptığı soykırımı görmemezlikten gelmekte. Bir tarafta tankları topları tüfekleri uçakları hatta büyük ihtimalle nükleer silahları bulunan İsrail diğer tarafta da dört bir yanı ablukaya alınmış savaşmak için elinde silahı ve mühimmatı olmayan her gün bombalanan Gazze halkı.
Osmanlı Devleti'nden koparılan topraklarda İngiltere ve Birleşmiş Milletler’in desteğiyle 1948 yılında kurulan İsrail devleti o günden beri çeşitli bahanelerle Filistin halkını katletmeye devam ediyor. İkiyüzlü Batı dünyası da İsrail'in yaptığı bu soykırıma destek vererek Müslümanların kanı ve canı, onların gözünde ne kadar değersiz olduğunu gösteriyor. Rusya ile Ukrayna arasında yaşanan savaşta siviller öldürülüyor diyen Ukrayna'ya para ve silah yardımı yapan ABD ve Avrupa konu Müslümanların canı olunca sessiz kalmaya ve açıktan İsrail'i desteklemeye devam ediyor.
NEDEN BÖYLE?
Yaşananlara üzülüyor çocukların ölümüyle kahroluyoruz, karşılığında ellerimize pankartları alarak kahrolsun İsrail sloganları atıp İsrail mallarını boykot edip Amerikan markalı kolaları yerlere döküyoruz.
Gerçek insanlık bu tür protestolar yaparken İsrail'in Gazze'deki soykırımı aralıksız devam ediyor ve hayatını kaybeden Müslümanların sayısı 15 bine doğru gidiyor. Batı dünyasının İslam düşmanlığını zaten biliyoruz ve bu durumun değişmeyeceğinin de farkındayız.
90'lı yıllarda televizyon programı yapımcısı Reha Muhtar'ın meşhur bir sözü vardı yaptığı programlarda zaman zaman yüksek sesle söylerdi: “Nerede devlet nerede millet." İsrail'in yaptığı soykırım bize bu sözü hatırlatıyor nerede Arap ülkeleri nerede İslam alemi.
Maalesef ki yaşanan bu acı olayı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan başka dile getiren bu konuda Batı dünyasına hizaya sokmaya çalışan "Nerede sizin insanlığınız" diyen başka bir Müslüman lider yok.
Filistin halkına karşı İsrail'in yaptığı soykırıma sözde Arap liderleri sessiz kalmaya devam ediyor. Peki bunun sebebi nedir diye sorduğumuzda, karşılaştığımız bir gerçek var. Ortadoğu'daki Müslüman ülkelerin yönetim şekline baktığımızda hepsi Demokrasiden yoksun diktatörlük ve krallıklarla yönetilmekte. Ve bu sözde yöneticiler yani Arap ülkelerinin kralları ve diktatörleri oturdukları koltukları kaybetme korkusuyla sessiz sedasız seyretmeye devam ediyor. Kendilerine ve halkına güvenmeyen bu sözde yöneticiler her gün devrilme korkusu ile nefes alıp vermekte. Bu korkunun en büyük sebebi de ABD ve Avrupa ülkeleri başta olmak üzere Batı dünyasının bizim sözümüzü dinlemezsen bir şekilde seni deviririz, yok ederiz tehditleri. Müslüman ülkelerde bu koltuk kaybetme korkusu varken ne yazık ki Filistinli kardeşlerimiz her gün can vermeye devam ediyor. Türkiye'den başka onların yaşadığı katliamı Dünyaya haykıran başka bir Müslüman ülke olmadığını görmekteler. İktidarlarını batıya borçlu olan bu Arap liderler olduğu sürece İsrail ve yandaşları da Müslüman kanı içmeye ve sınır tanımamaya devam etmekte.
Dileriz ki tüm İslam ülkeleri liderleri aklını başına alır Türkiye'nin yaptığı gibi zalim batı dünyası karşısında dimdik ayakta durur.
Gelecek günlerimizin bugünden daha huzurlu ve mutlu olması temennisiyle.
Esen kalın!