Hava Durumu

Şimdi emekli olmak vardı

Yazının Giriş Tarihi: 05.07.2025 00:05
Yazının Güncellenme Tarihi: 05.07.2025 00:05

Temmuz ayındayız, sıcaklığın zirve yaptığı, tatilin en güzel şekilde tadına varılabileceği günlerdeyiz. Kış mevsiminin yaşattığı soğuk havanın, erkenden kararan gökyüzünün yarattığı kasveti üzerimizden atma vaktindeyiz. Hazır durum böyleyken perşembe günü açıklanan emekli maaşı zammı, içimizdeki sevinç seviyesini daha da yükseltti. Emeklilerimize yapılan maaş zammının açıklandığı dakikalarda, Bursa'mızın güzide sahil ilçesi Mudanya'daydım. Deniz kenarı olan bu ilçemizde çok sayıda balık restaurant ve çay bahçeleri de mevcut. İlk dikkatimi çeken şey, yıllarca çalışıp çabalayıp emekli olmuş büyüklerimizin Mudanya'daki balık restaurantlardaki yeme içme keyfiydi.

Emekli amcalarımız, teyzelerimiz neşeleri yerinde balık ziyafeti çekiyorlar. Baktım ki onlardan kalan bir boş yer yok, çay bahçelerine doğru yöneldim. Tabii ki oralarda 60 yaş ve üzeri emekliliğinin tadını çıkaran, yüzlerinden mutluluk saçılan, koyu sohbete dalmış gruplarla dolu. Bir masanın etrafına toplanmış 6-7 kişilik grubun yanında boş bir sandalye olduğunu fark ettim, oturabilir miyim diye müsaade istedim. Elbette deyip buyur ettiler.

İlk sordukları çay, kahve, soğuk ya da sıcak ne içersin oldu. Gerek yok sağ olun dememe rağmen, biz emekliyiz bugün de maaşımıza yine zam geldi aldığımız para zaten yetiyordu, üzerine yapılan zamla fazlası oldu, illaki biz ısmarlayacağız diye ısrar ettiler. Peki o zaman, bir çayınızı içeyim diyerek ben de sohbete dahil oldum. Sağ yanımda oturan, 68 yaşında ki Necmettin amca ile tanıştım öncelikle. Uzun yıllar otomotiv yan sanayi üzerine bir fabrikada çalışmış ve emekli olmuş.

Emekliliğinin ardından bir karavan almış her yaz en az iki ay Türkiye'yi dolaşmaya başlamış. Geçen yıl Karadeniz turu yapmış, Zonguldak'tan Artvin'e kadar eşi ile birlikte karavan tatilinin keyfini yaşamış. Emekli maaşına yapılan zamla, önümüzdeki günlerde karavanı değiştirmeyi de kafasına koymuş çünkü mevcut olan 10 yıllıkmış. Zamlı maaşı alayım ilk işim yeni bir karavan almak ve eşimle birlikte Ege turuna çıkmak olacak diyor.

Necmettin amcanın yan tarafında oturan Nihat abi biraz daha genç 61 yaşında. Senelerce tekstil sektöründe vardiyalı çalışıp, emekliliği hak etmiş bir abimiz. Haziran ayında, eşi ve torunları ile birlikte yirmi günlük Antalya tatili yapmış. Kaldığımız otel çok güzeldi diyor. Beş yıldızlı bir otelde eşi ve iki torunu ile konaklamışlar, bütün gün otelin havuzundan çıkmadık, torunlarla doya doya eğlendik, emeklilik ne kadar güzel bir şey derken ağzı kulaklarına varıyor.

Sol yanıma döndüğümde suratının biraz asık olduğunu fark ettiğim bir emekli amcamızla tanışma imkanı buldum. 70 yaşına dayanmış Almanya'dan emekli İsmail amcamız. Biraz suskun, biraz durgun pek konuşmuyor, konuşulanları dinliyor. “Hayırdır İsmail amca rahatsız mısın, bir sıkıntın mı var”? dedim. “Hayır kardeşim bir sıkıntım yok ama ben yıllar önce Almanya'ya gittim orada çalışıp emekli oldum. Şimdi bu masada otururken Türkiye'den emekli olan eski arkadaşlarımı dinliyorum. Ah diyorum ne işim vardı Almanya'da, keşke ben de Türkiye'de çalışıp emekli olsaydım da, onlar gibi maaş alsaydım diye hayıflanıyorum” diye cevap verdi.

Hiç sesimi çıkarmadım ama Almanya'dan emekli olan bu büyüğümüz adına üzüldüm, anladığım kadarıyla Almanya'nın emeklisi, Türkiye'nin emeklisini içten içe kıskanıyor. Emekli grubunun oluşturduğu deniz kenarındaki masada, sohbet gırgır şamata yerinde, adeta hepsi genç delikanlı gibi. Masaya koydukları cep telefonları son model, güneş gözlükleri de dünya markaları. Masanın diğer ucuna doğru oturan Mustafa amca ile de tanışma fırsatını buldum. 71 yaşında, eşi de emekli kendisi de. “Temmuz ayında emekli maaşına yapılan zam için aslında hiç gerek yoktu” diyor. “Benim aldığım maaş zaten rahat rahat yetiyor, bir de üzerine eşim de emekli yani çift emekli maaşı alıyoruz geçen yaz bugünlerde tatil için İtalya'daydık Roma'yı Venedik'i gezdik, bu yazda ağustos ayında Mısır'a gidiyoruz. Aylar önceden rezervasyonu yaptırdık, Piramitleri bir görelim” diyor.

Derken masanın en ucundan Recep amca sohbete katıldı. O da birkaç yıl evvel emekli maaşıyla Afrika'ya gidip safari turuna katılmış. Oraları gezmek güzeldi güzel olmasına ama bir şey çok üzüldüm diye anlatmaya başladı. Bu tur esnasında Kenya'lı emeklileri gözlemlemiş. “Biz burada emekliliğin tadını çıkartıp tatil planları yaparken Kenya'nın emeklileri torunlarına bir çikolata bile alamıyorlar” diye başladı anlatmaya. Oranın emekli maaşları, açlık sınırının yarısı bile etmiyormuş.

Bırakın kasaptan et alıp yemeyi, dışarıya bir çay içmek için çıkmaya paraları yetmiyormuş. Saç, sakal birbirine karışmış, üzerlerinde yirmi yıl önce alınmış pantolonlarla, gömleklerle geziyorlarmış. Kenya'nın enflasyonu yüksekmiş, emekli maaşlarına yapılan zam, yüksek enflasyon karşısında sadaka gibi kalıyormuş.

Masadaki atmosfer bir anda değişti ve Kenya'nın emeklilerine yardım toplayıp nasıl ulaştırabiliriz muhabbetine dönüşüverdi. O arada ben de müsaade isteyip masadan kalktım. Çünkü baktım ki çay ısmarlamak için emekli amcalarımız birbiriyle yarışıyor. İçtiğim çayın sayısını unuttum. 2025 yılı Temmuz ayında yapılan emekli maaşı zammı gereksiz bulunsa da bizim emeklimiz bu zam miktarını Kenya'daki açlık sınırının altında yaşamaya çalışan emeklilere bağışlama kararını aldılar.

Kendilerini tebrik ediyorum.

SAĞLICAKLA KALIN

Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.