Trump Mars'a sürülmeli

Güne güzel başlamışsınızdır, keyfiniz moraliniz yerindedir fakat ummadık anda biri çıkar, bir şeyler söyler keyfiniz kaçar. Bununla da yetinmez söylemeye devam eder. Keyfinizi kaçırdığı yetmezmiş gibi sinirlerinizi de bozmaya başlar. Bizim ve hatta tüm dünyanın, kafasına göre konuşup huzurunu kaçıran bir kişi var, ABD Başkanı Donald Trump.

ABD'nin yeni başkanı 2. dönem görevinde henüz bir ayı doldurmadan, hızlı bir şekilde gerginlik yaratmaya başladı. Ama ilk olarak kendisinden önceki başkanlara bir bakalım arada bir fark var mı mukayese edelim. Eski başkanlardan Lyndon B. Johsnson'ın 5 Haziran 1964'te Türkiye'ye gönderdiği mektubu hatırlayalım. "Johnson Mektubu" olarak hafızamızda yer eden bu mektup aslında mektuptan öte ülkemizi ve ülkemizi yönetenleri aşağılayan, tehdit eden bir üslupla kaleme alınmış bize emrivaki yapmaya çalışan hadsiz ifadelerle dolu bir yazıdır.

O dönemin Başbakanı İsmet İnönü'ye, ABD Başkanı Johnson tarafından gönderilen sözde mektupta, Türkiye'nin Kıbrıs'ta soykırıma uğrayan soydaşlarını kurtarmak için askeri harekât yapması halinde, karşısında ABD'yi bulacağı ifade edilerek adeta aba altından sopa gösterilmiş, Kıbrıs'taki soydaşlarımızın, Rum terör örgütü EOKA tarafından katledilmesine ses çıkarmamamız için baskı yapılmıştı. Bunun 10 yıl sonrası, 1974 yılında yaptığımız Kıbrıs Barış harekâtı ardından o yılların en modern savaş uçağı olan Fantom uçaklarından almak için ABD'ye verdiğimiz 40 uçaklık sipariş teslimatları durdurulmuş sadece 16’sı teslim edilmiş, diğerleri için bize ambargo konulmuştu.

Bugünlere biraz daha yaklaşalım, 12 Eylül 1980 darbesinde Kenan Evren ve ekibinin yönetime el koyması üzerine, ABD İstihbarat Teşkilatı CIA Türkiye şefi Paul Henze, ABD Başkanı Jimmy Carter'e "Bizim çocuklar başardı" mesajını göndererek, ülkemize nasıl müdahalede bulunduklarını ifşa etmişti.

Bülent Ecevit'in başbakanlık döneminde, ABD'ye yaptığı ziyarette, o dönemin ABD Başkanı Bill Clinton ile görüşme yaparken Oval Ofiste çekilen ve ABD tarafından medyaya servis edilen bir fotoğraf vardı. ABD başkanı koltuğun kenarına oturmuş, Ecevit ise adeta ondan talimat alan bir kişi gibi gösterilen fotoğraf vasıtasıyla ülkemiz yine küçük düşürülmeye çalışılmış, ABD tarafından "Patron benim" imajı yaratılmak istenilmişti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın başbakanlık dönemi esnasında, 2012 yılında o günlerin ABD Başkanı Barack Obama ile Suriye konusunu görüştüğü telefon konuşması anında da Beyaz Saray fotoğrafçısı Pete Souza tarafından çekilip Beyaz Saray resmi internet sitesinde yayınlanan fotoğrafta da, Obama elinde beyzbol sopası varken Türkiye Başbakanı ile konuşuyor mesajı verilmiş ve yine ülkemize, ABD tarafından patronluk taslanmıştı.

Yeniden ABD Başkanı seçilen Donald Trump'ın ilk döneminde Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yazdığı hakaret dolu, tepeden bakan mektup da aklımızda. ABD'nin gelmiş geçmiş başkanlarının kendini üstün görme tavrı sadece bize özel değil, o kadar şımarıklar ki dünyanın tüm ülkelerine aynı davranışları reva görüyorlar. Son incilerden bir tanesi de Trump'ın Gazze planı.

İsrail tarafından 15 aydır Gazze'de soykırıma uğrayan 60 binin üzerinde can kaybı veren Filistinlilerin, Ürdün ve Mısır'a sürgüne gönderilmesi isteği. Yüzyıllardır o topraklarda yaşayan on yıllardır da İsrail zulmüne direnen Filistinliler, Trump'ın şeytani bir fikri ile vatanlarından sökülüp atılmak başka ülkelere sürülmek isteniliyor.

İnsanlık onuruna, insan haklarına tamamen aykırı olan bu düşünce bir ABD Başkanı tarafından dile getiriliyor. Buna tepki gösteren Ürdün ve Mısır yönetimleri de açıktan açığa tehdit ediliyor. Bizde hararetli tartışmalar esnasında sıkça kullanılan bir söz vardır. Bizi kızdıran kişiye "Sen kimsin? Sen kim oluyorsun?" diyerek haddini bil deriz. Bunu Trump'a söylemenin tam vakti. Kim oluyor da yüzbinlerce Filistinliyi başka ülkelere sürgün ederek onların topraklarını İsrail'e peşkeş çekmeye çalışıyor.

Kendisine tavsiyemiz şudur: Elon Musk, Trump'ın hem yakın dostu hem de destekçisi. Musk'ın Mars'a insan gönderme projesi hazır gündemdeyken, yapılacak ilk rokete bindirilip bu dünyadan uzaklaştırılması. Filistinlilerin topraklarından sürgün edilmesindense, Donald Trump'ın Mars'a sürgün edilmesi tüm dünya için çok daha hayırlı olacaktır.

SAĞLICAKLA KALIN