Asıl tehlike ne?

Dünya bugüne kadar sayısız badire atlattı, atlatmaya devam ediyor.

Can kayıplarına aldanıp da ‘sonumuz geldi’ demek yanlış.

Çünkü doğa hep bir yolunu bulur.

Tabii bu zorluklar yaşanmayacak anlamına da gelmiyor.

Dün bahsettiğim salgın hastalıklar gibi ya da deprem sel vb. doğal afetlerin dışında insan eliyle kıyıma neden olan şeyler de var.

Mesela savaş.

Ancak dönem dönem çıkıp ‘başımıza şu gelecek; felaket yaklaşıyor…’ ifadeleriyle toplumlara korku salanların başka tahminleri olabiliyor.

Bu defa söz Elon Musk’ta.

***

Her yaza kuraklık söylemleriyle adım atıyoruz; yağışsız geçen günlerin verdiği moral bozukluğu bizi buna itiyor.

Ve bu korku tüm dünyanın ortak sorunu.

Hatta ütopik tahminlere göre; bazı kıtalar buzulların erimesi sonucu sular altında kalacak, bunun sonucunda büyük bir göç Türkiye’ye doğru yola çıkacak. İçilebilir temiz su kaynaklarının tükenmesi, su savaşlarını tetikleyecek ve bizim de epeyce huzurumuz kaçacak.

Şu anda böyle bir şeyle mücadelemiz yok.

Ama Bursa başta olmak üzere her il ve bölge bir çözüm üretmeye çalışıyor. Yeraltı sularının tükenmesi, -görüntüleri hatırlarsınız- dev obrukların oluşmasına neden oluyor.

Göllerden sulama için su çeken çiftçilere pek çok yerde artık izin verilmiyor.

Yaşamın devamı için su olmazsa, olmaz.

Tehlike çanları çalarken, aşırı tüketimin önüne geçilemiyor.

Önümüzdeki yıllarda kuraklığa bağlı kıtlık da gündemde.

Zaten gıda enflasyonunun başlıca sebeplerinden biri de bu:

Kıtlık!

***

Böyle neden-sonuç ilişkisi içerisinde anlatınca masal dinler gibi dinliyoruz uzmanları.

Yapabileceğimiz bir şey olmadığını düşünürken, tahminimce çoğunluğun yaşam felsefesi ‘anı yaşamak’ şeklinde.

Peki, Tesla, SpaceX ve X’in (eski adıyla Twitter) CEO’su Elon Musk’ın açıklaması sizi etkiler mi?

Bir bakalım…

***

Musk, Bosch Connected World Konferansı’nda insanlığa su kıtlığından çok daha yıkıcı olacak ‘elektrik kuraklığı’ uyarısında bulundu.

Musk’a göre yakın gelecekte dünyanın yakacağı değil, tüketeceği elektriğin yetersizliği -yani büyük bir elektrik krizi- insanlığı vuracak.

Konuşmasında yapay zekânın hızla büyüyen enerji ihtiyacına dikkat çeken Musk, sunucu kapasitesinin her yıl 20 kat artmasına karşılık elektrik altyapısının aynı oranda geliştirilmediğini vurguladı ve:

“Veri merkezleri, yapay zekâ eğitiminde kullanıldıkça devasa miktarda enerji tüketecek; fakat enerjiyi üreten şebekeler bu hıza ayak uyduramayacak.

Sonucunda büyük bir kesinti riskiyle karşılaşacağız” ifadelerini kullandı.

İmkânsız değil.

Tüm ütopik senaryolardan daha gerçek.

***

2025 yılına girdiğimizden beri çok sayıda gelişme yaşandı.

Nisan ayında Avrupa’da yaşanan elektrik kesintisi, ‘bu bir fragman’ diyerek aktarıldı.

İspanya'da başlayan, Portekiz ve Fransa'nın belirli bölgelerini etkileyen kesintileri değerlendiren Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar;

“Kabine'ye bilgi verdim. Bizde sıkıntı olmuyor ama bizi etkileyebilecek boyutta bir şey. Allah'tan biz en uçtayız” demiş ve kesintinin ana sorumlusunun İspanya olduğuna dikkat çekip; “Talep fazla olmayınca rüzgâr ve güneşin aşırı üretimini yönetemediler de deniyor, Fransa'da enterkonneksiyon sistem de kendini emniyete almak için kesmiş. Böyle şeylerden bahsediliyor. Büyük sıkıntı, baya büyük çaplı bir şey” değerlendirmesinde bulunmuştu.

Pek konunun üzerinde durulmamış; Avrupa ışığa tekrar kavuştuğunda kesintideki kadar ses getirmemişti.

Elon Musk da dile getirmeye başladığına göre ilerleyen süreçte karanlıkla tanışmamız olası.

‘Blackout 2025’ sloganıyla yeni bir filmi tanıtır gibi açıklamalar yayınlayanlar ekim ve kasım aylarını işaret ediyor.

***

Olur veya olmaz, bilemiyorum.

En azından ‘asıl tehlike ne?’ sorusuna verilebilecek yaratıcı bir cevabımız daha var…