Bursa’da ‘ulaşamıyoruz’!

Bursa hakkında yapılan tüm konuşmalarda sıra sorunlara gelince, ‘ulaşım’ başı çekiyor.

Tek kelimeyle durumu izah edeyim: Ulaşamıyoruz!

En yakından en uzak mesafeye kadar herhangi bir vasıta kullanacak olan herkes, daha yola çıkmadan karaları bağlıyor.

Nasıl bir stresse bu insanı canından bezdiriyor.

Sebebi ister plansız büyüme ister aşırı nüfus artışı olsun hiç önemli değil.

Çünkü kimse nedenleriyle ilgilenmiyor; bir an önce iyileştirici adımlar bekliyor.

Bana ütopya gibi gelen; “Trafik çilesi bitecek” söylemi çeşitli projelerle tanıtılıyor.

Ancak yeni yollar yapma fikri günü kurtarırken, geleceğe ne bırakılacak belli değil!
***

Bu doğrultuda İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Bursa Şubesi cumartesi günü ‘Ulaşım Paneli’ gerçekleştirdi.

BAOB’da düzenlenen panele şehrin yetkili isimlerinden yoğun ilgi vardı.

Panele, Gemlik Belediye Başkanı Şükrü Deviren, Yıldırım Belediye Başkan Yardımcısı Gökhan Yıldız, Nilüfer Belediyesi Başkan Vekili Emre Karagöz, İnegöl Belediye Başkan Yardımcısı Melih Ateş, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdür Yardımcısı Cemaleddin Başaran, Bursa Uludağ Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Adem Doğangün, Geçmiş Dönem Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Erdem Saker, İMSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Şeref Demir, YAPIDER Yönetim Kurulu Başkanı Sevcan İlici, meslek odaları ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri katıldı.

İMO Bursa Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Serdar Atilla Erdem konuşmasına ‘bilimsel yaklaşım’ vurgusuyla başladı:

“Ulaşım sorunu, yaşam kalitesini doğrudan etkileyen, çevresel, ekonomik ve toplumsal boyutları olan çok yönlü bir meseledir. Bu nedenle, bu soruna yalnızca bir mühendislik problemi olarak değil, bütüncül bir şehircilik meselesi olarak yaklaşmak durumundayız.

Ulaşım, bir kentin damar sistemidir; bu sistem ne kadar sağlıklı olursa, kentin genel yaşam dinamikleri de o kadar düzenli işler. Ulaşım sistemlerini tartışırken salt bir mühendislik meselesinden bahsetmiyoruz. Akademik bilgi, yerel deneyimle buluştuğunda kalıcı ve uygulanabilir çözümler ortaya çıkabilir” ifadeleriyle devam etti.

Daha önce yapmış olduğumuz röportajda Başkan Erdem; harekete geçilebilmesi için Bursa Anayasası’nın hazırlanmasını bekliyoruz demişti, panelde de benzer ifadeler kullanıldı.

Nefesimizi tuttuk, şehir nefes alabilsin diye hazırlanmakta olan planı heyecanla bekliyoruz.

***

Bursa’nın derdine derman olabilecek çalışmalar için ise;

“Ulaşım planlaması; konut alanları, iş bölgeleri, eğitim kurumları ve kamusal alanlarla uyumlu, entegre bir şekilde yürütülmelidir. Aksi hâlde, yalnızca ulaşımı değil, mekânsal adaleti de kaybederiz.

1/100.000 Çevre Düzeni Planı çalışmaları ile eşzamanlı yeni bir (güncelleme değil) Ulaşım Ana Planı çalışmalarına da başlanmalıdır…

Çevre Düzeni Planının çıktıları Ulaşım Ana Planına veri oluşturmakta, Ulaşım Ana Özellikle Çevre Düzeni planındaki arazi kullanım kararlarına ve nüfusa göre büyük ölçekli yatırım gerektiren raylı sistem hatları, ‘Ulaşım Ana Planı’ çalışmaları kapsamındaki yapılacak modellemeler ile bilimsel olarak belirlenmelidir.

Yine yeni bulvarlar ve çevre yolu gibi çalışmalar ile bu yollar üzerinde planlanacak toplu taşıma hatları da Ulaşım Ana planı kapsamında ele alınmalıdır…

Raylı sistemlerin geliştirilmesi, bisiklet ve yaya yollarının planlı biçimde yaygınlaştırılması, akıllı ulaşım sistemlerinin hayata geçirilmesi, trafik yönetiminin veri temelli hale gelmesi gibi çağdaş çözümler artık birer lüks değil, zorunluluktur…” açıklamasını yaptı Başkan.

Elbette daha çok bilgi aktarıldı.

Ancak önemli olan bunların yürürlüğe girmesi.

Müjde niteliğindeki bilgiyi Altyapı Yatırımları Genel Müdürü Yardımcısı Enver Mamur yaptı.

Bandırma-Bursa-Yenişehir-Osmaneli Hızlı Tren Hattı ulaşımının Osmaneli-Bursa etabı bu yıl tamamlanırken, tramvay hattının da biteceği bildirildi.

Tabii artık ‘Hızlı Tren’le ilgili havadisler sanıldığı kadar ilgi görmüyor.

Çünkü yıllardır ‘az kaldı, çok yakında, eli kulağında…’ gibi vaatler duymaktan duyarsızlaştık.

***

Sevindirici olan Başkan Erdem’in de dediği gibi yerel yönetim temsilcileri tarafından konunun sahiplenilmiş olması.

Ne kadar çok irade gösterilirse o kadar hızlı adımlar atılabilir…