Hava Durumu

Çok ‘uyuz’ oluyoruz!

Yazının Giriş Tarihi: 22.06.2023 06:00
Yazının Güncellenme Tarihi: 21.06.2023 17:36

Hiç raporlu bir ilaç kullandınız mı?

Ya da ailesinde kronik hastalığı olan ve onun ihtiyaçları için son günlerde eczaneye uğrayan var mı?

Eğer bu sorulardan birine cevabınız ‘Evet’ ise o hâlde aktaracağım bilgilerden haberdarsınız demektir!

Bilmeyenlere ise şöyle izah edeyim:

Pandemi süresince hastanelerde yığılmayı engellemek için sağlık raporlarının süresi kademeli olarak uzatılmış böylece hastalar eczanelerden doğrudan ilaçlarını alabilmişlerdi.

Son olarak geçerlilik süresi 30 Haziran olan bu sistem için yeni bir açıklama yapıldı.

“Raporunu henüz yenileme imkânı bulamayan, güçlük yaşaması muhtemel vatandaşlarımız olduğundan mağduriyet yaşanmaması amacı ile süreli sağlık raporlarının geçerlilik süreleri 31 Aralık 2023 tarihine kadar yeniden uzatıldı!”

Bu bildiriyi görüp sevinen vatandaşlar ertesi günü eczanelere akın ettiler.

Ama…

Sürpriz…

Eczacıların ifadesine göre bu kararı Sağlık Bakanlığı ilân etti ancak henüz Sosyal Güvenlik Kurumu sistemine işlenmedi. Gerekli düzenleme yapılmadığı için ilaçlarını almak isteyenler ya yeniden muayeneye gidecek ya da haziranın sonunu beklemek zorunda kalacak. Ayrıca hangi ilaçların bu kapsama dâhil edildiği konusunda da netlik yok.

Belirsizlik tartışma, gerginlik yaratıyor ve vatandaşla eczacılar karşı karşıya kalıyor.

İlginçtir ki kendileri ile ilgili bir şey olmadığını belirtmeye çalışan eczacılar, hastaları pek ikna edemiyorlar. O anda en yetkili kişiye patlama ihtiyacı duyanların hedefinden kaçamıyorlar.

Üstelik tek sorun bu da değil.

Geçen sene kasım ayında ortaya çıkan ilaçlarda temin sorunu yeniden başladı!

Doktorun reçeteye yazdığı eczanede yok.

Olanı alsanız, diğerini başka yerden bulurum deseniz bile bu sefer reçete bölündüğü için ödeme kapsamından çıkıyor.

Bir iddiada bazı ilaçlar stoklarının olduğu ama vatandaşın bunlara ulaşamadığı.

Burada da eksiklerin yurt dışından getirilmesinin önü kapanıyor, ihtiyacı olan ise bulamıyor.

Bunlar tabii ki gözlemlere dayanan ve eczacıların söyledikleri.

***

Konunun ciddiyetinden emin olmak adına Bursa Eczacı Odası Başkanı Ecz. Okan Şahin’den bilgi aldım.

İlaçta yoka düşme oranının tekrar yüzde 17’ye çıktığını belirten Başkan Şahin: Türkiye’de bulunan ruhsatlı ürünlerin yurt dışından getirilmesi yasak. Bu nedenle sorun yaşanıyor. Çünkü ilaç firmaları ruhsatların düşmemesi için belirli aralıklarla piyasaya az miktarda ürün veriyor. Örneğin ülke çapında bir ilaçtan 5 bin kutu lazım ama firmaların eczanelere verdiği ilaç 10 kutu. Bu durumda ihtiyacı olanın ilaca ulaşması güçleşiyor.

İlaç firmaları ilaçlardaki Avro kurundaki düşüklükten şikâyetçi. Asgari ücrete zam yapıldı. İlaç firmaları da daha şimdiden önlemler almaya başladılar. Eczanelere verdikleri ilaç miktarını düşürmeye başladılar. Ödemelerde ise ecza depoları vadeleri kısaltmaya başladı. Böyle giderse ilaç yok oranının bir aya kadar yüzde 35’lere çıkma ihtimali var!”

Bazen toplum olarak sorunların abartıldığını düşünebiliyoruz.

Kimse başına gelmeden anlayamıyor. Bulunamayan ilaçların hayati olduğunu bir türlü idrak edemiyoruz maalesef. Büyük çoğunluğu ithal olan kanser, tansiyon, şeker, alerji ilaçlarında sıkıntı yaşandığı gibi bir de kan uyuşmazlığında kullanılan ilaçta sorun olduğunu vurguluyor Başkan Şahin.

Raporlar konusunda da ciddi sıkıntı olduğunu ifade eden Şahin, “Hiçbir inisiyatifimiz olmadığı halde bunu yaşıyoruz. Bundan birkaç gün önce bir meslektaşım beni aradı ve yaşadığı sözlü tartışmayı anlattı. Ciddi anlamda yorulduğunu anlattı. Sağlık Bakanlığı rapor sürelerini uzattı ama SGK sistemine düşmedi. Hem vatandaş mağdur hem bizler.

Bayram ve yaz tatili öncesi herkes uzun süreli ilaçlarını almak istiyor. Ama eczaneye geldiklerinde raporlarının uzamadığını görüyorlar. Bu sefer tartışma başlıyor. Bir de herkesi kapsayıp kapsamayacağı da belli değil. Geçtiğimiz dönemde tüm raporlar uzatılmış ama ondan önceki uygulamada tahlil gerektiren hastalıkların raporları kapsam dışında bırakılmıştı. Şimdi herhangi bir duyuru olmadığı için belirsizlik var. Zaten yüksek miktarda yurt dışına bağlı bir sektör olduğumuz için enflasyondan da en çok biz etkileniyoruz! dedi.

***

Konu hep ilaçlar olunca, aldığım bir duyumu da teyit ettirmek ve “Uyuz vakalarında patlama” hakkında bilgi almak istedim. Çünkü eğer böyle bir durum varsa ilacının satışında da artış olması gerekiyor.

“Uyuz: Tıp dilinde skabies olarak tanımlanan, uyuz böceği olarak bilinen ‘sarcoptes scabiei von hominis’ adlı akarın neden olduğu bulaşıcı bir deri hastalığı.”

Haberin doğruluğunu vurgulayan Bursa Eczacı Oda Başkanı Ecz. Okan Şahin: Uyuzla alakalı özellikle mevsimlik tarım işçilerinin konaklama şartlarından ötürü bir artış vardı. Bununla ilgili gerekli başvurular da yapıldı. İl Sağlık Müdürlüğü de tetkiklerle ilgilendi diye biliyorum. Şimdi Kurban Bayramı dolayısıyla bu dönemde özellikle Bursa’nın birçok yerinde uyuz vakasında artış görebiliriz. Eczanelere uyuz ilaçları için başvuru da arttı. Belirtileri alerji ile karıştırabiliyorlar. Bir de hijyen ile ilgili bir durum olarak görüldüğü için kişiler kendilerine bu hastalığı yakıştıramıyor, doktora gitmiyorlar. Kaşıntı en büyük belirti, bunu yaşayanlar hemen uzmana başvurmalı. Uyuz için ilaç sorunu yaşamıyoruz. Eczacılar olarak özel karışım da hazırlayabiliyoruz.”

***

Sorunları dile getirdiğim için tepki gösterenler, ‘çok uyuz olanlar’ var, çünkü herkes yeterince bunalmış hâlde.

Peki, gözümüzü kapatsak hepsine, nasıl çözülecek bu sorunlar?

Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.