Kentsel dönüşüm için ‘Kent Anayasası’nın hazırlanması beklenirken, hızlı olunması gerektiğini vurgulayan TMMOB Mimarlar Odası Bursa Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Şirin Rodoplu Şimşek, “Deprem sonrası Hatay’ın ruhu gitti, Bursa da böyle olmasın diye çalışıyoruz” dedi.
6 Şubat Kahramanmaraş Depremi’nin yıl dönümüne az bir süre kaldı. Hem acılarımız tazelenecek hem de yaşadığımız şehir için endişeleneceğiz. Depreme karşı elimizdeki tek koz; kentsel dönüşüm. Ancak bunun sağlıklı bir şekilde başlaması ve ilerleyebilmesi için öncelikle ‘Kent Anayasası’nın oluşturulması gerektiği uzun bir süredir vurgulanıyor. Verilerin toplanması, analizlerin yapılması ve Bursa’nın envanter stokunun durumunun ortaya konulabilmesi için bu şart! Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin ortak akılla ilerleme amacı neticesinde çalışmaların paydaşları arasında akademik odalar da var ve onlardan biri; Mimarlar Odası Bursa Şubesi. Haliyle çalışmaların son durumunu TMMOB Mimarlar Odası Bursa Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Şirin Rodoplu Şimşek ile konuştuk. “Kentsel dönüşüm için çok hızlı olmalıyız” diyen Başkan Şimşek; “Bursa tamamen kaos şehri. Plansızlık ve kaçak yapılaşmanın kurbanı” ifadelerini kullandı.
KAOS ŞEHRİ!
Bursa’yı nasıl değerlendiriyorsunuz? Türkiye’nin en çıkmazda olan şehri burası mı?
Tamamen kaos şehriyiz! Baştan bunu belirtmek istedim. Sanayi hem Bursa’yı kalkındıran unsur hem de bugün bu hâle gelmemizin sebebi. Plansızlık ve kaçak yapılaşma, kentin kaotik kararlar ile ovaya yayılması hiç olmaması gereken yerlerde sanayi alanlarının açılması kaos yaratmış. Konfor da yok! Popülist kararlara kurban gitmiş.
Bir parantez açıp şunu eklemek istiyorum:
İstanbul örneği var önümüzde. Nasıl olur da Bursa kaotik deriz?
İstanbul’un nüfusu nerede, biz neredeyiz? Onların gerekçeleri var. Yaklaşık 16 milyon yaşıyor İstanbul’da. Biz, küçük ölçekli bir şehir olarak daha kolay yönetilebilmeliydik. Tabii yerel seçimler sonrası vatandaş yeniliğe bağlı olarak, farklı, somut adımlar görmek istiyor. Kentsel dönüşüm için de böyle. Bunu siyaset üstü olarak ifade ediyorum; beklentimiz var. Değişiklikler hissedilirse ‘bir hikâye başlıyor’ denir.
‘HEM GÖNÜLLÜ HEM HEVESLİYİZ’
Her işin başı için önce ‘Kent Anayasası’ dendi. Hazırlık süreci hakkında bilgi verir misiniz?
Kent Anayasası kararlar bütünüdür. Kentsel dönüşüm için de bu kararlar gerekiyor; çok hızlı olmalıyız. Verilerin toplanması, derlenmesi, değerlendirilmesi, doğru bir şekilde uygulanması ve en nihayetinde askıya çıkacak şekilde hazır olması gerek. Ama henüz sürecin çok başındayız. Mekanizmada gönüllü olan tek biziz; çalışma hevesi en çok olan da biziz!
Planlama Ajansı kuruldu. Bursa’nın tüm stratejilerini yürütecek birim. ‘2025’te bu ajansla şehrin tüm hareketleri kontrol edilecek’ dendi.
Bu üst plana göre ilçe belediyeleri kararlar verecek. Stratejik işler; tren yolunun öncelenmesi, lojistik için tren kullanılması, havaalanının hayata geçmesi, yeni konut alanlarının belirlenmesi, ulaşım ağlarının şekillenmesi, sanayi alanlarının tespiti, kültürel mirasın korunması-yeni yapılacak şehre kadar kararları derleyip toplayan vizyon çalışması bu. Bütün bu kurgu için pek çok disiplinin bir araya gelmesi gerekiyor. Ancak şu anda iletişimde aksaklık yaşıyoruz, koordinasyonda sıkıntı var.
GÜNCEL VERİ İHTİYACI
Peki, bugüne kadar Bursa’nın bir şehir planı yok muydu?
Toplantılarda ‘Bursa’nın planı yok’ dendi. Hayır, tabii ki var. Sadece güncelliğini yitirmiş durumda. Olanın üzerine bir biçimleme yapılıyor. Güncel veriler yok. Örneğin eski çalışmada şehrin nüfus öngörüsü 2 milyon iken, bir sürpriz olmuş 3 milyonu geçmiş. Ya da fay hatlarının yeni durumu planda mevcut değil. Bunun için veri önemli diyoruz. Amacımız günceli yakalamak!
KUDEB VURGUSU
Sizden daha önce de duyduğumuz ‘KUDEB’ birimleri hakkında da bilgi verir misiniz?
İl Özel İdareleri, büyükşehir belediyeleri ve bakanlıkça izin verilen belediyeler bünyesinde, korunması gerekli taşınmaz kültür varlıklarıyla ilgili işlemleri ve uygulamaları yürütmek, denetlemekle yükümlü bürolar KUDEB olarak 2005’te hayata geçti. KUDEB birimleri her büyükşehir belediyesinde bulunuyor. Hatta İstanbul’da 9 tane var. Her proje kurula gidip, onay süreçlerinden geçmek zorunda kalıyor. Ve kurul tüm bölgeye baktığı için süreç ağır işliyor. Bu noktada KUDEB devreye giriyor.
2024’te sonuçlanan yerel seçimlere bağlı olarak yeni göreve başlayan belediye başkanlarını ziyaret ederek, tarihi ve kültürel mirasın korunmasında desteğe açık olduğumuzu aktardık. Bursa Büyükşehir Belediyesi başta olmak üzere Osmangazi Belediyesi ve Mudanya Belediyesi’ne Koruma Uygulama ve Denetim Büroları (KUDEB) kurulması yönünde tavsiyede bulunduk.
Çünkü önümüzde bir örnek var: Deprem sonrası Hatay’ın ruhu gitti, Bursa da böyle olmasın diye çalışıyoruz. Eski eserler için ‘Koruma Eylem Planı’ da yok!
HAREKETE GEÇİLMELİ!
Konunun paydaşlarına iletmek istediğiniz bir mesaj var mı?
Bu şehrin öyle ya da böyle tarafsız, değişime açık, kurum hafızalarıyla, sabit mekanizmalarıyla, STK’larıyla harekete geçmesi lazım. Kent hafızası olarak Akademik Odalar olarak, biz çalışmaya hazırız! Hata yapılınca, sonuçlarını hepimiz birlikte çekiyoruz.
*****************************************************************
ROMANGAL CANLANIYOR
Kentsel dönüşümde tek amaç binaları yıkıp, yeniden yapmak değil. Aynı anda şehirlerin tarihi, kültürel dokusunu korumak, kaybedilenleri yeniden canlandırmak. Başkan Şimşek, bunu her açıklamasında vurguluyor. Bunun en güzel örneği hayata geçmek üzere. Hatta çalıştayı yapıldı bile.
Röportajımız sırasında ‘Turgut Yılmazipek-İpek Fabrikası’ projesinin kendisini nasıl heyecanlandırdığını ifade eden Şimşek müjdeyi verdi: Romangal canlanıyor!
Elbette öncelikle kısa bir tarih turuna çıkmalıyız…
Tarih turu
Yerleşke, 19. Yüzyıl’da inşa edilmiş bir dokuma fabrikasıymış. Başlangıçta Madam Brotte tarafından alınan yapı, sonra Yahudi asıllı bir Fransız olan Mösyö Romangal'ın mülkiyetine geçmiş. Fabrika alanı içinde Kaplıca Caddesi'ne cepheli konutta Romangal ailesi 1938 yılına kadar yaşamış. Romangal İpek Fabrika’sını daha sonra “Kolsuz Yılmaz Faik İpek” (1896-1968) satın almış. Birinci Dünya Savaşı’nda Galiçya Cephesinde subay olarak çarpışan Faik Bey iki kolunu da kaybetmiş, bu nedenle ismi ‘Kolsuz Faik’ olarak anılmış. Savaş sonrası Bursa’ya gelmiş ve ticaretle uğraşmış.
Ek bilgi; Faik Bey, 1946 yılında Bursa milletvekili olmuştur!
HEYECANLA KOŞTUK!
Proje hakkında bilgi verir misiniz? Üstlenicisi kim ve Bursa’yı nasıl bir sürpriz bekliyor?
Bursa’da ipek böceği ve ipek önemli kültürel mirasımız. Bunun yaşatılması; ürünün kendisi kadar o döneme ışık tutması açısından da kıymetli. Romangal Fabrikası/Turgut Yılmazipek-İpek Fabrikası bu mirası yaşatmamız için nimet. Bursa’nın ipek yolu aksına çok önemli bir değer katacak. Osmangazi Belediyesi, ÇEKÜL Vakfı -Çevre ve Kültür Değerlerini Koruma ve Tanıtma Vakfı-, Mimarlar Odası Bursa Şubesi ortaklığında yapılacak ve üniversiteler de destekçimiz olacak. Mimarlar Odası Bursa Şubesi’nin ipek çalışma kurulunda yer alan çok değerli hocaları ve uzmanları da bu çalışmanın paydaşları arasında. Fabrika, yerleşkeye çevrilecek. Binalar, farklı işlevlerle canlandırılacak; kültür merkezi, kütüphane, gastronomi restoranı, toplantı odası, atölyeler olacak. Eğitim alanları da konacak; üniversiteler buralarda çalıştay yapabilecek. İşe heyecanla koştuk. Çalıştayı yapıldı. Yol haritamıza göre alan işlev kazanacak!
ÇALIŞTAY NOTLARI
Osmangazi Belediyesi, Muradiye Mahallesi’nde yer alan tarihi Turgut Yılmazipek İpek Fabrikası’nı yeniden ayağa kaldırmak adına hazırlanacak restorasyon projesine ortak akılla yön vermek amacıyla Turgut Yılmazipek İpek Fabrikası Çalıştayı, geçtiğimiz hafta Panorama 1326 Bursa Fetih Müzesi’nde düzenlendi. Çalıştaya; Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın, Çevre ve Kültür Değerlerini Koruma ve Tanıtma Vakfı, Bursa Uludağ Üniversitesi, Mimarlar Odası Bursa Şubesi, Bursa Büyükşehir Belediyesi, Akademik Odalar temsilcileri, STK temsilcileri ve akademisyenler katıldı.
Başkan Erkan Aydın konuşmasında; “Bursa’nın kalbi Osmangazi’de konumu ve tarihiyle büyük öneme sahip Turgut Yılmazipek-İpek Fabrikası’nın bulunduğu alanda kentimize değer katacak bir proje ortaya koymak istiyoruz. Tarihi Hisar bölgesi, kentin tarihi-kültürel öğeleri barındırması açısından kentin en önemli noktası. Biz, Tarihi İpek Yolu Aksı Projesi ile beş yüz bin metrekareyi kapsayan bu alanda ‘Old City’ dediğimiz ‘eski şehri’ ortaya çıkarmak istiyoruz” ifadelerini kullandı.
Çekül Vakfı Başkan Vekili Mithat Kırayoğlu ise; tarihi bir gün yaşadıklarını ifade etti ve “Hayata geçirilecek olan proje hem bir kentsel mirastır hem de endüstri mirası özelliğini taşımaktadır. Bu anlamda da son derece önemlidir” dedi.
Çalıştay, fabrika alanının gezilmesiyle devam etti. Ben de bu sayede fabrikayı gezme fırsatı buldum. Bir zamanlar ipek kazanlarını taşımak için kullanılan rayların üzerinde yürüdüm, yıpranmış ama yok olmamış levhaları inceledim. Projenin bitişini sabırsızlıkla bekleyenlerden biriyim…