Hava Durumu

Karma eğitim dert oldu

Yazının Giriş Tarihi: 07.09.2023 06:00
Yazının Güncellenme Tarihi: 06.09.2023 17:52

Teknoloji gelişiyor diye seviniyor, uzay yolculuğunu konuşuyoruz.

Yeni dünya düzenine her sohbette dem vuruyor, ülke olarak kendimize uygun bir konum arıyoruz.

Öyle gelişmeler yaşanıyor ki, ‘Evet, biz de varız. Oyun kurucu olacağız’ diyerek ümitleniyoruz.

Sonra nasıl oluyorsa birileri çıkıp çoktan aştığımızı inandığımız konuları tekrar tekrar, yılmadan, bıkmadan gündeme getiriyor.

Hatta geçmişte mevzu olmayan şeyler bile ‘ahlak, namus, din’ çatısı altında tartışılabiliyor.

Bu çaba ürkütüyor.

Gericiliğin cesaretini toplamış olması gelecek için kaygılandırıyor, korkutuyor.

Toplumu karanlığa sürükleyebilmek için, cehaletle mücadele için en büyük kale olan okullarla uğraşılıyor.

‘Kadın-erkek eşitliği’ için dernekler, STK’lar, siyasiler ve topluma ilham olabilecek nitelikte insanlar haykırıyorlar.

Ancak karşı cephede de karma eğitime karşı olduğunu belirterek, çocuk yaşta ayrımın gerektiğini belirtenler bulunuyor.

Karma eğitim dert oldu!

Hâlbuki ne çok sorun vardı çözülmeyi bekleyen…

Zaten herkesin isteğine göre okul bulunuyor.

***

Tartışmalarla anlamsızca vakit kaybedilirken konu hakkında Cumhuriyet Kadınları Derneği Osmangazi Şubesi, Başkan Sevim Erol öncülüğünde Kent Meydanı’nda basın açıklaması yaptı.

Karma eğitimin tartışmaya açılamayacağını belirten Başkan Sevim Erol, “Türklerin töresinde çocuğu cinsiyetiyle ayırmak yoktur. Bizde çocuk, kız ya da oğlan olsun, iyi, dürüst erdemli insan olmayı ve ülkesi ve milleti için savaşmayı öğrenerek yetiştirilir. Cumhuriyetimiz de topraklarını beraberce savunan kadın ve erkeğin, milletin eşit fertleri olduğu anlayışıyla inşa edilmiştir. Milletimizin çimentosu olan kadın erkek yurttaşların eşitliği ilkesine dayalı karma eğitimi delecek hiçbir şey temel hak ve özgürlük olamazifadelerini kullandı.

Asıl sorgulanması gereken, kendi köklerimizde cinsiyet ayrımı olmadığı halde ‘nasıl bu çağda bunu tartışır hale geldiğimiz’ olmalı.

Kim yaptı bu kötülüğü bize?

Sorumlusunun emperyalizm olduğunu belirten Başkan Sevim Erol şu ifadelerle konuşmasını sürdürdü:

“Emperyalizm milli devletlerin üzerine silahla çökerken de toplumları uyuşturucu ya da LGBT dayatmasıyla ufalamaya çalışırken de ‘özgürlükler, haklar, demokrasi' bahanelerini kullanır. Ülkemizde milli eğitimin esası olan karma eğitim sisteminin özgürlük söylemi altında karalanmasının bundan farkı yoktur.”

Tehlike gittikçe büyüyor.

Tek bir sözle dinsiz, tek bir ifade ile LGBT yandaşı ya da karşıtı olduğunuz iddia edilebiliyor.

***

Bir hatırlatma yapmak istiyorum.

T.C. Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, kız çocuklarını okula göndermeyen velilerin “Ben çocuğumu erkeklerle aynı okula göndermek istemiyorum" dediğini belirterek "Şimdi benim Milli Eğitim Bakanı olarak birincil hedefim ne? Kız çocuklarının okullaşmasını sağlamak, o zaman veliyi ikna etmek için gerekirse kız okulları da açabilmeliyiz. Veli isterse çocuğunu kız okullarına gönderebilmeli, isterse erkeklerin gittiği okullara gönderebilmeli” ifadelerini kullanmıştı.

Bakan Tekin, karma eğitimin esas olduğunu vurgulasa da kendisine gelen tepkilerden kurtulamamıştı.

“Sayın Bakana çağrıda bulunuyoruz” diyen Başkan Erol da, Cumhuriyet Kadınları Derneği adına tepkisini ortaya koydu:

“Türk milletinin kahir çoğunluğunun kabul etmeyeceği karma eğitimi tartışmaya açma hatasını düzeltmeli ve gündemden silmelidir. Milli Eğitim Bakanlığının görevi, kız çocuğunu erkek çocukla aynı okula göndermek istemeyen ailelerle görüşmek, onları ikna etmektir. Devletimizin bu zihniyetteki yurttaşları Türkiye ve dünya gerçeğiyle aydınlatmak görevi vardır, bunu yapacak olan da bütün yurttaşların eğitiminden sorumlu MEB'dir!”

***

Açıklamanın diğer başlığı ise ÇEDES oldu.

-ÇEDES; Millî Eğitim Bakanlığı, Diyanet İşleri Başkanlığı, Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından hazırlanan protokole göre ‘Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum’ projesi.-

Yetkililer tarafından projenin amacı; bilime sevdalı, kültüre meraklı ve duyarlı; millî, ahlaki, insanî, manevi ve kültürel değerlere bağlı öğrenciler yetiştirmek olarak belirtiliyor.

Ancak İzmir'deki okullara imam, müezzin, vaiz, din hizmetleri uzmanı ve Kur'an kursu öğreticilerinin 'manevi danışman' olarak görevlendirileceği haberi üzerine, bu projeye de tepkiler gelmeye başladı.

Milli eğitimin dinselleştirilmesi diyerek eleştirilerine devam eden Başkan Erol, 

“2023-2024 eğitim yılı başladıktan sonra ÇEDES nedeniyle okullarda gerginlikler yaşanması muhtemeldir. Toplumumuzdaki var olan kutuplaşmayı bir an önce ortadan kaldırmak gerekirken, ÇEDES ile yeni bir çatışma alanı yaratılması büyük hatadır. Milli eğitimin ‘dindar nesil' yetiştirme alanı olmadığı artık kabul edilmelidir. MEB, ÇEDES projesini iptal etmeli, değerler eğitimini kendi yetkisinde olan milli eğitim içinde, Anayasa ve yasalara uygun amaç ve hedefler doğrultusunda düzenlemelidir” dedi.

Kent Meydanı’nda bu basın açıklaması yapılırken çevreden gelip geçen insanların duyarsızlığı yaşadıklarımızın tesadüf olmadığını fark ettirdi bana.

Eğitim sisteminde yüz yıl önceye dönmek mi istiyoruz?

İddiaların doğru olup olmadığını anlayabilmemiz için birilerinin taşın altına ellerini koymaları gerekiyor.

Aksi takdirde uzay yolculuğu yapılırken, bizler bu topraklarda anlamsız tartışmalarla zaman kaybediyor olacağız.

Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.