Hava Durumu

LGS değil, akıl oyunları!

Yazının Giriş Tarihi: 17.06.2025 00:05
Yazının Güncellenme Tarihi: 17.06.2025 00:05

Yaş ilerledikçe; eğitim hayatında çektiğimiz zorlukları unutmaya başlıyoruz.

Ta ki çocuğumuz, kardeşimiz ya da yakın çevremizde birileri aynı sıkıntılı günlerle karşılaşıncaya dek.

Çünkü Türkiye’de eğitim ve sınav sistemi tabiri caizse kan kusturuyor.

Sürekli değiştirilen ders ve soru içerikleri; buna adapte olarak yeni baştan hazırlanan kitaplar ve kurslar…

Elbette dersi anlatana da ayrı bir zulüm ama ben en çok öğrencilerin tarafındayım!
Hele bir de gelecek hayallerinin önünde duran lise ve üniversite giriş sınavları yok mu, ömrün en güzel yıllarını alıp götürüyor.

Bu hissi yakından tanıyor ve hafta sonu yapılan LGS’yi atlatan 1 milyonu aşkın öğrenciye ‘geçmiş olsun’ diyorum.

Sonuçlar açıklanıp da tercih dönemi başlayana kadar hepinize iyi tatiller!
***

Peki, sınav nasıl geçti?

Son dönemde soruların tarzı çok değişti; üniversite mezunu anne-babalar, çocuklarının problemleri çözmesinde yardımcı olabilirken artık onlar da çaresiz.

Yeni nesil sorular, bilgiden çok okuduğunu anlamaya ve mantık yürütmeye dayanıyor diye izah ediliyor.

Ancak ipin ucu öyle bir kaçtı ki çocuklar sanki liseye değil NASA’ya yerleştirilecekmiş gibi!
Eskiden dergilerin arka sayfalarında olasılık soruları olurdu.

Zamanınız bol, canınız da sıkılıyorsa bunlarla oyalanırdınız.

İhtimaller eşleştirilir, uzun uğraşlarla sonuca ulaşılırdı.

Buna benzeyen problemler zamanın kısıtlı olduğu, stresin ayyuka çıktığı anda hiç çekilmiyor.

Bunca zorluğa rağmen her sene birinciler var elbette.

Onlara şapka çıkarıyorum…

***

Hatırladığım kadarıyla geçen sene de öğrenciler LGS -Liselere Geçiş Sistemi- sonrası soruların uzunluğundan ve zorluğundan şikayetçiydi.

Bu sene de değişmedi.

Bir veliden şunları duydum:

“Kızım üniversite sınavına hazırlanıyor, oğlumsa lise. İnanın lise giriş sınavı, üniversite giriş sınavından daha zor. Kendim Türkçe öğretmeniyim. Oğlum bana çözemediği soruyu getirirse diye aklım çıkıyor…”

***

Sınavın ardından hem haberlerde hem sosyal medyada yorumlar yapılmaya başlandı.

Bazı değerlendirmeler şöyle;

Türkçe ‘LGS tarihinin en zor testi’ olarak nitelendirildi.

Adayları matematik, İngilizce, din kültürü ve ahlak bilgisi soruları da zorladı.

Diğer yandan bu seneki LGS, kazanımları tam, çeldiricisi kuvvetli, geçmiş yıllara göre de zor bir sınavdı.

CNN TÜRK’ün sitesinde ‘İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük’ bölümü de şöyle yorumlanmış:

“Sınavda güçlü çeldiriciler ile bilgi ve beceri ölçülmek istenmiş bunun yanı sıra dikkat faktörü de göz ardı edilmemişti. Kavram ve alan bilgisine hâkim, konu bütünlüğünü sağlayabilen, tarihsel yorumlama ve çıkarım yapabilme becerisi kazanmış öğrencilerin dahi karar vermekte zorlanabileceği bir sınavdı.

***

Öğrencilerden gelen tepkiler arasında ‘Bu sınavı böyle zor kim hazırladı?’ ifadesi de gözümden kaçmadı.

Merak ettim ve sorulara ben de baktım. Belki de hiç kalem oynatmadan çözülebilecek olan sorular çok uzun ve korkutucu görünüyor.

Özellikle Türkçe’deki 16. soruya vakti olanlar bir baksın.

“Bir silindirin kilit sisteminde, kilidi açabilmek için o kilitle aynı şifreleme sistemine sahip anahtar gerekmektedir…” diye başlıyor ve uzadıkça uzuyor.

Eskiden kıymetli olan bilgiydi.

Şimdi mantık yürütme.

Ama eğitim sistemimizde beynin bu kısmını aktive edecek ne uygulanıyor?

***

O halde sonuçlar açıklanınca tüm soruları doğru yapan çocukları baş tacı etmeliyiz.

Zira ‘akıl oyunlarından’ sağ çıkanlar bir takdiri hak ediyor…

Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.