Hava Durumu

Secret for Barbie “Barbie’nin sırrı”

Yazının Giriş Tarihi: 01.08.2023 06:00
Yazının Güncellenme Tarihi: 31.07.2023 15:09

Ne muazzam bir reklam kampanyası, algı yönetimi, pazarlama stratejisi!

Onun adı: Barbie.

Çocukken alabilmek için para biriktirilen, reyonun önünde ağlanan, her daim pahalı olan, pembe rengin vücut bulmuş hâli.

Bilindiği üzere, oyuncak bebek sektörünü yeniden dizayn eden ve kız çocuklarına rol model olan Barbie, dikte ettiği fiziksel yapı nedeniyle uzun süredir boykot ediliyordu.

Satışları düştüğü için yeni bir uygulamaya geçmiş çeşitli beden formlarında bebekler üretmeye başlamıştı.

Sarışın, uzun bacaklı, mavi gözlü, ince belli, ayak parmaklarının üzerinde balerin edasıyla poz veren kalıptan çıkarılmış, esmer, kumral, kilolu, basenli, kısa boylu gibi çeşitlemelerle yeni dünyanın standartlara kafa tutan algısına uyum sağlamaya çalışmıştı.

Buna rağmen işler iyi gitmemiş olacak ki sinema sektörüne giriş yapıldı.

Daha film çıkmadan aylar önce videolarını izler olduk.

Sosyal medyada muhteşem bir PR şovuyla karşılaştık.

Bu akıma her şeyi sorduğumuz yücelerin yücesi arama motoru Google’da dahil oldu.

Arama kısmına ‘Barbie’ yazdığınız anda ekranda pembe yıldızlar yanıp sönüyor.

Nasıl oldu da yer gök pembeye döndü, giyim mağazaları ‘Barbie’ yazılı kıyafetler satmaya başladı, su bardakları, terlikler, makyaj malzemeleri bile buna göre tasarlandı?

150 milyon dolar marketing bütçesi, ocak ayından bu yana yarım milyona yakın hakkında yazılan makale başarıyı zirveye taşıdı.

Çok sayıda marka ile iş birliği yapıldı. Başarının sırrı da burada ortaya çıktı.

Burger King pembe mayonezli hamburger servis ederken, Xbox, NYC, ZARA da akıma dâhil oldu.

Airbnb ‘bir çeşit ev kiralama sistemi’ Barbie evi tasarladı ve ziyarete açtı.

Saymakla bitmeyecek çok sayıda örnek var.

Filmin vizyona girme tarihi 21 Temmuz’du.

Ama sanki son üç aydır hayatımızda, öyle değil mi?

‘Hi Barbie, Hi Ken’ diyalogundan fenalık geçirmek üzereyiz.

Instagram sinemaya pembe giysilerle gidip video çekenlerle dolu.

Tozlu raflarından çocukluk hatıralarını silkeleyerek Barbie bebeklerini alıp onlarla filmi izlemeye giden de çok.

Erkekler arasında ise bir tartışma var; “Erkek adam bu filmi izler mi, izlemez mi?” diye!

Popüler kültüre ayak uydurmak isteyenler söylemlere aldırış etmiyorlar tabii ki.

Hatta fenomen olabilmek için etek giyerek sinemaya giden erkekleri görüyoruz.

Aynı tarihte vizyona giren ünlü yönetmen Christopher Nolan’ın epik gerilimi Oppenheimer da Barbie karşısında çok gerilerde kalmış durumda.

Aslında her ayrıntısını paylaşmak istiyorum ama spoiler vermek de istemiyorum!

Gerçi internet film hakkında yapılan yorumlarla, pazarlama teknikleri açısından incelemelerle dolu.

Ben de muhakkak yazmalıyım dediğim için bugün konumuz bu!

***

Nefret edeni olduğu kadar kalpten bağı olanların çoğunluğu oluşturduğu Barbie filmi, feminist yönetmen Greta Gerwig tarafından yönetildi ve senaryosu Noah Baumbach ile kaleme alındı. Barbieland'de yaşayan farklı farklı Barbie ve Ken'lerin dünyasından gerçek dünyaya uzanan kurguda kamu spotuna benzer söylemler dikkat çekiyor.

Barbie’yi oynayan Margot Robbie ve Ken’i canlandıran Ryan Gosling sanki bunun için yaratılmışlar gibi, parlıyorlar.

Güzellik algısı yıkılıyor, gerçek dünyanın erkek egemen yüzüyle karşılaşılıyor.

Esprili bir dille dünyada kadınların gördüğü ötekileştirme, ayrımcılık seyirciye aktarılıyor.

Şikayetçi miyim bu durumdan?

Asla!

‘Demek ki sadece ülkemizde yaşanmıyor, tüm dünya bundan muzdaripmiş’ diye düşünüyoruz.

Öyle olmasa filmin ana teması bu olmazdı.

Kıyafetler, tasarımlar, Barbie ve Ken’in hareketleri, efektler harika.

Tam da olması gerektiği gibi.

Çocukluğumuzda yaşamak istediğimiz diyarın beyaz perdeye yansımış hâli.

Ama filmde iyi gidişatı beğenemediğim bir son takip ediyor.

Klişeden kurtulamamış bir bitiş.

Benim bu sondan memnun olmayışımın gişeye bir etkisi yok tabii ki.

Filmin dağıtımcısı Warner Bros., Barbie filminin ABD ve Kanada'da 2023'ün şimdiye kadarki en başarılı filmi olduğunu açıkladı. Barbie açılış hafta sonunda dünya çapında 337 milyon dolar hasılat yaptı. İlk haftada 528.6 milyon dolar kazandı.

Türkiye’de de gördüğüm kadarıyla salonlar dolu.

İlk kez 9 Mart 1959’da New York’ta Amerikan Uluslararası Oyuncak Fuarı’nda 3 dolara satılarak kendisine sektörde yer edinen Barbie; 2016’dan beri sallantıda olan kariyerini böylece düzeltti.

Hatta ününe ün kattı.

Kendisinden bihaber olan yeni nesil çocukları da böylece yakaladı!

Bu arada Barbie filmi bir başlangıç olarak bildiriliyor.

MATTEL oyuncak firması, oyuncaklara dayanan 45 film planlıyor.

Sırada ‘Hot Wheels’ olacak.

2025 yılında vizyonda olması beklenen filmde koleksiyonu yapılan Hot Wheels arabaları nasıl bir toplumsal mesaj verecek dersiniz?

Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.