Hava Durumu

‘Sendika demek, sosyal sigorta demektir…’

Yazının Giriş Tarihi: 17.03.2025 00:05
Yazının Güncellenme Tarihi: 17.03.2025 00:05

İnsan kaynakları danışmanlık firmasında çalışırken, ‘Benim de bağlı olduğum bir sendika var’ demiştim.

Halbuki sendika üyeliği için ne işkolum ne de diğer şartlar sağlanmıyordu.

Ve işverenim alanında ders anlatan, başarılı bir profesördü.

Bunu bildiği hâlde şüpheye düşüp, endişe etmiş olacak ki:

“Hangi sendika o? Başıma iş mi açacaksın, hemen ayrıl oradan” demişti.

Derslerde öve öve bitiremediği işçi örgütlenmelerinin; kendisi için yalnızca akademik bilgiden ibaret olduğunu ve bir patronun nasıl gözünün dönebileceğini o gün öğrendim!

-Tabii emekçinin hakkını koruyup kollayan işverenleri tenzih ediyorum.-

O dönemde de Türk Metal Sendikası’nı takip ediyordum, şimdi de takipteyim.

İtiraf etmeliyim ki metal işçisinin coşkusunu kıskanmaktayım…

Cumartesi günü Bursa Emek Şubesi’nin 3. Olağan Genel Kurulu, Türk Metal Sendikası Genel Başkanı Uysal Altundağ’ın katılımıyla gerçekleştirildi.

Kültür Park’ta büyük bir kalabalıkla karşılandı Başkan ve salonda da coşku devam etti.

Görüntü almaya çalışanların aksine benim gözüm;

“Türk Metal, Türk Metal güçlü, güçlü Türk Metal” sloganıyla bağıran işçilerdeydi.

Daha önceki toplantılardan aklımda kalan;

“Bursa ovası, Türk Metal’in yuvası” sloganına da es geçemem.

Tabii haklılar!
Arkalarında kendilerini koruyan; toplu iş sözleşmeleriyle ücretlerde, sosyal haklarda kat kat iyileştirme alan bir sendika var.

Bu gücü daha önce yaşamayan anlayamaz.

Genel kurula, eski Başkan Pevrul Kavlak anılarak başlandı.

Türk Metal Sendikası Emek Şube Başkanı Nizamettin Bilik konuşmasında;

“8 yıl önce her şeyin daha güzel olması için çıktığımız yolculukta Bursa Emek Şube Yönetim Kurulu olarak emekçi arkadaşlarımızın arzularını, isteklerini yerine getirebilmek için omuz omuza çalıştık.

Hepimizin yakından takip ettiği ekonomik olarak hassas bir dönemden geçiyoruz:

Enflasyon ekmeğimizi çalıyor!

‘Hepimiz aynı gemideyiz’ diyorlar ama değil. Aynı denizde farklı gemilerdeyiz; biz Türk Metal’iz” ifadeleriyle işçilere son kez başkan olarak seslendi.

Şube Başkanlığı görevini Zafer Bozok’a devretti.

Bir parantez açmak istiyorum.

Ne yazık ki gazetecilere karşı oluşan -belki de bazılarının tutumları buna sebep olmuştur- önyargı nedeniyle sendika başkanları basına röportaj vermekte çekiniyor.

Metal sektörü, ekonomik kriz, işçi hakları vb. konular için ne zaman bir sendika yetkilisine ulaşmaya çalışsam aldığım tepki:

“Biz Genel Merkez’imizden bağımsız açıklama yapamayız” oldu.

Ancak Başkan Nizamettin Bilik ile karşılıklı güveni sağlamış olacağız ki bu durumu aşabildim; sorularıma hep yanıt alabildim.

Bu vesileyle tüm şube başkanlarına bir çağrıda bulunmuş olayım; erişilebilir olmanız hem bizim hem de kamuoyunun bilgilendirilmesi açısından önemli, kıymetli!

***

Türk Metal Sendikası Genel Başkanı Uysal Altundağ da -sözü alkışlar ve sloganlarla sık sık kesildi- şu ifadeleri kullandı:

“…Sözleşme masalarında, caddelerde, alanlarda verdiğimiz hak mücadelesinde örgütlü olduğumuz her işyeri birer kaledir. Bu kalelerden sığınacak başka yuvamız, üyelerimizden başa dalımız yoktur.

Oyak Renault bu kalelerden biridir.

Bu işyerinde 1986 yılından bu yana Türk Metal var. Biz varız. Dile kolay dostlarım, 39 yıldan bu yana Türk Metal’in şanlı bayrağı burada dalgalanıyor. Bu da büyük bir başarıdır. Bir rekordur.”

Bazıları ‘sendika ne işe yarıyor?’ diye süreci değersizleştiren söylemlerde bulunabiliyor.

Onlara yanıt olarak da Başkan Altundağ:

“Sendika demek, ekonominin kayıt altına alınması demektir.

Sendika demek, sosyal sigorta demektir.

Sendika demek, çalışma hayatında kural ve prensiplerin olması demektir. Sendika demek, hak mücadelesinin mümkün ve meşru olması yani, hukuki bir zemininin olması demektir.

Sendika demek insan onuruna yaraşır çalışma koşulları, iş ve gelecek güvencesi demektir.

Kısaca sendika, emekçinin, yuvası olduğu kadar da kalesidir!

Biz sendikayı, ülkemizin demokrasisine, ekonomisine, halkımızın refahına sunduğu katkılar nedeniyle istiyoruz.

Onun için örgütleniyoruz, onun için her geçen gün büyüyoruz” ifadelerini kullandı.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından ocak ayında açıklanan istatistiklere göre sendikanın üye sayısı üç yüz bine yaklaşmış durumda.

Son bir yılda 44 yeni işyerinde örgütlenilmiş ve 15’inde toplu sözleşme imzalanmış bile.

Umarım ki bir gün tüm meslek gruplarında bu güce erişilebilir!
Ütopya gibi duruyor ama hayali bile güzel…

Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.