TÜMKAD’da yıldızlar geçidi

Bazen öyle şeyler oluyor ki; diğer tüm gündem başlıklarını gözümde boşa düşürüyor.

Kendimizi kaptırdığımız ve gerçekliğimizi dizayn eden olayların ne kadar anlamsız olduğunu fark ediyoruz.

Tabii bunu sağlayan konu herkes için değişkenlik gösterebilir ama benim için:

Bizi bekleyen ve yapay zekâ ile şekillenen gelecek!

Ufkumu açan, değişik bilgiler edindiğim TÜMKAD’ın basın toplantısı hem kasvetten arındırdı hem de fütürist -gelecekçi- olduğumu hatırlattı.

Türkiye’de önceliğimiz ekonomi, bunu iyi biliyorum ancak biraz es verip başka bir dünya olduğu gerçeğine de şans veremez miyiz?

***

Her sene işimi gücümü ayarlayıp tam günümü ayırmak üzere koştuğum organizasyonlardan olan TÜMKAD’ın zirvesi 23 Haziran’da Podyum Davet’te yapılacak.

-Bir hatırlatma:

22 Temmuz 2019 tarihinde BUMKAD-Bursa Mühendis Kadınlar Derneği olarak yola çıkan kuruluş, TÜMKAD-Tüm Mühendis Kadınlar Derneği olarak yoluna devam etmektedir.-

Yazının başında belirtmeliyim ki:

Kesinlikle bu etkinlik yıldızlar geçidi olacak; kaçırmayın!

***

Biraz programın akışına biraz da TÜMKAD Yönetim Kurulu Başkanı Ülfet Öztürk’ün açıklamalarına değinmek istiyorum.

Konuşmasında 23 Haziran Dünya Kadın Mühendisler Günü Konferanslarının bu yılki Türkiye temasını ‘Mühendislikte İş birliği Gücü’ olarak belirlediklerini aktaran Başkan Ülfet Öztürk, “Bizler, bu temayı sadece bir başlık değil, bir gelecek modeli olarak görüyoruz. Artık mühendislik yalnızca teknik birikimle değil; duygusal zekâ, liderlik, toplumsal duyarlılık ve iş birliği kültürüyle yeniden tanımlanıyor. Kadın mühendisler; sahada, üretimde, inovasyonda yalnızca görev alan değil, yol açan, birleştiren ve dönüştüren kişiler olarak öne çıkıyor” ifadelerini kullandı.

Kadının gücü mühendislikle birleşince ortaya çok başka işler çıkıyor; ‘keşke ben de mühendis olsaydım’ dedirtiyor.

Konferanslarında birbirinden değerli konuşmacılar ve sürpriz misafirleri ağırlayacaklarını belirten Öztürk, “Bu yılın en heyecan verici konukları ise insansı robotlarımız olacak, yapay zekâ destekli sanatsal bir çalışmayı tüm gün misafirlerimizin deneyimine sunacağız” dedi.

‘Sınırları Aşıyoruz’ oturumunda Prosmt Elektronik Satış Müdürü Zafer Karamanlı’ya insansı robotlar eşlik edecek. Bu sayede biz de sosyal medyadan izlediğimiz teknolojiyi yakından görme fırsatı yakalayacağız.

Sanatı-yapay zekâ ile birleştiren uygulama ile de 2035 yılına ait fotoğraflarımız hazırlanacak. Bir aksilik olmazsa programa ‘T-İnsan ve Yarının İşini Yarına Bırakma’ kitaplarının yazarı Fütürist Ufuk Tarhan’ın da geleceğini öğrendim.

Daha fazla ayrıntı verip, sürprizlerin tadını kaçırmak istemem!

***

Gelelim basın toplantısında Başkan Ülfet Öztürk’e yönelttiğim sorulara.

Hep yapay zekânın gelişimi üzerine kurgulanmış senaryolar hakkında konuşuyoruz. Ancak Tesla, SpaceX ve X’in CEO’su Elon Musk, bu gelişmelerle birlikte bizi elektrik kıtlığının beklediğini açıkladı.

Bununla ilgili mühendislerin öngörüsü nedir? diye sordum.

Öztürk:

“Yapay zekâ fütursuzca kullanılıyor. Bir görsel üretmek için bir apartmanın bir yıllık enerjisi tüketiliyor. Dünya kaynaklarının sınırsız bir enerjisi yok. Bunun için fütursuzca dedim.

Hatırlarsanız bir açıklama yapıldı: Yapay zekâ uygulamalarıyla konuşurken teşekkür etmeyin, nasılsın sorusunu yazarak söze başlamayın diye.

Yapay zekâ size cevap verirken dünya enerjisini yemeye devam ediyor!” yanıtını aldım.

***

Bir parantez de ‘transhümanizm’ için açtım ve kaç yıl sonra insan-robot dönüşümünü göreceğiz, tahmininiz nedir? sorusunu yönelttim.

-Transhümanizm; insanın fiziksel ve bilişsel yeteneklerinin artırılması, yaşlanma ve hastalanma gibi arzu edilmeyen yönlerinin ortadan kaldırılması amacıyla teknoloji ve bilimden faydalanılması, insanın robotlaşması anlamına geliyor.-

Öztürk:

“Bu olacak. 1 Mart Gelecek Günü’nde Fütüristler Derneği’nin konferansına katıldık. Onlar rejenerasyon -yenilenme- temasıyla konferansın gündemini belirlediler. Çok enteresan bilgiler verildi.

Mesela 2029 itibariyle yaşlanma durdurulacak. İnsan ömrü 100-150 yıla kadar uzayacak.

Bununla ilgili ilk veri 2030’du, gelişmeler ışığında bu 2029’a çekildi. Tabii bu başka sorunları beraberinde getirecek.

Dünya, bu kadar uzun yaşayacak insanlıkla nasıl baş edecek?

Bir konu daha var:

İnsan ömrü bu kadar uzarsa 5 jenerasyon aynı anda yaşıyor olacak, buna robotlar da eklenecek.

Ufuk Tarhan diyor ki: Yakın gelecekte hepimiz ‘çip’leniyor olacağız. Robotik kodlama böylece bize de geçmeye başlayacak. Zaten biz bunu talep edeceğiz. Çünkü dünyadaki özgürlüğü yaşamak için gerekecek.

‘Çip’lenme başladığı anda aslında insanlığın da robotlaşması başlamış olacak.”

***

Dahası 23 Haziran’daki konferanstan sonra…