Üç zarf meselesi

Osmanlı döneminde işler yolunda gitmediği zamanlarda, yeni bir sadrazam göreve getirilir.

Görevden alınan sadrazam yerine getirilene tavsiyede bulunur:

“Çekmecede üç zarf var, her başın sıkıştığında birini aç” der.

Aradan geçen zaman içerisinde işler yolunda gitmemeye başlar, aklına zarflar gelir.

Birinciyi açar: “Senden önce görev yapanları suçla.”

Bunu uygular, aradan zaman geçer, ortalık yine karışmakta, sadrazam zorlanmaktadır.

Sıra ikinci zarfı açmaya gelir:

“Çevrendekileri suçlamaya başla.”

Zaman geçer, sadrazamın çevresinde kimse kalmaz, işler daha da kötüye gider.

Son bir çare üçüncü zarfı açar:

“Sen de senden sonra gelene üç zarf hazırla.”

Bu hikâye AK Parti Bursa İl Başkanlığı’nın basın davetine damga vurdu.

***

AK Parti Bursa İl Başkanı Davut Gürkan, 2023 Genel Seçimleri sonrasında yapılan yatırımları değerlendirmek ve yerel seçimler sonrası AK Parti belediyelerinin gerçekleştirdiği projeleri aktarmak üzere Crowne Plaza’da basınla bir araya geldi.

Toplantı sonrası aklımızda kalan ne yüksek meblağlı projeler, yollar, okullar, binalar ne de Nilüfer Çayı’nın kapalı sistem üzerinden Marmara Denizi'ne akması için yürütülen çalışmaydı.

Sözlerini dikkatli bir şekilde seçtiğini belirten Başkan Gürkan’ın; “Açılışını yaptıkları projelerin çoğu bizim yüzde 90’ını tamamladığımız çalışmalar. 13 ayda Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, mazeret üretmekten başka ne yaptı? Şimdi algı yapıyorlar. Kayyumu gündeme getiriyorlar. Bizim herhangi bir anket çalışmamız yok. Kayyum da gündemde değil” ifadelerindeydi aklımız!

Başkan Gürkan hikâyeyi anlatarak, Başkan Bozbey’in son bir yılı değerlendirdiği toplantıya atıfta bulundu ve “Birinci zarfı kullandı, sıra yavaş yavaş üçüncü zarfa geliyor” dedi.

Ne taahhüt ettiler ve yapmadılar bir bakalım diyerek uzunca da bir liste paylaştı:

“Kentsel dönüşüm durdu.

Bursa Planlama Ajansı’nı çok merak ediyoruz. Nasıl bir düzen kuracaklar bunu yakından takip edeceğiz. Her mahalleye kreş, emeklilere 2 bin lira, 100 bin kişiye istihdam, Hanlar Bölgesi’ndeki otopark, İstanbul yolu düzenlemesi…

Son dönemde görüyoruz ki muhalefet belediyeleri kavgalarla gündeme geliyor. Milletin hayrına kavga eden yok. Akraba atamalarıyla gündeme geliyorlar. 1700’den fazla belediye çalışanı işten çıkardılar. Halk otobüslerinin ücretleri iki ay geriden geliyor. BURULAŞ’a bakıyoruz; ‘bakım-onarım yapılmamış’ demişlerdi. Bizim zamanımızda yolda kalan otobüs-metro yoktu. BURULAŞ kazanç değil hizmet kapısıdır. Bizde de kim hizmet eder telaşı var…”

***

Tüm açıklamayı yazıma taşımam elbette mümkün değil. Ancak çarpıcı olan kısımlara yer vermek istedim.

Bu açıklamadan sonra Başkan Mustafa Bozbey’in cevaben bir toplantı organize edeceğini tahmin ediyoruz.

Karşılıklı olarak belgeler sunuyor, bütçeler paylaşıyor, ‘bizden değil, onlardan kaynaklanıyor’ ifadesini kullanıyorlar.

Tabii bu sırada Bursa’da trafik akmıyor, hastanelerde randevu bulunamıyor, kirli havadan ciğerimiz soluyor, rantsal dönüşümden kiralar artıyor.

Vatandaş neyin, kimden kaynaklandığına bakmaksızın makamlarda olanlara tepki gösteriyor.

Çünkü icraat bekliyor!

Bu arada ‘CHP’nin kendi içinde hep kavgalı’ söylemi yalnızca AK Parti teşkilatından duyduğumuz bir şey değil.

Hangi görüşten olursa olsun ortak kanı bu.

Başkan Gürkan’ın basın toplantısında da yine karşımızda birlik olmuş bir teşkilat vardı.

Partinin Bursa Milletvekilleri Refik Özen, Ahmet Kılıç, Ayhan Salman, Emel Gözükara Durmaz ve Mustafa Yavuz, ilçe belediye başkanları da salondaydı.

Yatırımların ilçe ilçe aktarılmadan topluca sunulması ve belediye başkanlarına söz verilmemiş olması bazı meslektaşlarım tarafından kabul görmese de akıcı bir özet dinlemiş olmaktan ben memnunum.

Başkan Bozbey’e cevap hakkının doğduğu ifadelerin yanı sıra sunulan bu özetten ‘Nilüfer Çayı’ ile ilgili kısmı paylaşmak istiyorum.

Zira müsilaj sezonu açılmışken ve her siyasinin dilindeyken kim bu kirlilik sorununu çözecek merakla beklemekteyiz.

***

Havzaya ilişkin Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü, Bursa Valiliği, Büyükşehir Belediyesi, Sanayi ve Ticaret Odası olarak fizibilite çalışması yaptıklarını aktaran Başkan Gürkan, Nilüfer Çayı Havzası'nın Bursa nüfusunun 2 milyon 300 binini etkisi altına aldığını dile getirdi.

Çaya deşarj yapan 22 arıtma tesisi bulunduğunun altını çizdi ve şöyle konuştu:

"Arıtma tesisinden çıkan sular tartışmasız kullanılamaz durumda. Günlük 463 bin metreküp su debisi. Derin deşarj 35 metredir.

Bizim planladığımız sistemde Karacabey Boğazı'na eksi 42 kodunda boşaltacak şekilde derin deşarj çalıştık.

Mesele kolay değil ama özellikle de uzun mesafede de 7,5 kilometre doğu yönünde ileriye deşarj sağlanacak.

Bu normalde dünyadaki sistemin çok daha üzerinde sistem olarak öngörülmüştü.

2,2 metrelik betonarme çaplı sistem olarak düşünüldü. Hidroelektrik santrali de kurulacak. Şu andaki maliyeti 5 milyar lira civarında. Bakan'a arz ettik. İncelemelerin yapılıp ona göre neticeye ulaştırılmasına çalışıyoruz.”

“Bursa hizmet bekliyor. Biz de eser ve hizmet etme derdindeyiz” diyerek sözlerini tamamladı.

***

Bursalılar da hizmet bekliyor ve dertlere boğulan şehirden imkân bulan kaçmak istiyor.

Bakalım Büyükşehir’den nasıl bir yanıt gelecek?