Dünya spor tarihinin en trajik olaylarından biri: Dünya şampiyonu güreşçi Dave Schultz’un öldürülmesi

Dünya spor tarihinde A.B.D. güreş takımında yer alan Mark ve Dave Schultz kardeşler, 1984 Los Angeles Olimpiyatlarında serbest güreşte 74 ve 82 kilolarda olimpiyat şampiyonu olmuş, altın madalya kazanmış, olimpiyat tarihinin tek kardeş sporcularıdır.

Ayrıca Mark Schultz, 1985 Budapeşte Dünya Şampiyonası’nda, serbest 82 kiloda, 1987’de Fransa, Clermond- Ferrand kentinde yapılan Dünya şampiyonasında serbest 82 kiloda, Dave Schultz da 1983 Kiev’de yapılan Dünya Güreş Şampiyonası’nda, serbest 74 kiloda şampiyon olarak Amerika’ya güreşte altın devrini yaşatan sporculardır.

Mark Schultz’un bizi ilgilendiren bir yönü de 1984 olimpiyatlarında 82 kiloda ilk turda karşılaştığı ünlü güreşçimiz Reşit Karabacak’ın kolunu faullü bir hareketle oyuna devam edip kırmasıdır. FİLA, yapılan itirazımızı kabul edip Mark Schultz’u hükmen yenik saymışsa da, Reşit kırık kolla devam edemeyip elenirken Mark Schultz sikletinde olimpiyat şampiyonu olmuştu.

1977’de Bursa’da Avrupa ikincisi, 1978’de Sofya’da Avrupa üçüncüsü, 1983’de Budapeşte’de Avrupa şampiyonu, 1985’de Leipzig’te Avrupa üçüncüsü, 1987’de Tırnova’da Avrupa üçüncüsü olurken,  1977 yılında yaptığı 30 güreşin 27’sini kazanan Reşit Karabacak, 9 Şubat 2015 tarihli Hürriyet gazetesinin kelebek ekinde kendisi ile yapılan röportajda bu olayı şöyle anlatır: “Olimpiyat oyunlarına Avrupa Şampiyonu olarak gittim. Rahmetli Turgut Özal’ın ‘Gel seni birinci sıradan milletvekili yapalım’ teklifine ‘Hele bir olimpiyat şampiyonu olayım da başkanım’ cevabını verdim. Benim için olimpiyat şampiyonluğu her şeyden önemli idi. Türkiye benden altın madalya bekliyordu. Birinci turda Amerikalı Mark Schultz’la karşılaştım. Faullü güreşti ve kolumu kırdı. İtiraz üzerine FİLA Schultz’u yenik saydı ama diskalifiye etmedi. Turlara devam etti ve olimpiyat şampiyonu oldu. Bense kırık kolum nedeniyle turlara devam edemedim, Ancak benim hesabımı 1988 Seul Olimpiyatlarında MarkSchultz’u 14-0 yenen Necmi Gencalp kapattı. Mark Schultz, daha sonra Türkiye’ye gelip Yaşar Doğu Turnuvası’na katıldı. Dereceye bile giremedi. Zaten ahım şahım bir pehlivan da değildi ama şansı yaver gitti. Benim yerime olimpiyat şampiyonu oldu.”

***

Dramatik olayın kahramanı; Mark Schultz’un kardeşi, Amerikan güreş tarihinin en ünlü güreşçilerinden Dave Schultz (Doğum:1959, ölüm:1996, 37 yaşında). 26 Ocak 1996’da, Amerika’nın ünlü ailelerinden plastik, enerji, kimya ve silah sektöründe faaliyet gösteren du Pont ailesinin milyarlık varisi John du Pont tarafından evinin önünde öldürüldü. Du Pont, hayatında kadın olmayan, çocukluğunda ailesinden hiç ilgi görmeyen, ömrü annesine rüştünü ispat etme ve toplum tarafından saygınlık kazanma çabası ile geçen paranoyak yapıda bir insandı. Güreşe özel bir ilgi gösteren du Pont damızlık yarış atı yetiştirdiği çiftliğinde 14 bin metrekarelik bir alana güreş eğitim merkezi açıp onlarca Amerika, olimpiyat, Dünya şampiyonu güreşçiyi bu çiftlikte aileleri ile birlikte barındırdı, besledi, madden destek verdi.

Amerikan Ulusal güreş yönetimi organı olan USA WRESTLİNG ile işbirliği yaparak FOX CATHCER adıyla kurduğu kurum aracılığı ile güreşe 3 milyon doların üzerinde para harcadı. Kamp yöneticisi olarak Mark Schultz’u seçen du pont, bir at kazasından sonra kendine güvensizlik duygusu iyice artıp 1988’de patolojik bağlantısı olan annesini de kaybedince ruh sağlığı daha da bozulup halüsinasyonlar ve hayaller görmeye başladı. Walt Disney karakterlerinin mülkünde saklandığı, ağaçların kökünden topraktan çıkıp mülkünün etrafında dolaştığı, kaz sürülerinin eve saldırdığı gibi hezeyanlar görmeye başladı. 1990’da Mark Schultz’un işine son verip kardeşi Dave Schultz’u işe aldı ve sırdaşı yaptı. Bu arada du Pont’la Mark Schultz arasında eşcinsel ilişki olduğu iddiaları cinayetten sonra Mark Schultz tarafından şiddetle reddedildi. Kokain ve alkol bağımlısı olduğu ileri sürülen du Pont, Fox Catcher’in artık bir KKK (Ku klux klan) organizasyonu merkezi olduğundan, bu çatı altında siyahi zenci güreşçilerin barınamayacağını söyleyerek kampından kovdu. Bu konuda Dave schultz ile fikir ayrılığına düşen paranoyak şizofren du Pont, 26 Ocak 1996’da yanına 44’lük bir Magnum alıp,  güvenlik danışmanı Patric Goodale’ye kendisini Dave Schultz’un çiftlik içindeki evine götürmesini emretti. Du Pont’un arabasının evine yaklaştığını gören Dave Schultz, du Pont’u karşılamak için kapının önüne çıktığında son sözleri bir gülümseme ile beraber “Merhaba patron” oldu. Buna karşın du Pont “Benimle bir sorunun mu var Dave?” deyip, tetiği çekti. Dave Schultz olay yerinde öldü. Olay sonrası arabası ile malikânesine gidip kendini eve kilitledi. Evi çember altına alan polis, direnip evden çıkmayınca evin elektrik ve suyunu keserek du Pont’u evden çıkmaya zorladı. İki gün sonra du Pont teslim oldu. Dave’in eşi Nancy, gazetecilerin “Du Pont eşinizi neden öldürdü?” sorusuna “O delinin teki idi” cevabını verdi. Du Pont’un avukatının “geçici cinnet” nedeni ile cinayeti işlediğine dair savunmasını jüri yeterli bulmadı ve suçlu olduğuna karar verdi. Paranoyak du Pont 9 Ekim 2010’da  parmaklıklar arkasında, hapishanede bu trajik ilişkinin üzerindeki karanlık perde ile birlikte öldü…

Mark Schultz (doğum:1960, 62 yaşında)halen yaşıyor. Kardeşinin ve du Pont’un ölümünden sonra, bu olaylarla ilgili iki kitap yazdı:

    Fox Catcher:The true story of my brothers murder.    John du Pont’s madness.

KAYNAKLAR:

1-Ali Gümüş “Şampiyonlar geçiyor” Türk güreş Vakfı Yayınları, İstanbul, 1995.

2-Hürriyet gazetesi Kelebek eki, 9.2.2015.

3-Fox Catcher: Film, Netflix, Belgeseller arşivi.

4-Fox Catcher: Film (Steve Carell (du Pont), Channing Tatum (Mark Schultz), Mark Buffalo (Dave Schultz), Vanessa Redgrave (du Pont’un annesi), Sienna Miller (Dave’s wife). (Bu film 2014 Cannes Film Festivali’nde en iyi mizansen ödülünü aldı.)