Hava Durumu

Rusya-Ukrayna Savaşı’nda son gelişmeler ve beklentiler

Yazının Giriş Tarihi: 22.08.2025 00:05
Yazının Güncellenme Tarihi: 22.08.2025 00:05

24 Şubat 2022 tarihinde Rusya’nın Ukrayna’yı işgal hareketiyle başlayan süreçte 4 yılı geride bıraktık. Fakat bu döneme kadar, özellikle Trump etkisi ortaya çıkana kadar savaşın bir yerde duracağına ihtimal dahi verilmemekteydi. Ancak bugün, diplomatik gelişmeler savaşı kısa vadede bitirmese dahi bir diyalog oluşmasını sağladı. Bu, barış ihtimali için oldukça önemli bir gelişme. Diğer nokta da şüphesiz Putin-Trump görüşmesi oldu ki Putin’in Rusya’sı, 2022 tarihinden bu yana hem ABD hem de Avrupa tarafından diplomatik olarak dışlanmıştı. Trump etkisi bu dışlanmayı ortadan kaldırıp diyalog hâline geçilmesini sağlayan en önemli gelişme diyebilirim. Trump’ın kısa vadede amacı savaşı kısa sürede bitirmek olsa da bu, şu an mümkün görünmüyor; zira hem Türkiye’de gerçekleşen ikili görüşmelerde hem de söylemlerde Ukrayna ve Rusya tarafı farklı istekler içerisinde. Rusya tarafı, Ukrayna’nın NATO’da olmasına net olarak karşı. Diğer yandan toprak talebi gelişmeleri var ki bu, barış görüşmelerini sekteye uğratmıştı. Ukrayna ise Rusya’nın cezalandırılmasını ve herhangi bir anlaşmadan kazançlı çıkmamasını talep ediyor. Böyle olunca da uzun müzakereler gerektirecek bir dönem karşımıza çıkıyor.

Bu noktada atılan ilk adımlara bakarsak bu, şüphesiz Putin ve Trump’ın Alaska’da görüşmeleri oldu diyebilirim. Burada barışın ne koşullarda olabileceği üzerine tartışıldı. Rusya, İstanbul görüşmelerinde de Batı’nın yaptırımları kaldırmasını ve Kırım’ın Rusya torağı olduğunun tanınmasını istiyordu. Ayrıca Alaska görüşmesinde Rusya kanadı, Ukrayna’da işgal ettiği toprakları elinde tutmak istemiştir; zira Ukrayna’da işgal edilen alan için 4 senede 1 milyondan fazla Rus askeri öldü. Ayrıca yaptırımlar altında olan Rus ordusu, milyarlarca dolar para harcadı. İlaveten, Rusya’nın işgal ettiği alan Ukrayna’nın en verimli toprakları diyebilirim. Özellikle son dönemde savaşta kısmi ilerlemeler sağladığını da düşünürsek bu, Rusya’nın en temel isteklerinden biri olmuştur.

Ukrayna’nın savaş sonrasında NATO’ya girmemesi de Rusya için en önemli taleplerden biri olacaktır. Ukrayna ise belirli konularda oldukça net. Toprak tavizi kesinlikle olmayacak. Fakat Ukrayna, bu duruma savaşın bitirilmesi için mecbur bırakılabilir. Diğer taraftan, Ukrayna’nın ve tabii ki Avrupa’nın çekincesi bu toprakların Rusya’ya verilmesi hâlinde bu bölgeyi bir üs gibi kullanıp Avrupa’yı askerî açıdan daha tehdit edici noktaya gelebilecek olması. İşte bu ihtimaller karşısında Ukrayna, doğal olarak güvenlik garantileri talep ediyor ve pek doğal olarak Avrupa da bu güvenlik garantilerinin Ukrayna’ya şartsız bir şekilde verilmesini istiyor.

Peki bu güvenlik garantileri ne şekilde olacak?

Bu garantiler çerçevesinde, özellikle ABD’nin hava desteğini sürdürmesi Trump’ın sözlerinden biri olmuş fakat asker gönderimini reddetmişti. Hava kuvveti noktasında zaten ABD, keşif uçuşlarını bölgede yürütüyor. Bu devam edecek senaryoda ABD’nin uydu ve istihbarat desteği Ukrayna için hayati konumda. Bu güvenlik garantilerinde mutlaka yer alacaktır. Avrupa için ise güvenlik garantileri çok uluslu güç oluşturulması çerçevesinde gelişmekte Avrupa bu detaya oldukça önem veriyor; zira Rusya, Avrupa’nın gözünde istikrarsızlık unsuru ve potansiyel tehdit. Bu sebeple Avrupa içinde daha ciddi tartışılıyor gibi görünmekte. Burada önemli olan detay, şüphesiz Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un açıklamalarında gizli. Bu açıklamada, “İngiltere, Fransa, Almanya, Türkiye ve diğerleri hava, deniz ve kara operasyonlarına hazır olmalı.” dedi. Bu açıklamadan şunu anlıyoruz: Caydırıcı ve stratejik bir güç oluşturulmak istenmekte. Aynı zamanda bu güç, Rusya’nın alternatif saldırılarına karşı da büyük yük altına girecek. Bu gücün içinde Macron’un açıklamalarına bakarsak Türkiye de yer alacak. Bu güvenlik garantileri yakın zamanda daha detaylı bir şekilde görüşülüp sonuca bağlanacaktır. İlaveten, barış görüşmelerinin devamı noktasında İstanbul ön plana çıkan yerlerden biri. Bu noktada Türkiye zaten barış görüşmelerine ev sahipliği yapmıştı. Özellikle bu süreçten sonrası barış görüşmelerinin en önemli aşamalarından birini oluşturacaktır. Barış görüşmelerinin temelini ise bana göre liderler zirvesi oluşturacaktır. Bu noktada liderler arasındaki görüşme, savaşın gidişatı noktasında da belirleyici olacaktır.

Görünen tabloda Ukrayna’nın taviz vermesi beklentiler arasında. Fakat Ukrayna tavizlerini ne derece vereceği noktasında da şüpheler mevcut; zira toprak verilmesi Rusya’nın bu savaştan kazançlı çıkacağını net olarak gösterecektir. İlaveten, savaşın başından bu yana süren yaptırımlar, enerji krizleri ve Avrupa’nın ekonomik tehlike altına girmesi sonrasında Rusya’nın bu savaştan diplomatik kazançla çıkması Avrupa’nın etkisini gitgide zayıflatacaktır.

Diğer yandan Ukrayna’nın bu savaştan güvenlik garantileri alarak çıkması büyük öneme sahip; zira Ukrayna’nın bağımsızlığı da buna bağlı ve tabii ki Rusya’nın herhangi bir hamlesine karşı da direnç oluşturmak önemli olacaktır. Ayrıca savaş sonrasında Avrupa Birliği çemberine alınması olasılıklar arasında olacaktır. Bu, savaş sonrasında ekonomik olarak Ukrayna adına önemli. Fakat şu an için önemli olan barış müzakereleri ve bu da kısa vadede bitmeyecek; zira Rusya’nın istekleri ve Ukrayna’nın istekleri taban tabana zıt. Orta yol bulunması için tavizler olacaktır. Önemli olan hangi tarafın daha fazla tavizde bulunacağı gibi gözükmektedir.

Türkiye ise yukarıda da dediğim gibi hem barış görüşmelerindeki etkisi hem de Avrupa’nın güvenlik garantilerinde olması Türkiye’nin prestiji açısından da oldukça önemli ki Türkiye, bölgede oldukça aktif hareket eden bir ülke konumu güvenlik garantilerini sağlayan ülkeler arasında. Aynı zamanda Ukrayna’nın savaş sonrasında yeniden dizaynında Türkiye önemli konumunu sürdürecektir. İlaveten Rusya’yla olan diyaloğu Avrupa açısından da oldukça önemli. Bu da Türkiye’yi merkez ülke konumuna taşımaktadır.

Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.