Hava Durumu

Türkiye Faucault Sarkacında

Yazının Giriş Tarihi: 09.04.2025 00:05
Yazının Güncellenme Tarihi: 09.04.2025 00:05

Ülkemizin gündemi mart ayında Türkiye ortalamasının da ötesinde yoğun ve ne yazık ki gergin bir gündemle yüklüydü. Aynı yoğunluk nisan ayına da sarktı. Hepimiz yaşanan gündemin hızından, yaşananların muhteviyatına (içeriğine) kafa yoramaz olduk. Yoğun bir bilgi ve manipülasyon bombardımanına maruz kalıyoruz. Ne zaman karmaşık bir süreç olsa, konuyla ilgili anında yorumlama yapmaktan kendimi alı koyarım ve uzağa çekilip; yaprakların hışırtısını, dalların ne kadar meyveyi taşıdığını, hangi ağaçların çürüdüğünü ve daha da uzaktan bakarak ormanın genelini anlamlandırmaya çalışırım. En başından ifade edeyim ki ülkemiz Faucault Sarkacında (Dünya'nın kendi ekseni çevresinde döndüğünü kanıtlayan sarkaç düzeneği)

Bu yazıda sana vaadim ey kâri (okur), Bahçeli’nin herkesi şoke eden çıkışından bu yana başlayan süreçleri, iç ve dıştaki parametreleri de dikkate alarak sizlere aktarmak olacak. Yaz aylarında Devlet Bahçeli’nin olası hamlelerini ‘Bahçeli Nereye Koşuyor’ başlıklı yazıda yorumlamaya çalışmıştım. Yazının temelinde Devlet Bahçeli’nin yakın dönem Türk siyasi hayatına yaptığı direkt etkiyi geçmişten örneklerle ifade etmiş ve Bahçeli’nin geçmişte yaptığı gibi ülkeyi tekrar bir erken genel seçime götürme ihtimali üzerinde durmuştum.

BAHÇELİ’NİN KARA KUTUSU TÜRKÖNE

Birkaç gün evvel çok önemli bir fikir insanı olduğu konusunda herkesin hem fikir olduğu Mümtaz Er Türköne’nin “Erken Seçim Neden Kaçınılmaz’ başlıklı yazısını okudum. Sizin de okumanızı tavsiye ederim.

Yazıdan alıntılamak gerekirse Türköne:

"Devletin ve milletin bekası adına tek çözüm erken seçim olursa Bahçeli nerede durur? Henüz ihtimaller tükenmedi ama çok hızlı bir şekilde şu meşhur Süreç’e geri dönülmez, PKK kongresi toplanıp silah bırakmazsa Bahçeli’nin takınacağı tutumdan kimsenin şüphesi olmamalı. Erken seçim bir mecburiyet, hiç kimse için başka bir alternatif yok."

Bu yorumu Türköne gibi Bahçeli ve Bahçeli’nin yakın ekibine ulaşan birisi yapınca ciddiye almak gerektiğini düşünüyorum. Mümtaz Er Türköne’nin yazısında erken genel seçimin yapılması için 4 sebep sayılmış ve bu yılın kasım ayı işaret edilmiş. MHP lideri Devlet Bahçeli’nin uluslararası arenada Türkiye’nin çıkmaza sürüklenebileceği bir konuyu çok büyük bir risk alarak bertaraf etme hamlesi sonrasında Suriye’de İsrail’in ve ABD’nin PKK kartını aktif tutmaya çalışması gün yüzüne çıkınca bu büyük siyasi riskin neden alındığına dair fikir sahibi oluyoruz.

Anlaşıldığı üzere Devlet Bahçeli’nin herkesi şoke eden, kafaları karıştıran çıkışının ardında dünya konjonktüründe Türkiye’nin yumuşak karnını kapatma çabası yatıyormuş. Bu uğurda elini taşın altına koyan Bahçeli’ningiriştiği bu süreç akamete uğramasın diye erken genel seçime de cevaz verebileceğini kendisine en yakın isimlerden duymaya başladık.

İSRAİL ABİSİNE ŞİKÂYET ETTİ

Türkiye’yle ilgili çeşitli tanımlamalar içerisinde bir tık kaba olmakla birlikte ‘dünyanın göbek deliği Türkiye’ ve beni daha çok çekeni olan ‘dünyanın şahdamarı Türkiye’ söyleyişlerini anlamı taşımaya maharetli araçlar olarak görürüm. Neden Türkiye’nin göbek deliği olduğunu da evvelki gün Donald Trump-Netanyahu görüşmesinde bir kez daha gördük.

Suriye’de olası bir İsrail-Türkiye çatışmasının ülkesine ne boyutta bir yıkım getireceğini gören Netanyahu tabiri caizse abisini çağıran küçük çocuk gibi abisi ABD’ye gitmiş. Bu bakış açısını hamasi duygularla oluşturmadım. Ülkemiz birçok kronik sorunu olmasına rağmen bölgesinde çok güçlü bir konumda. Bunu şüphesiz ki güçlü ve çok disiplinli ordumuza borçluyuz. Zira 67 savaşında İsrail disiplinsiz ve dağınık bir Arap birliği ordusunu yenmişti.

Türk ordusunun (ordumuzun) gücünü ve yapabileceklerini sanırım en iyi İsrailliler analiz etmiştir. Etki alanımız son kayıplarımızla (1’inci Dünya Savaşı) bir hayli küçülse de ilgi alanımız şarkıdaki gibi Altaylar’dan Tuna’ya, Sibirya’dan Yemen’e ulaşıyor. Bu sebeple dünyada kritik olan her olayın dolaylı ya da direkt olarak bizimle ilgili olması; kısacası da Türkiye’nin dünyanın göbek deliği olması çok doğal. Bu son gelişme bile Bahçeli’nin adımlarını anlamlı bir zemine oturtmaya yetiyor.

ERDOĞAN’A KENDİ MAHALLESİNDEN ELEŞTİRİLER

AK Parti’nin ekonomiden, uluslararası siyasete, yatırımlardan, sisteme dair reformlara kadar altın yıllarını yaşadığı dönemde ekibinde olan isimlerin birçoğu bugünlerde ya başka partilerde ya da Hüseyin Kocabıyık örneğinde olduğu gibi tasfiye ediliyor. Mümtaz Er Türköne’den söz etmişken (tarih tuhaf bir şekilde her kavramı ve herkesi birbirine bağlayabilen bir metaforlar bütünü) önceki dönem İzmir AK Parti Milletvekili Hüseyin Kocabıyık’ın ihraç sonrası Pınarhisar’da Recep Tayyip Erdoğan’ı ziyaret fotoğrafına denk geldik.

O fotoğrafta Hüseyin Kocabıyık, AK Parti’nin çok önemli ismi Hayati Yazıcı ve Mümtaz Er Türköne vardı. Kocabıyık gibi bir ismin ihraç edilmesi, Erdoğan’ın konuya ne kadar sert baktığının bir göstergesidir.

Kocabıyık bu fotoğrafı: “Burası Pınarhisar Cezaevi. Bu fotoğrafın içinde o gün hukuksuzluğa, haksızlığa uğrayan Recep Tayyip Erdoğan var. Erol Olçok var, Hayati Yazıcı var, başımızda dikili gardiyan var ve ben varım. Bugün benim için ihraç kararı verenlerin çoğu daha ilk mektep talebesiydi muhtemelen. AK partili olmayı şeref çizgisinden utanılacak bir çizgiye taşıyanlar utansın!” sözleriyle paylaştı.

Abdurrahman Dilipak’tan Dücane Cündioğlu’na kendisi “Devletin kolonlarını kestiler” eleştirisinde bulunmuştu. Hüseyin Çelik’e kadar önemli isimler Recep Tayyip Erdoğan’a ciddi eleştiriler getiriyorlar. Erdoğan’ın kendi mahallesinden yükselen bu eleştirilere tavrı Kocabıyık örneğindeki gibi olacak mı?

Olayların sonunda kimlerin kazanacağı kimlerin kaybedeceği henüz flu diyebiliriz.Bir isim hariç, CHP Genel Başkanı Özgür Özel, ilk günden beri ortaya koyduğu performansla kazananlar tarafına girdi. Gerek Erdoğan’a karşı yaptığı çıkışlarla gerekse son kurultay zaferiyle partisinin hakim gücü olmasıyla bu süreçten kârlı çıkan ilk isim oldu. Önceki seçimde kendisine oy vermeyen delegelerin oylarını da ve İmamoğlu desteği olmadan alan Özgür Özel parti içinde rüştünü ispatladı. Kılıçdaroğlu’nun kendisini ayakta alkışlamak zorunda kalması da zaferinin nişanesi oldu. Sürecin en net kaybedeni de tabi ki Kılıçdaroğlu oldu. Diyebiliriz ki CHP’de ve Türk siyasetinde Kemal Kılıçdaroğlu dönemi açılmamak üzere kapandı.

ÖZEL, ERDOĞAN’I MI, FİDAN’I MI TERCİH EDER?

CHP’deki liderlik tartışmaları son bulurken AK Parti içerisinde süren Erdoğan sonrası liderlik mücadelesi de hız kazanıyor diyebiliriz zira Dışişleri Bakanı Hakan Fidan: “Artık haddini bil! Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, milletimizden aldığı destekle senelerdir Türkiye’ye hizmet etmiş, her türlü vesayete karşı savaşmıştır. Yıllarca millet iradesine karşı darbelerin gölgesinde siyaset izleyen bir geleneği temsil eden Özgür Özel’dir. Meşruiyeti sandık dışında arayan, siyaseti sokakta dizayn etmeye çalışan Özgür Özel’dir. Haftalardır dış güçlerden medet uman, 'terk edilmiş hissediyoruz' diyerek yabancı başkentlerden destek dilenen Özgür Özel’dir” sözleriyle topa girmiş oldu.

Fidan’ın yapmış olduğu çıkışı liderlik mücadelesinin başlangıcı olarak değerlendiriyorum. Özel gibi birisine çıkış yapması da kendi stratejisi açısından doğru hele ki Özgür Özel, Fidan’a cevap verirse kendisi için daha iyi olur. Özgür Özel cumhurbaşkanlığı yarışında doğal olarak en önemli namzet haline geldi. Bu konumunu sürdürürse karşısında tecrübeli ama yıpranmış bir Erdoğan’ı mı yoksa yıpranmamış ancak siyasi ve yönetimsel olarak rüştünü ispat etmemiş Hakan Fidan’ı mı tercih eder?

SON DEĞERLENDİRME

Uzun sözün kısası, ülkemiz dünya konjonktürünün de etkisiyle büyük değişimlerin eşiğinde (tarihi dönemeç demek ağzımıza yapışmış ama bunu şimdiden nitelendiremeyiz) erken genel seçimin olma ihtimali her geçen gün artıyor. Seçimde kimlerin aday olacağına dair büyük bir bilinmezlik hâkim. Erdoğan-İmamoğlu mu, Özel-Fidan seçimimi yoksa Erdoğan- Özel seçimimi olacak ihtimaller Foucault Sarkacı öneminde salınıyor. Her seçim önemlidir ancak gelecek seçim -erken ya da zamanında- tarihi bir seçim olacak.

Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.