2025 Kurumsal yapay zekâ patlaması

OpenAI’ın 2025 Kurumsal Yapay Zekâ Raporu, şirketlerin yapay zekâ kullanımında artık deneme-yanılma dönemini kapattığını, doğrudan operasyonel çekirdeğe geçtiğini gösteriyor.

Şirketler artık yapay zekâyı “denerken” değil, iş süreçlerinin can damarına yerleştirirken yakalanıyor. Bu dönüşüm kozmetik değil; rakamlar resmen bağırıyor. Bir milyonun üzerinde kurumsal müşteri, 7 milyondan fazla ChatGPT enterprise koltuğu ve sadece bir yılda 9 katlık seat büyümesi… Bu ölçek, yapay zekânın masaüstü aksesuarı olmaktan çıktığını, ERP kadar temel bir altyapıya dönüştüğünü gösteriyor.

Fakat asıl kırılma, kullanım derinliğinde. Kurum içi mesaj hacmi yılda 8 kat artmış. Çalışan başına gönderilen mesaj sayısı da ortalamada yüzde 30 yükselmiş. Yani çalışanlar, yapay zekâyı yalnızca “ara sıra danıştıkları bir akıllı asistan” olarak görmüyor; günlük iş döngüsünün içine tamamen dahil ediyor.

Kurumsal verimlilik tarafı daha çarpıcı. Çalışanlar günde 40 ila 60 dakika, teknik ekipler ise 60 ila 80 dakika kazandıklarını söylüyor. Bu yalnızca zamansal bir performans değil; kurumlardaki iş akışı hiyerarşisini bile değiştiriyor. Rapora göre çalışanların yüzde 75’i, daha önce yapamadıkları teknik işleri şimdi yapay zekâ desteğiyle yapabildiğini bildiriyor. Yani mühendis olmayan ekipler bile kod yazmaya, veri analiz etmeye ve raporlamayı otomatikleştirmeye başlamış durumda. Bu, kurumsal iş tanımlarını kökten yeniden yazacak bir tablo.

Bunun somut karşılığı ise şu: Teknik olmayan ekiplerde kod içerikli mesaj trafiği yalnızca son altı ayda yüzde 36 artmış. Bu, yapay zekânın şirket içindeki beceri dağılımını yataylaştırdığını gösteriyor. Eskiden “bilişimcinin işi” olan işler, bugün pazarlama uzmanı ya da operasyon sorumlusu tarafından gerçekleştiriliyor.

Öte yandan, en dramatik veri API tarafında. Entegre sistemler üzerinden yapay zekâ token tüketimi son 12 ayda 320 kat arttı. Bu sayı, şirketlerin artık klasik chat kullanımını aşarak iş süreçlerini tamamen otomatikleştirmeye yöneldiğini gösteriyor. Dokuz binden fazla kuruluşun 10 milyar token üzeri tüketmesi, bazı şirketlerin ise 1 trilyon tokeni aşması, yapay zekânın iş altyapısının çekirdek öğesi hâline geldiğini kanıtlıyor.

Bu büyüme sektörel tarafta da eşit dağılmıyor. Teknoloji sektörü yaklaşık 11 kat, sağlık sektörü 8 kat, üretim sektörü ise 7 kat büyüme kaydetmiş. Ortalama sektör büyümesi ise 6 katın üzerinde. Kurumsal yapay zekâ kullanımında en ağırlıklı sektörler finans, profesyonel hizmetler ve teknoloji olmaya devam ediyor. Ancak özellikle uluslararası pazarlarda büyüme ivmesi hızlanmış durumda. Avustralya, Brezilya, Hollanda ve Fransa gibi pazarlarda kurumsal müşteri sayıları yıl içinde yüzde 143’ün üzerinde artış göstermiş.

Rapordaki en kritik bölümlerden biri ise “frontier companies” yani yapay zekâyı derinlemesine kullanan şirketlerle geri kalanlar arasındaki uçurum. Lider şirketlerde çalışanlar, ortalama bir çalışana göre 6 kat daha fazla yapay zekâ mesajı gönderiyor. Bu şirketlerde mesaj başına üretkenlik 2 kat daha yüksek. Yani mesele yapay zekâya erişmek değil; onu ne kadar ciddi şekilde entegre ettiğiniz.

Custom GPT ve Project kullanımında da tablo benzer: Bu araçların haftalık kullanımında yıl boyunca 19 kat artış yaşanmış ve bugün tüm kurumsal mesajların yaklaşık yüzde 20’si artık bu özel yapılar üzerinden geçiyor. Bu, jenerik chatbot kullanımının yerine kurum içi özelleşmiş iş akışlarının geldiğini gösteriyor.

Bütün bu veriler, 2025 için bir gerçeği netleştiriyor: Yapay zekâ, şirketler için artık bir “verimlilik aracı” değil; rekabet avantajının bizzat kendisi. Ve fark kapanmak bir yana, açılıyor. Bir tarafta API’lerini 320 kat büyüten şirketler var, diğer tarafta hâlâ yapay zekâ politikasını “pilot proje” düzeyinde tutanlar.

Yakın gelecekte kazananlar, erken adapte olanlar değil; derin adapte olanlar olacak. Kurumsal yapay zekâ, artık strateji dosyasının dip notu değil, üst yönetim gündeminin birinci maddesi. Burada oyalanan, yalnızca zaman kaybetmiyor; aynı zamanda pazar payı, yetenek ve verimlilikten ciddi fırsat maliyetleri ödüyor.

Veriler yalan söylemiyor: 2025, kurumsal yapay zekâ yarışında patlama yılı oldu. Geri kalanlar için kapı hâlâ açık ama hız sınırı yok.